Kur’an Ve Sünnet İlişkisi -6-

 “Tebyin görevi beş başlık altında incelenmektedir. Mücmel Ayetleri Açıklamak
     Kur’an’da namaz kılmak, oruç tutmak, zekât vermek ve hacc ile ilgili emirler vardır. Fakat bu emirlerin şekil ve tatbikatını gösteren sünnettir. Nitekim namazların vakitleri ve rekâtları, orucun şekli, zekâtın nisâbı, haccın edâ şekli hep Sünnetle ortaya konmuş ve böylece Kur’an’daki emirlerle ilgili mânâ, hadislerle ortaya çıkmıştır.
     Müşkil Ayetleri Açıklamak
     Sünnet, imsak vaktini bildiren âyetteki (Bakara Sûresi âyet: 187) “beyaz iplik ile siyah iplik”ten muradın gecenin karanlığından gündüzün aydınlığının fark edilmesi olduğunu açıklamıştır.
     Umumi Hükümleri Tahsis Etmek
     “İmâna zulüm karıştırılmamasını” emreden (En’am: 82) âyetindeki “zulüm” genel hükmü, Sünnette “şirk” olarak özelleştirilmiştir. Zulümden maksat şirktir.
     Âyetlerdeki Mutlak İfadeleri Takyid Etmek
     Nitekim Kur’an’daki hırsızın elinin kesilmesi ile ilgili mutlak hüküm (Mâide Sûresi âyet: 38) Sünnetle “sağ el ve bilekten” şeklinde mukayyed hâle gelmiştir.
     Âyetlerdeki Hükümleri Te’kit-Teyit Etmek
     Sünnetin, desteklemek ve altını çizmek anlamına gelen bu görevi, Kur’an’da zikredilen bir hüküm ve muhtevayı aynı veya benzer mânaya gelen ifadelerle vurgulamaktan ibarettir. Mesela Kur’an, “Birbirinizin mallarını haksız şekilde yemeyin!” (Bakara Sûresi âyet: 188) talimâtını verir. Rasûl-i Ekrem de “Hiçbir Müslümanın malı, kendi gönül rızası olmadan helâl olmaz” buyurarak ilgili âyeti te’kid ve te’yid eder. Hadislerin tamamı Kur’an’ı teyit eder.
     3.Tatbik
     Tatbik, ilâhî mesajı uygulamak ve yaşamaktır. Peygamberlerin bir özelliği de getirdikleri ahkâmı öncelikle kendilerinin uygulamalarıdır. Bu özellikleri sebebi ile insanlara örnek olmakta; insanların “Biz bunları yapamayız” şeklinde vârid olabilecek muhtemel itirazlarına cevap verilmiş bulunmakta; gelen ahkâmın uygulanabilirliği fiilen gösterilmiş olmaktadır. Kur’an buyuruyor ki: “Ey inananlar! Andolsun ki sizin için Allah’a ve ahiret gününe kavuşmayı umanlar ve Allah’ı çok ananlar için, Allah elçisinde en güzel örnek(ler) vardır.” (Ahzab Sûresi âyet: 21).
     Kur’an’ın emirlerini şahsında tatbik etmek/örnek olmak, Allah elçisinin ikinci görevidir. Onun Allah’tan aldığı emirlere, bizatihi kendisi uyarak ümmete örnek olma gibi bir yükümlülüğü vardır. O, üsve-i hasene, numûne-i imtisâldir.
     4. Teşri’ Yetkisi: Kur’an’da Bulunmayan Hükümler Koymak
     Kur’an’ın hiç temas etmediği, herhangi bir hüküm veya düzenleme getirmediği bir mevzuda Sünnetin hüküm ortaya koyması demektir. 
     Allah Rasûlü, Kur’an’da bulunmayan bazı hükümler de koymuştur. Zaten Kur’an ona helal ve haram koyma yetkisi vermiştir. 
     Rasûlüllah’ın (s.a.s.) teşri yetkisi, Kur’an’ın şu açık beyanına dayanır: “O peygamber ki, kendilerine iyiliği emreder, kötülükten men’eder, onlara güzel şeyleri helal, çirkin şeyleri haram kılar.” (A’raf Sûresi âyet: 157).
     Devam edecek…   

Yazarın Diğer Yazıları