28 ŞUBAT NATO ve ABD KAYNAKLIDIR

  1. "28 Şubat Postmodern darbesini” iyi anlamak, anlatmak, unutmamak ve unutturmamak elzemdir.

Çünkü; tarihi olaylar iyi analiz edilemez, genç nesillere aktarılamazsa tarihten ders alınamaz. Tarih tekerrür eder ve yeni acılar yaşarız.

"28 Şubat darbesi” millet iradesi ve demokrasinin "balans ayarı” söylemiyle katledilmesidir.

Din ve inanç hürriyetinin Anayasa'ya rağmen ihlali ve ortadan kaldırılmasıdır.

"28 Şubat darbesi” Askerlerin Cumhurbaşkanı Demirel ile anlaşarak Milli Güvenlik Kurulu'nda kararlaştırıp devreye soktukları "yerli” bir eylem değildi.

Tüm darbelerde olduğu gibi, NATO'da pişen bir projenin Türkiye'deki uygulamasıydı.

Çünkü; Sovyetler Birliği dağılmış, Varşova Paktı'nın misyonu bitmiş, NATO'nun "Tehdit algısı ve önceliği” değişmişti.

Onlara göre yeni tehdit, Ortadoğu'da yükselen İslam idi. Türkiye'de de siyasal İslam yükselmiş, Refah partisi iktidara gelmiş, "D-8” gibi İslam dünyasını ve Türkiye'yi yeni bir dünya tasavvuruna yönelten bir projeyi inşa etmeye başlamıştı. İslam, siyasette, ekonomide, bürokraside, eğitimde etkili olamaya başlamıştı.

Onlara göre "Artık Türkiye çok oluyordu.”

NATO'nun, İslami gelişmelere tahammülsüz olan askerleri yönlendirmesi hiç de zor olmadı.

Refah kapatıldı, İHL'lere tırpan vuruldu, İlahiyatların kontenjanı düşürüldü, başörtülü öğrencilere ve kamu görevlilerine karşı sürek avı başlatıldı, yeşil sermayeye karşı operasyon yapıldı, sivil-askeri bürokraside eşi başörtülü olmak "irtica bağlantısı” ile ihraç gerekçesi oldu, yargı askerlere selam durdu.

28 Şubat, bir karabasan gibi çöktü Türkiye'nin üzerine...

Ancak millet iradesi "bin yıl sürer” dedikleri bu kirli oyunu bozmakta gecikmedi.

28 Şubat'çılar "laiklik karşıtı eylemlerin odağı olmak” suçlaması ile Ak Parti'ye kapatma davası açtılar. Bunu E-muhtıra, MİT tırları, 367 krizi, gezi olayları, 17/25 Aralık olayı ve 15 Temmuz darbe girişimi izledi.

Devlet aklı, milli iradeye yönelen saldırıların NATO ve ABD kaynaklı olduğunu anladı.

Devlet, o günden bu yana muhtemel askeri saldırılara karşı savunma sanayiine önem verdi.

Bağımsız bir dış politika izlemeye, "Dünya Beşten Büyüktür.” sloganı ile mazlum halkları uyandırmaya başladı.

NATO ve ABD 28 Şubat ile varamadıkları sonucu halen, PKK/PYD-YPG'yi destekleyerek, güneyimizde bir terör devleti kurdurarak Türkiye'yi parçalayarak gerçekleştirmeye çalışıyorlar.

İslam dünyasında Mısır, BAE, Suudi Arabistan gibi karşı bloklar oluşturmaya çalışıyorlar.

28 Şubat, NATO güdümünde bir pilot uygulamaydı.

28 Şubat ve O'nunla varmak istedikleri hedefler, küresel güçlerin hala gündemindedir.

Bitmedi, bitmeyecek…

Çok dikkatli olmak, milli birlik ve beraberliğimizi korumak zorundayız…

KONYA – 28 Şubat 2024

 


Yazarın Diğer Yazıları