BU İŞ İLK TURDA BİTER

 

 

Seçime günler kaldı. Herkes Cumhurbaşkanlığı seçimini kimin kazanacağını merak ediyor.

Seçim tarihinin netleştiği günlerde anketlerin çoğu Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci tura kalacağını gösteriyordu.

Kandil'deki PKK yöneticileri ve HDP yöneticileri büyük umutlara kapıldı. "Irak ve Suriye'deki PKK'ya yönelik operasyonların biteceği” hayallerini bile dile getirmeye başladılar.

"İmralı'nın kapısını kırıp Öcalan'ı çıkarma” hayalleri kuranları mı ararsınız, "Cumhuriyet ile hesaplaşacakları”, "Afrin'i geri alacağız, özerkliği kuracağız” söylemleriyle meydan okuyanları mı ararsınız?

FETÖ'cüler PKK ve HDP'den aşağı kalırlar mı? Ülkesine ihanet ederek yurtdışına kaçanlar bile "15 Mayıs'a dönüş biletlerini aldıklarını” ilan edip hayal kuranlar kervanına katıldılar.

Ancak, 6'lı masanın altına saklanan PKK ve HDP saklandığı yerden çıkıp "Kılıçdaroğlu'na ve Millet İttifakı'na açıktan destek” verince, hele "Pensilvanya Papazı” da aynı yönde tavır alınca işler değişti.

Millet İttifakı'nın birbirine benzemeyen çoklu yapısı, her bir parti liderine Cumhurbaşkanlığı Yardımcılığı verileceği, Davutoğlu'nun "anlaşamazsak yeniden seçime gidilir” açıklaması istikrar isteyen seçmende istikrarsızlık endişesi meydana getirdi.

Babacan'ın "İHA'lara dokunacağız” beyanı ve Anayasadaki Türklük kavramı” ile ilgili açıklamaları işin tuzu biberi oldu.

Seçim kararı alındığında AK Parti'ye oy vermesi bile şüpheli seçmenler AK Paarti'ye dödü.

Aşağılanan, parmak sallanılan, tehdit edilen milliyetçiler ve muhafazakârlar, kararsızlar, hatta ulusalcı seçmen oyunun farkına vardı ve Erdoğan ve Cumhur İttifakı yanında saf tutmaya başladı.

Ak Parti iktidarının yaptığı yol, köprü, tünel, enerji yatırımları, doğal gazın sisteme verilmesi, Gabar'daki petrol keşfi, savunma sanayiindeki atılımlar, TOGG'un seri üretime başlaması ve vatandaşın hayatına girmesi, deprem bölgesinde afetzedelere yapılan yardımlar, yeni konutların hızla yapılmaya başlanması, köy evlerinin çok kısa sürede teslim edilmesi, TOKİ'nin kentsel dönüşüm ve konut hamleleri, EYT sorununun çözülmesi v.b. hizmetler ibreyi Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Cumhur ittifakı lehine döndürdü.

Bunu gören İngiliz ve Amerikan basını devreye girmeye mecbur kaldı. The Economist, Washington Post gibi gazeteler Erdoğan aleyhine yayın yapmaya başladılar.

Aslında Batılıların Erdoğan aleyhine yayın yapması seçmende alerji meydana getiriyor. PKK desteği, Kandil'deki terör baronlarının Kılıçdaroğlu lehine yaptığı açıklamalar milletin kanına dokunuyor.

PKK'nın ve Batılıların tehdit dilinin ve "vatanın bölünme korkusu”nun seçmenin tercihine önemli ölçüde yansıyacağını ve Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığını ilk turda kazanacağını düşünüyorum.

Öncelikle, seçimlerin huzur ve güven ortamında gerçekleşmesini temenni ediyorum.

Seçim sonuçlarının Vatanımıza, Milletimize, İslam Alemi'ne ve tüm mazlum milletlere hayırlar getirmesini niyaz ediyorum.

Allah (CC) yar ve yardımcımız olsun…

KONYA – 10 Mayıs 2023


Yazarın Diğer Yazıları