DEPREMLER KARŞISINDA DURUŞUMUZ NASIL OLMALI?
BU ŞEHRE VEFA BORCUM VAR
Kendi eliyle küçülen muhalefet
Bir Değerin Sessiz Vedası: Mahalle Bakkalı
E-MUHTIRA VE OSMANLI TOKADI
Küresel ekonomi durgunlukla yüksek enflasyon arsında bir bilinmezliğe sürükleniyor
PAMUK
Galibiyete Ciddiyetsizlik Yakışmadı
Ya 3 T’li (Tespit-Tenkit-Teklif) Konuşun, Ya da Ebediyen Susun!
Hüyük’te Turizm Bayramı
NAMAZIM, HER TÜRLÜ İBADETİM, HAYATIM VE ÖLÜMÜM ALLAH İÇİNDİR
REZİLLİK DİZ BOYU
Mart Ayı Satış Rakamları Açıklandı!
İRAN – ABD İLİŞKİLERİ
Ramazan’da Sağlıklı Beslenme Önerileri
ÇUMRA KARKIN’DA TANDIR EKMEĞİNİN SICAK YOLCULUĞU
KIZILDERELİ KATLİAMI
Acı nedir bilir misiniz?
Bacaklarını, aniden çok açarsan tekrar toplamak zor olur...
Yavaş yavaş açacaksın, sindire sindire.
Biri fiske vurunca toparlanmasını da bileceksin ayakta durmasını da...
Bu örnek, şirket yöneticileri için, zengin olmaya çalışanlar için, gelişmekte olan kurumları yönetmek isteyenler için bir rehber olabilir.
Hatta, devlet yöneticileri için de bir rehber olabilir.
Son yirmi yılına baktığımızda Türkiye, bacaklarını yavaş yavaş, sindire sindire açtı.
İki ileri bir geri gitti ama ilerledi neticede.
Önüne engel koyanlar oldu, sürekli kaos çıkaranlar oldu, çok açılmadığı için bacaklar, fiske de vursalar, darbe yapmaya da çalışsalar toparlanmayı ve dik durmayı başardı.
Son birkaç yılda durum biraz değişti.
Başkanlık sisteminin de yürürlüğe girmesiyle çoğu şeyler alışık olmadığımız hızda gelişiyor.
Deprem oluyor, sel felaketi oluyor, salgın oluyor aniden müdahale ediliyor.
Terörle mücadelede, sınırdışına askeri harekatta bürokrasi engeline takılmadan sistem gayet güzel işliyor.
Bunların dışında, Akdeniz, Mavi Vatan, Libya, Suriye, Rusya, Ermenistan, Azerbaycan, Avrupa, Yunanistan, Fransa sorunları...
Hangisi operasyon değil bunların?
Hangisi Türkiye'yi köşeye sıkıştırma, bacağını fazla açtırmaya çalışma değil?
Öyle bir sistem kurulmuş ki, hangisine elini atsan öbür taraftan başkası kafasını kaldırıyor.
Hepsini kontrol altına alsan bu sefer döviz kartı gündeme geliyor.
Türkiye, dört bir taraftan kuşatılmış durumda. Bu yeni bir tespit değil.
Kimi kararları alırken tüm dengeleri gözetmek zorunda kalıyorsun.
Dış İlişkiler öyle de içte sorunlar yok mu?
Ekonomi bakanının gidici olduğunu en azılı muhalif önceden biliyor.
Türkiye'de İslam'a, devlete, kutsallara saldıran, teröre aleni destek veren herkes elini kolunu sallayarak geziyor ama kutsallara sahip çıkan, değerlerimizi korumaya çalışanlar görevlerinden oluyorlar.
Berat Albayrak istifa ediyor, dört bir taraftan herkes seviniyor...
Hepsinin gerekçesi aynı.
Gülerek, dalga geçerek demeç veriyormuş,. Döviz fırlamış onun zamanında....
Başka? Yok başka...
Ha bir de ''damat'' olması...
Dövizin fırlama sebebi evet Berat Albayrak! Ben de öyle düşünüyorum...
Yerli ve Millî bir bakan olursa hazinenin başında, döviz fırlar.
İstifa etti döviz düştü. Ekonomi yoluna girdi değil mi?
İşin tuhaf tarafı ne biliyor musunuz?
FETÖ'nün dümen suyuna giren yığınlarca insan ver etrafımızda, içimizde.
''Onlarla aynı dili konuşan ama onlara da düşman...''
Bizi kimlerin kuşattığını hepimiz biliyoruz da, kimler kuşatılmaya elverişli?
Bunun için son cümleyi iyi tahlil etmek gerekiyor:
''Onlarla (FETÖ) aynı dili konuşan ama onlara (FETÖ'ye) da düşman...''
Kendi eliyle küçülen muhalefet
Dilli şeytan
Eski Türkiye güzeldi be!
Gençleri mehdi mi kurtaracak?
Sokağa ne zaman çıkılır?
Zihinlerde çizilen haritalar
Yusuf Tekin’in mücadelesi
Çözüm değil sonlandırma süreci
Eğitim de denetim de şart
Konforlu iş belediye başkanlığı