Berkin Bahane, Tezgah Şahane

“Gezi kalkışması” sırasında başından vurulan Berkin Elvan öldü.

Allah rahmet eylesin, ailesinin ve sevenlerinin başı sağ olsun.

Gazeteler  Berkin Elvan için  “dramatik başlıklar” attılar.

 “Yastayız... Türkiye’nin evlât acısı... Adalet kör, vicdan ölü... Hepimiz O’nun katiliyiz” v.s.

Gezi Parkı’ndan sökülen 3-5 ağacı bahane ederek  “Gezi kalkışması” ile “isyan provası yaptıklarında Mehmet Ali AlaboraMesele Gezi Parkı değil arkadaş, sen hâlâ anlamadın mı?” demişti ya!

Mesele Berkin Elvan’ın  ölümü değil arkadaş! 

Berkin bahane, tezgah şahane, aldananlar divane,

Kasetten siyaset, düşmanlıktan muhabbet uman, kukla muhalefet  ve “269 gündür tek satır haber yapmayan ” malum gazeteler,  Berkin ölünce “ağıt korosu” kurdular.

Milleti tanımayan, toplum mühendisliği ile siyasete yön vermeye çalışanlar “timsah gözyaşları” ile Berkin’in ölümünü oya tahvil etme istismarcılığına” kalkıştılar.  

Bu Millet, “Berkin’in makinaya bağlı olduğunu, fişi çekilmese yaşayacağını, seçim öncesi kaosa bahane üretmek isteyen gözleri dönmüş tezgahçıların O’nun fişini çektirdiğini”  bilir.

Bu Millet,  “yeni bir Gezi kalkışması” ile “kaos” oluşturan, “eylem tezgahı içinde olan ve gösterilerden bir gece önce mağazalarını göstericilere sığınak yapan, milletin parasıyla edindiği zenginliği millet aleyhine kullanan Boyner ve O’nun gibileri”  iyi tanır.

Bu Millet, tezgahçı beyin takımını, ellerine Bayrağımızı almamaya yeminli, kızıl bayraklı, yakıp-yıkan,  cam çerçeve indiren, molotof atan, camide içki içen piyonları, serseri ayak takımını da iyi tanır.

Bu Millet, ölenlerinin ardından ağıt yakar, taziye ziyareti yapar, fatiha okur, acısını içine gömer; ama, ölümü bahane edip yakıp-yıkmaz, yol kesmez, cam çerçeve indirmez, huzur bozmaz.

Bu millet, bir acıyı paylaşırken, gencecik Burak Can’a kıymanın bütün dünyayı öldürmek demek olduğunu bilir ve buna böyle inanır.

Bu Millet, Bosna’da üçyüzbin, Irak’ta iki milyon Berkin öldürülürken hiç ses çıkarmayan vicdanları kurumuş samimiyetsiz oy avcılarını da iyi bilir.

Bu Millet, Suriye’de açlık, hastalık ve kimyasal silahlarla yüzbinlerce Berkin öldürülürken ses çıkarmayan,  Gazze’ye yardım götüren Mavi Marmara’ya tavır koyan,  İsrail’i mahkum eden hakime veryansın edenleri de iyi tanır.  Bunların oy devşiremeyecekleri için Bosnalı,  Iraklı, Suriyeli çocuklara ağlamadıklarını da bilir.

Bu Millet, bu gösterilerin altındaki niyetin huzursuzluk çıkarmak, imkan ve kaynaklarımızı kullanmamızı engellemek, Millet’i bölmek,  Türkiye’nin ilerleyişini durdurmak olduğunu bilecek kadar ariftir, alimdir, akildir.

Bu Millet, “bunlar benden yana mı, yoksa beni bölmek isteyenlerden yana mı?” diye soruyor.

Bu Millet, “Bunlar kırk takla atmalarına, kurdukları türlü tezgahlara, çevirdikleri bin bir çeşit fırıldağa  rağmen değerlerime karşı çıktıkları için iktidar yapmadığımı anlayamayacak kadar da aptaldır.” diyor.

Bu Millet, bu gösterileri,  tezgahlayanları ve göstericileri  “arif, alim, akil bir sabırla” izliyor.

Bu Millet, yüce gönüllüdür,  sabırlıdır, hoşgörülüdür.

Ama, sabrı taştığında benliğine kasteden dış düşmanlara 18 Mart’ta Çanakkale’de, Kurtuluş Savaşı’nda  verdiği gibi “Gezi kalkışması” ile “isyan provası” yapan iç düşmanlara da ders vermeyi çok iyi bilir.

 Ey Gezi isyancıları, sakın bu milletin sabrını sınamaya kalkmayın!…


Yazarın Diğer Yazıları