DOLAR
41,85
EURO
48,43
STERLİN
55,80
GRAM
5.635,45
ÇEYREK
9.251,29
YARIM ALTIN
18.409,29
CUMHURİYET ALTINI
36.696,99

İletişim stratejisi

 

Siyaset konusunda da bürokrasi konusunda da siz okyanusta dalgalarla nasıl boğuşursanız boğuşun sizin gemiyi limana getirip getirmediğinize” bakıyor herkes.

Geminizin "eskiden kalma” eskimiş yanlarına bakan yok, geminin altındaki mayınların saldırısına bakan da yok, geminin içinde bulunan yığınlarca düşmandan da haberi yok gemiyi limana getirip getirmediğinize bakanın…

Hâl böyle olunca denilebilir ki…

Madem öyle, yöneticiler adam akıllı bir iletişim stratejisi geliştirsin, açıklasın kamuoyuna olan biten her şeyi.

Ama durun bir dakika!

Devlet mutfağa herkesi almaz, alamaz.

Halkın haber alma özgürlüğü ile alakalı olan şeyler değil bunlar.

"MİT şeffaf olmalı” diyenlerin bakış açısı gibi bakılamaz olaylara…

Yapılan anlaşmaların bugünkü Türkiye'ye değil de yarınki Türkiye'ye katkısı ne olacak onları konuşmamız lazım.

Yüzlerce yıl geri kalmışlığa sesini çıkarmayanlar veya geri bırakanlara oy verenler şimdi neden Amerika ile eşit şartlarda güreşmediğimizi soruyorlar.

"Hani yerli uçaklarınız vardı, neden yeni uçak alıyorsunuz, hani doğalgaz çıkarıyordunuz neden doğalgaz anlaşması imzaladınız.” gibi soruların sorulması siyaseti okuyamamak değil sadece.

Bir art niyetin de ürünüdür.

Art niyetli olmayanların da resmin tamamına bakamaması sorunudur.

Amerika'dan alınan uçaklar zaten bizim ürettiğimiz uçaklarla aynı uçaklar değil. Bunun biliniyor olması lazım.

Asırlardır ufkumuzu karartanlar, bizleri vizyonsuz bırakanlar 23 yılda dünyanın süper gücü olmamızı istiyorlar.

200 yıldır geri bırakılmışlığı 23 yılda nasıl telafi edebilirsiniz?

Ülkemizi geliştirmek için gerekli olan ne varsa hepsini devlet olarak yapıyoruz yapmaya devam edeceğiz.

Ama nedir bu acelecilik?

Neden her fırsatta devleti aciz gösterme gayretimiz?


Yazarın Diğer Yazıları