YILLAR SONRA!

Efendim! Anneler gününde öğretmenimiz bir ödev vermişti bize... Annemizin elleri hakkında bir yazı hazırlayacaktık. Öğretmenimiz fazla açmadı konuyu... Yalnız annelerimizin çalışkanlığından, gayretinden bahsetti birkaç kelime ile...
İki üç gün sonra öğretmenimiz, sınıfta yazdığımız ödevleri okutuyordu. Sıra bir kız arkadaşımızın yazısına gelmişti. Şöyle başlıyordu yazı: "Annemin elleri... Ellerinden biri ile annem ya süt döver.
Diğeri ile kucağında dini kitabımızı tutar, diğeri ile babamın ceketini yamar, diğeri ile yemek pişirir, diğeri ile ben okula gitmeden önce saçlarımı örer, diğeri ile..."
Öğretmenimiz gülerek: "Ne demek bu kızım? Diğeri ile diğeri ile... Annen kırkayak mı senin? Bu kadar eli olur mu insanın? Saçma değil mi bu?"
Alaycı bir tavırla gülüşmeye başlamıştık. Kız arkadaşımız kendinden emin, rahat bir tavırla cevap verdi: "Hayır, saçma değil öğretmenim. Bir kere iki eli babam için... Yedi çocuğu var. Her biri için iki el hesaplarsanız ondört eder.
Mutfak, ahır ve bahçe içinde ikişer elden altı el eder. Yoksullar içinde iki el katın buna. Dua içinde iki el düşünün! Tam 26 el yapar. Annemin tam 26 eli var, sayın öğretmenim."
Daha evvel gülüştüğümüz için utanmıştık. Başımız öne eğildi. Öğretmenimizin yüzündeki hayret ifadesi kaybolmuştu. Ciddi, heyecanından titreyen bir sesle:
"Doğru yazdıkların sevgili kızım" dedi. Allah'ın yardımı ve rızası annemle beraber olacak. En güzel ödevi sen yazdın. Sana on numara veriyorum. Hem de yıldızlı bir on."
Zaman her şeyin ilacı… Zaman; öylesine üzerinde durulması gereken bir konu ki, günlerce anlatılsa bitirilemez. Unutmak nimet derler ama zaman onu da unutturuyor. Öfkelendiğiniz zaman; eğer aniden karşılık veriyorsanız kaybettiniz demektir.
Yok, işi zamana bırakıyorsanız, kazanacağınız çok şey var, demektir. Güçlü kuvvetli bir adam, eline baltayı alıp bir kütüğü parçalamak istemiş. Uzun uğraşmasına rağmen, kütüğü yarmayı başaramamış. Sert, inatçı bir kütükmüş bu...
Başka birisi atılmış ortaya. "Ben yararım" demiş. Baltası keskin, bileği kuvvetliymiş adamın. Kan-ter içinde kaldığı halde kütüğü kırıp, odun yapamamış.
Yıllar sonra başka birisi gelmiş. İlk vuruşta parçalamış kalın kütüğü. Adamı çok güçlü, kuvvetli biri sandınız değil mi? Yok... Hayır... Yılların tesiri ile o sağlam kütük yosunlaşmış, koflaşmış bir baltada dağıtıvermiş... Yani zaman her şeyi çürütüyor.
Selam ve dua ile…


Yazarın Diğer Yazıları