Kazananlar- Kaybedenler

Cumhurbaşkanı ilk defa halkın oylarıyla seçildi.
Başbakan ERDOĞAN 12. Cumhurbaşkanı oldu. Milletimize ve İslam alemine hayırlı olsun.
Her seçimin elbette kaybedenleri ve kazananları olacaktır. Bu, seçim yarışının doğasında vardır.
Bu seçimin asıl kazananı, Milletimiz ve demokrasimizdir.
Daha önce kimin Cumhurbaşkanı olacağını  ihtilal meclisleri, askeri vesayet, Türkiye ekonomisine, basınına ve siyasetine hakim belli güç odakları belirlerdi.  
Cumhurbaşkanını halkın seçmesi önemlidir ve hatta demokrasimiz için bir milattır.
Bazı sapmalar hariç tutulursa, seçmenin üçte ikisi sağa, üçte biri sola oy vermektedir. Başka bir ifadeyle bundan sonra, sol görüşlü bir adayın Cumhurbaşkanı olması neredeyse mümkün değildir.
Bu seçim özelinde baktığımız zaman, elbette kazanan ERDOĞAN ve Ak Parti’dir.
Bir seçim bitmiş, halk tercihini ERDOĞAN’dan yana kullanmıştır. Seçileni sevelim veya sevmeyelim, milli iradeye saygı göstermek demokrasiye inancın ve siyasi olgunluğun gereğidir.
Seçim sonuçlarına karşı bu olgunluğu muhalefet cephesinden sadece -yarım ağızla da olsa- Ekmelettin İHSANOĞLU gösterdi. Kendisini kutlarım.
KILIÇDAROĞLU ortalıkta görünmemeyi tercih etti.  Yani sıvıştı. Siyaset üslubun seviyesizliğine kıyasla KILIÇDAROĞLU’nun bu tavrını tebrik etmesek de tenkit etmeye de dilimiz varmıyordu.
Tam bu sırada zat ortaya çıktı. “Tebrik ettiniz mi?” diye soran gazeteciye “tebrik etmedim” dedi.  Başarısızlığına kılıf aramaya, eski incilerini döktürmeye başladı.
Sayın KILIÇDAROĞLU, her halde “tavşan dağa darılınca, dağın umurunda olmadığını” bilmiyor.
Dokuz seçimdir yenilmesinin nedeninin bu tavrı olduğunu hala anlayamamış. Demokrasi adına, ana muhalefet partisi adına üzüldüm. Seçimin  kaybedeni hiç şüphe yok ki; CHP ve KILIÇDAROĞLU’dur.
Nitekim, CHP örgütü ayaklandı, olağanüstü kongreye gidiyorlar. KILIÇDAROĞLU’ndan daha kötüsü olamayacağı için CHP kongreden karlı çıkacaktır.
BAHÇELİ diye bir siyaset dahisi (!) var ki; evlere şenlik.
Adamda ne siyaset var, ne hitabet. Bunca yıldır MHP’nin başında. Hala kağıttan okumadan konuşamaz. “Gülmeyi bilmeyen dükkan açmasın” derler. Ama, gülmeyi bilmeyen adam parti lideri olmuş.
Kardeşim bir seçim kazanamamışsın. On üç seçimdir kaybediyor, hala hatayı başkasında arıyorsun. Dön de bir aynaya bak. Milyonlarca milliyetçi-muhafazakar aydının önünü kesmeye ne hakkın var?
Bahçeli’nin seçim sonuçları alındıktan sonraki açıklamaları, altı pastan topu auta atan, kendini sorgulamak yerine, mağlubiyetin faturasını hakemlere kesen hırçın futbolcular gibiydi.
Seçimin bir diğer  kaybedeni BAHÇELİ’dir.
BAHÇELİ seçimi kaybetmekle kalmamış, kazananı tebrik etme olgunluğunu da gösterememiştir.
“Acı sirke küpüne zarar verir.” Demokrasi  gerçek liderleri yükseltir. Lider olmayanları siler.
Eminim ki; yakın gelecekte KILIÇDAROĞLU da, BAHÇELİ de siyasi hayattan silinecek, siyasi başarılarıyla değil, “gafları ve yeteneksizlikleri” ile anılacaklardır.
Demokrasiye ve milletin kalkınmasına katkı sunacak yeni muhalefet liderleri bekliyoruz…  
Cumhurbaşkanımıza yeni görevinde başarılar diliyor, mazlumların hamisi olmasını bekliyoruz…


Yazarın Diğer Yazıları