Konevi derneği salonundaki programın açılış konuşmasını yapan Aydınlar Ocağı Başkanı Dr. Mustafa Güçlü Sovyetler Birliği'nin dağılma sürecinde Azerbaycan'ın bağımsızlık mücadelesinde Ebulfez Elçibey'in öncü bir karakter olduğuna dikkat çekerek "Biz de Muammer Yavuz ile birlikte Azerbaycan'a yaptığımız ziyaretlerde Elçibey ile görüşüp istişarelerde bulunmuştuk. Türk dünyasının birliğine dair idealleri olan bir insandı” dedi.
Daha sonra kürsüye gelen aktivist Muammer Yavuz sözlerinin başında Elçibey'in ailesi ve çocukluk yıllarına dair bilgiler verdi. Kadirkulu Beyin oğlu Ebulfez Elçibey'in 24 Haziran 1938 tarihinde Nahçıvan Özerk Cumhuriyetinin Ordubaq illne bağlı Keleki köyünde dünyaya geldiğini, ilkokul ve liseyi Nahçıvan'da okuduktan sonra 1957 yılında Azerbaycan Devlet Üniversitesi Doğu Bilimleri Fakültesi Arap Dili Filolojisi Bölümünü kazanıp buradan mezun olduğunu anlatan Yavuz "Elçibey 1965 yılında da masterini tamamladı ve Mısır'da bir süre tercümanlık yaptı. 1968-75 yılları arasında Azerbaycan Devlet Üniversitesi Asya ve Afrika Ülkeleri Tarih Bölümünde öğretim görevlisi olarak çalıştı. Bu sırada öğrencilerine Türkçülük ve bağımsızlık duygusu aşılamaya çalıştığı gerekçesiyle KGB tarafından gözaltına alınıp Sovyetler Birliği karşıtı faaliyetler yürütme suçlamasıyla tutuklandı ve bir buçuk yıl hapis yattı” dedi.
Hapisten çıktıktan sonra 1977 yılında Milli İlimler akademisinde El Yazmaları Enstitüsünde Ana Bilim Dalı Başkanlığı yapan Elçibey'in Azerbaycan'da 1988'de başlayan Sovyetler Birliği karşıtı hareketin önderleri arasında olduğunu vurgulayan Yavuz "Hareket 1989 yılında Azerbaycan Halk Cephesi adıyla kimlik kazandı ve Elçibey de AHC'nin başkanı oldu. 1990 genel seçimlerinde 45 milletvekili ile parlamentoya girdi. 15 Mayıs 1992'de Ayaz Niyazi Muttalibov darbe ile devrildikten sonra 7 Haziran'da yapılan seçimlerde Elçibey yüzde 59.4 oyla seçildi ve 16 Haziran'da yemin ederek Cumhurbaşkanı oldu. İlk ziyaretini de Türkiye'ye yaptı” diye konuştu.
Elçibey'in Cumhurbaşkanı olduktan sonra milli devlet olma yolunda önemli adımlar attığına vurgu yapan Yavuz "Sovyet Rusya ordusunu Azerbaycan topraklarından çıkarıp kendi milli ordusunu teşekkül ettirdi ve kendi milli parasını bastırdı. Kiril alfabesinde latin alfabesine geçişi sağladı. Üniversite sınavlarında Türkiye'yi model alarak test yöntemiyle sınav uygulamasını başlattı. Türk devlet adamları ve siyasetçilerle yakın ilişkiler kurmaya özen gösterdi. Süleyman Demirel, Alparslan Türkeş, Necmettin Erbakan, Muhsin Yazıcıoğlu gibi siyasetçilerin desteğini almaya gayret etti” dedi.
Albay Suret Hüseyinov''un 1993'de Gence isyanını başlatmasıyla Azerbaycan'da iç savaş tehlikesi meydana geldiğini, bunun üzerine Elçibey'in 17 Haziran'da Nahçıvan'dan Haydar Aliyev'in Bakü'ye davet ederek kendisinin Keleki köyüne çekildiğini anlatan Yavuz, "Aliyev 24 Haziran'da Azerbaycan Yüksek Sovyet Başkanı seçildikten sonra Suret Hüseyinov'u Başbakan olarak atadı. Elçibey Cumhurbaşkanlığından azledildi ve Aliyev 3 Ekim 1993'de yüzde 98.8 oyla Cumhurbaşkanı seçildi. Büyük bir oyla seçilen Aliyev 7 Ekim'de de Hüseyinov'u görevden aldı” diyerek sözlerini sürdürdü.
Gence isyanından itibaren kenara çekilen Elçibey'in Ekim 1997'de muhalefet görevini yapmak üzere Bakü'ye döndüğünü aktaran Yavuz "Bu süreçte Haydar Aliyev ısrarla Elçibey'i seçimlere katılmaya çağırsa da 1998 seçimlerini boykot edip katılmadı. 22 Ağustos 2000 tarihinde de prostat kanseri tedavisi görmekte olduğu Ankara'da vefat etti” dedi.
Elçibey döneminde Azerbaycan ile Türkiye arasında gelişen ilişklerden örnekler de veren Yavuz "Elçibey Sovyet askerlerini ülkesinden çıkarmakla kalmayıp üslerini de kapattı. Türkiye ile Bakü-Ceyhan (BTC) Petrol Hattının anlaşmasını Süleyman Demirel ve Turgut Özal ile imzaladı. 1989'da İran sınırında Aras nehri kyısında (Yaşasın Tebriz-Bakü) diyerek miting yaptı. 1991'de Komünist Partinin kapatılmasını istediğinde dövüldü ve kafası kırıldı. 1992-93'de Karabağ sorunu nedeniyle çıkan krizde çok zorluklar yaşadı. Aynı yıl Türkiye'yi ziyaret ettiğinde, Türkiye ile birleşmekten söz etti ve Azerbaycan petrollerini Botaş'ın işletmesini teklif etti. 1993'de de Cumhurbaşkanı Turgut Özal Azerbaycan'ı ziyaret etti. Neticede Elçibey döneminde Azerbaycan ile Türkiye arasında gelişmeye başlayan ikili ilişkiler günümüzde daha memnun edici seviyeye ulaştı” diyerek sözlerini bitirdi.
Kaynak: Haber Merkezi