 
                                    Gönül kapısının anahtarı, Rahmete Açılan Bir Sefer Tövbe
 
                                    Ekonomide Yüksek Teknoloji Ürün Üretimine Yönelik Zihinsel Dönüşümü Tamamlamakta Geç mi Kalıyoruz?
 
                                    BİR KİTAP FUARININ ARDINDAN
 
                                    Değişen Gerçeklik Algoritması
 
                                    SADREDDİN KONEVİ’NİN EVRENSEL MESAJLARI
 
                                    Münafıklık kötü müdür?
 
                                    KALKINMA YOLU, PKK’NIN SONU
 
                                    Meğer kuzuyu kurda emanet etmişiz…!
 
                                    İSLÂM DİNİNDE ZORLAMA VAR MI, YOK MU?
 
                                    KALİTE
 
                                    Dinin Geleceği
 
                                    TÜRKİYE’NİN KRİPTO KİMLİKLİ BEYAZ TÜRKLERİ
 
                                    Bambaşka bir Konya geliyor
 
                                    Bırakmanın İnceliği
 
                                    Milletin ekmeği ile oynamayın! Konya’da ekmek neden zamlandı?
 
                                    Konyaspor’da Düşüş Alarmı, Sorunlar Derinleşiyor..
 
                                    Samimiyet Zedeleyici Mağlubiyet
 
                                    Musluktan Akan Yalanlar, Akmayan Sular
 
                                    TRAFİK SORUNUN ÇÖZÜMÜ İŞTE BURADA!
 
                                    Efsanelerin Yemişi
 
                                    Rakamlarla Otomobil Piyasası
Ayak, başın belirlediği istikamette gidemiyorsa, el beynin emirlerini yerine getiremiyorsa, göz istenileni göremiyor, kulak da duyulması gerekeni duyamıyorsa…
Tüm bu hastalıklı organlar organın sahibine zarar verir.
Baş istediği kadar kendisine istikamet belirlesin, beyin alabildiğine çalışsın… Diğer organlarla uyumlu olmalıdır.
Ülkemizde bir baş var, düşmanının bile hayranlıkla izlediği, keşke bizim de böyle bir liderimiz olsaydı diye içinden geçirdiği bir baş…
Yeri geliyor dünyaya kafa tutuyor, yeri geliyor dizini büküp bir garibanın sofrasına oturuyor.
Son yirmi yıldır ülkemize kazandırdığı şeyler saymakla bitmez.
"Allah benim ömrümden alsın, onun ömrüne versin.” Diye dua edilen başka bir lider tanıyor musunuz?
İşte bu duaya muhatap olan bir liderden söz ediyoruz.
Recep Tayyip Erdoğan!
Peki, bu duaya muhatap olan bu liderin atadığı, atadığının atadığı kimseler bu başla uyumlu bir şekilde çalışıyor mu?
Her an kontrol edilebilir olanlar, Erdoğan'ın ve toplumun gözü önünde olanları istisna kabul edersek ki onların uyumsuz olma gibi bir şansları yok zaten…
Milletimizde sürekli içli dışlı olanlardan söz ediyorum.
Teşkilat yöneticilerinden değil, bunu özellikle belirteyim.
Bürokratlardan bahsediyorum.
Kibirli olanlardan özellikle…
Yapıp ettikleriyle Erdoğan'ın ayağına takoz olanlardan söz ediyorum.
Hani meşhur bir söz vardır:
"Layık olmadan makam sahibi olanlar, astlarını ısırıp üstlerine kuyruk sallarlar.”
İşte tam da bu tipler…
Her yerde görebilirsiniz bu tipleri.
Nereye giderseniz gidin karşınıza illa ki çıkarlar.
Bunları atayanlara suçu atmak kolay da, hangi birini seçeceksin ki arkadaş?
Koltuğa oturmadan önce ana kuzusu, koltuğa oturduktan sonra ömür törpüsü…
Kendisinden yukarıda birisinin yanında iken tavır ve davranışlarına bakın, ceketin tüm düğmeleri ilikli, alttan almalar, inşallah, maşallah gibi kavramlarla göze girmeye çalışmalar falan…
Ama aynı tipleri bir de alttakilerle ilişkilerde görün… El cepte, tepeden bakmalar had safhada, burun yer çekimine inat yukarılarda…
İşte bunlar…
Erdoğan'ın adamları tarafından bir yerlere getirilen, sorulunca Erdoğan'a canını bile verebilecek kadar Erdoğan sevgisi ile dolup taşan ama bir numaralı Erdoğan düşmanı kimselerdir.
İstanbul Belediye başkanlığını kaybettiren zihniyet bu zihniyettir. Kesinlikle muhalefetin başarısı ya da Ak Partinin başarısızlığı değildir.
Önemli koltuktakilerin birçoğu, birçok insanımızı Erdoğan'a düşman etmektedir.
15 Temmuz öncesi milleti Erdoğan'a düşman etmek isteyen FETÖ'cülerin yaptığının aynısını –o niyetle olmasalar da- yapıyorlar.
Bu tip bürokratların acilen tespit edilmesi gerekmektedir.
Baştakiler Türkiye'yi dünyanın ilk beş ülkesi bile yapsalar, bu tip asalakları içlerinden temizlemedikçe zayıflamaya mahkum olurlar.
Milletimiz baş tacıdır, kendisini baş tacı edecek bürokratları bağrına basar ve onlarla her türlü zorluğa göğüs gerer.
Tamam, herkesten Rahmetli Valimiz Yazıcıoğlu gibi olmasını bekleyemeyiz ama gölge etmesinler en azından…
Yarın uzaktan bakacağı makam aracına binerken insana yakışır bir şekilde binsinler…
Münafıklık kötü müdür?
Her iki taraf da adaletten şikayetçi
Anlaşma sürecine olumlu katkı vermek
İletişim stratejisi
Ülkenin bağımsızlığını idrak edemeyenler
Hem şeftali hem motor üretmek (Teknofest günlüğü)
Zehirli gelecek gelmesin
Haklıymış gibi tartışmaya çekenler
Görgüsüzlüğün göstergeleri
Laik hutbe verelim