Seçimlerin ardından her mahfilde şu sorular soruluyor ve cevapları aranıyor: Ülkenin hali ne olacak? Hükümet kurulabilecek mi? Kimler kimlerle koalisyon kurabilir? Koalisyon hükümetleri hayır getirir mi? Azınlık hükümetlerinin ömrü ne olur? Erken seçim kapıda mı? İstikrarsızlık, belirsizlik ülkeye ne kaybettirdi? Koalisyona mahkum olmamızda suçlu kim? İlerdeki yazılarımızda bu soruların cevaplarını biz de vermeye çalışacağız.
Önce şunu belirtelim; milletten kimse hesap soramaz, sadece millet kendi kendisinin muhasebesini yapar, yanlışının farkına varır, sonunda doğruyu bulur. 7 Haziran seçiminde de millet göle yoğurt çaldı, ‘ya tutarsa’ dedi, ama hesaplar tutmadı. ‘Keşke inadıma kurban gitmeseydim, keşke maceraya kapı açmasaydım, keşke istikrardan yana oyumu kullansaydım, keşke hizmeti takdir etseydim, keşke seçimin önemini bilebilseydim, keşke koalisyona yol açmasaydım, keşke parti taassubu göstermeseydim, keşke oyumu korkmadan kullansaydım, keşke uçuk vaatlere kanmasaydım’ diyenleri görüyorum, duyuyorum.
Hazreti Ali’ye demişler: Falan insan sana düşmanlık yapıyor, senin hakkında kötü düşünüyor. Hazreti Ali şöyle cevap vermiş: Hayır, o insan bana kötülük düşünmez, çünkü ben ona iyilik yapmadım.
Evet, Ak Parti bu millete çok iyilikler yapmıştır. AK Partinin hizmetlerini dostları da düşmanları da inkar etmiyor. Ak Parti hizmet etmediğinden dolayı değil, hizmetinden dolayı cezalandırılmıştır. Ak Parti Doğuyu ve Güneydoğuyu delik deşik etmiş, dağları duble yollarla geçmiş, tünellerle yolları kısaltmış, en uç noktalara havaalanı yapmış, depremde yıkılan Van’ı yeniden inşa etmiş, çözüm süreciyle bölgeye huzur getirmiştir. Gel gör ki Ak Partinin gül attığı insanlar, Ak Partiye taş atmış, yediği tekneye tükürenler olmuştur.
Burada Ak Partinin de yanlışları olmuştur:
1- Özellikle Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde aday seçimlerinde yanlışlar yapılmış, eski sevilen, tecrübeli ve aşiret milletvekilleri aday gösterilmemiştir. Bir kısım aday da ithal olduğu için halkın tepkisini çekmiştir.
2-Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde insanlar özgür iradeleriyle seçime katılamamış, devlet güvenlik noktasında halkı yalnız bırakmıştır. PKK terör örgütünün baskısı halkın Ak Partiye oy vermesine engel olmuştur.
3-HDP’liler ise kapı kapı çalışmış, sıcak ilişkilerle halkın gönlünü kazanmayı başarmışlardır. Önceki seçimlerde %50 oy alan Ak Parti, güvenlik sorunu ve yanlış adaylar nedeniyle Doğu ve Güneydoğuda %20’lere düşmüştür.
4-Ülkenin yarıdan fazla bölgesinde Büyükşehir yasasının uygulanmasında sıkıntılar yaşanmış, belediyelerin hizmet sahaları genişlerken aynı oranda kaynakları artmamıştır. İlçe ve Büyükşehir belediyeleri geniş hizmet sahasına yetişememiş, halkın taleplerine zamanında cevap verememiştir.
5-Ak Partide aday olamayanların bir kısmı küsmüş, sahaya inmemiş, bu vefasızlık oyların düşmesine sebep olmuştur.
6- Özellikle ilk defa oy kullanan gençlere ulaşılamamış, bu gençlerin çoğu başka partilere gitmişlerdir.
Sonuç olarak, Ak Partililer daha çok çalışmalı, millete küsmemeli, gönüllere girmeli, hizmetlerine devam etmeli, ‘balık bilmeze Halık bilsin’ demeli, yapılacak bir erken seçimde meyvesini toplamalıdır.
