Veeeee nihayet! Güzel futbol güzel sonuç…
Seküler kesimin çatallı dili
AKLINI VE ALNINI TERLETENLER
Ticari Ahlak Yoksunları Kâr Sarhoşluğu Yaşıyor
SEVDALISIYIZ
Meşruiyetin Olmazsa Olmaz 3’lüsü
ÜÇ AYLARA KAVUŞMANIN MUTLULUĞUNU YAŞIYORUZ
Bahanesiz Maçtan Hüsran Çıktı
AHLAK VE VİCDANIN SESİ MISIRLI YAZAR MUSTAFA LUTFİ EL-MENFALUTİ
SOKAKLARIMIZ YABANCI, TABELALARIMIZ SUSKUN, KULAKLARIMIZ ESİR
YAŞANMIŞ İBRETLİK BİR OLAY: “İKİ KARDEŞ BİLMEDEN EVLENDİ.”
CUMHURİYET OLMASA BİZ OLMAZ MIYDIK?
EĞİTİMDE BİR MİLAT BAŞLAMALI MI?
TEKNOKRATİK TEK DÜNYA DEVLETİ
Konya’nın Taşına Toprağına İsmi Yazıldı
SAĞLIK BAKANINA MEKTUP
11. YARGI PAKETİNE LGBT’DE EKLENMELİ
Bocuk Gecesi Cadılar Bayramı’na Karşı
Samsunspor ders verdi, Konyaspor izledi…
Bırakmanın İnceliği
Milletin ekmeği ile oynamayın! Konya’da ekmek neden zamlandı?
Musluktan Akan Yalanlar, Akmayan Sular
Eskiden kağnılarla gidilirken her yere işler yine yürüyordu.
Bilgisayar, internet, cep telefonu yoktu ama insanların birbirinden haberi oluyordu.
Dünyanın öbür ucundaki olaylardan da haberimiz oluyordu bir şekilde.
Hoş, oluyordu de ne oluyordu?
Şimdi her şeyden saniyesinde haberimiz oluyor da ne oluyor?
Neyi hallediyoruz?
Hastalıklarımız mı iyileşiyor?
Ruhumuzdaki çalkantılar mı son buluyor?
Migren ağrısından mı kurtuluyoruz?
Amerika başkanının kâğıda bakarak muhatabına selam vermesinden benim haberdar olmam bende ne gibi değişikliklere sebep oluyor?
Filistin'de can veren masumlardan anında haberimiz oluyor da ne oluyor?
Hiçbir yere yetişemiyor insanlar, altlarında arabalarıyla, toplu taşıma araçlarıyla, uçaklarla…
Kağnılarla, atlarla giden de öldü, uçaklarla gidenler de ölecek…
Hengâme bitecek mi? Asla!
Koşturmaca bitecek mi? Hayır!
İnsanlar birbirini öldürmekten vazgeçecek mi? Mümkün değil…
Mal biriktirme görgüsüzlüğünden kurtulacak mıyız? Yok daha neler?
Herkes yoğun, herkes bir şeylere yetişemiyor.
Eve iş götürüyoruz, sekiz saatlik mesai yetmiyor, görüşmeleri randevu sitemine göre ayarlıyoruz, kimseye çat kapı gidemiyoruz.
Toplantıdan toplantıya koşturuyoruz, akıllı telefondan gruplar kurup binlerce kişiye aynı mesajı, aynı maili tek tıkla gönderebiliyoruz. Kocaman salonlarda binlerce kişiye aynı anda konferanslar verebiliyoruz.
Neyi hallediyoruz?
Durmanın, duraklamanın, geride kalmanın zamanı gelmedi mi?
Bu kadar ileri gittik de ne oldu biri izah edebilir mi?
Hastaneler tıklım tıklım dolu.
Psikologlar sıra bile veremez haldeler.
İşler çürük, dişler çürük, mideler ülser, baş ağrıları, kanser, kalp yetmezliği almış başını gidiyor…
Her hastalığın kökeninde psikolojik rahatsızlık, tatminsizlik, yetinememe, tahammül edememe var…
Çocuklar anasız babasız büyüyor, analar babalar evlatlarından uzakta yaşıyor…
Yok mu bu hızlı gidişata dur diyecek olan?
Bari dur diyecek olan "hızlı” bir şekilde dese de, nefes alsak biraz.
"O kadar hızlı gittik ki ruhlarımız geride kaldı.” diyen Kızılderili reisine kimse neden kulak vermemiş ki yüzlerce yıl?
Seküler kesimin çatallı dili
Sessiz Çoğunluğun “Temiz Eller“ Manifestosu
Milletin Sinirini Bozmayın!
İddia ediyorum boş iddianame!
Aileyi madde planında kurtarırken
Torpil iyi işlere gölge düşürüyor
Mülakat sistemi değişiyor mu?
Modern ihtiyar heyetleri: Sosyal medya ve ilişki danışmanları
Münafıklık kötü müdür?
Her iki taraf da adaletten şikayetçi