OLMAZ OLSUN…

Spor Toto Süper Lig’de dördüncü hafta maçı Torku Konyaspor açısından önemli bir karşılaşmaydı. Aslında bu yazımda önümüzdeki hafta oynanacak olan Fenerbahçe maçından bahsetmek istiyordum. Ancak ismi bile zor telaffuz edilen S.A.İ.Kayseri Erciyes maçının hakemi Süleyman Abay bu düşüncemin de önüne geçti.
Erciyes maçının zor geçeceğini herkes biliyordu. Ancak ne kadar zor olursa olsun Torku Konyaspor’un, yeni stadının verdiği heyecan ve oynadığı oyun sistemiyle Erciyes’i eli boş gönderecek kapasitede bir takım olduğunu biliyorduk.
Yeni stadın akustik açısından birçok stada göre mükemmel bir ayrıcalığı vardı. Bunu da Konya taraftarı gerçekten çok iyi kullanmasını biliyor. Rakibi baskı altına  alan bu akustik her nedense bir türlü hakemleri baskı altına alamıyor. Ya da bu hakemler baskı altında kalıyorlarsa bile maçın devamını getiremeyecek kadar psikolojileri bozuluyor.
Pazar günü böyle bir durum yaşandı Konya’da. İlk yarı rakibi baskı altına alan yeşil beyazlılar, Erciyes’in en tehlikeli adamları olan, Sylla, Cenk Ahmet ve Necati Ateş’i topla buluşturmadılar. Bırakın topla buluşturmayı Erciyes, yarı alanı bile geçemedi diyebilirim.
Çünkü Torku Konyaspor, defansını orta alana yakın hatta orta alanda kurmuş, rakibi hapsetmişti. Bir gol gelse devamı gelecekti. Ancak o golün ilk yarının sonunda gelmesi çok büyük şanssızlıktı.
Baskıyı hisseden Süleyman Abay, penaltı düdüğünü çalmadan önce beşinci hakemiyle irtibat kurdu ve Konyaspor’un golü Marica ile geldi.
74. dakika sahada gezinen Marica, penaltıdan da olsa attığı gol ile öne geçmemizi sağladı.  İlk yarı bu şekilde bittikten sonra, Passolig’e rağmen diğer şehirlerdeki taraftarların gıpta ile baktığı yaklaşık 15 bin Konya taraftarı, ikinci yarı bu maçı en az 2- 0 alırız düşüncesindeydi.
İkinci yarı başladığı zaman, oyun aynı şekliyle yeşil beyazlıların istekli oyunuyla başladı. Ancak bu durum sadece birkaç dakika sürdü, çünkü Süleyman Abay, ilk yarıda çimlere yatıp biraz zor kalkan rakip oyunculara müsamaha göstermiş, ikinci yarı ise ne avantaj kuralını uygulamış, ne omuz omuza mücadeleyi hiçe saymış ne de Erciyes kalecisini uyarma cesaretini göstermişti.
Oyunun kontrolünü tamamen kaybeden Abay, sanki çocukluğunda hiç düdük çalmamış gibi en ufak bir harekette düdüğünü çalıp oyunu durduruyor, üstelik faul atışını ters tarafa veriyor, Torku Konyaspor’un oyundan soğumasını sağlıyor ve hızını kesiyordu.
Oyundan soğuyan ve hızı kesilen yeşil beyazlılar ise bir anlık hatadan yararlanan Necati’nin beraberlik golüne cevap verecek kadar süresi olsa da bu süreyi kullandırtmamak isteyen Abay, yeni stadın tribünlerindeki herkesi çılgına çevirdi. Eğer hakemlik buysa, olmaz olsun böyle hakemliğe.
Lig zaten daha başlamadan bitmiş, şampiyon olan takım ile düşecekler belli olmuştur.
Erciyes’i, Konyaspor’u oyundan soğutarak cesaretlendiren Abay ve lig başından bu yana sürekli eleştiri alan diğer hakemler bu ligi kaldıramayacaklar ise, hem bütün hakemler hem de bütün sezon dinlendirilmeli. Böyle bir şey olmayacağına göre, elini vicdanına koyup adil yöneten bir hakem bulunamıyorsa, MHK bunun bir çaresini bulmak zorundadır.
Lig başlayalı henüz 5 hafta olsa da ekranlardaki yorumların büyük bölümünde hakemlerin eksilerinden bahsedilmektedir.
Bu maçta yeşil beyazlı ekibimizin alması gereken üç puanını çalan hırsız Abay, puan sıralamasında dördüncü sıraya çıkıp iyi bir hava yakalamasına engel olmuştur. Bunun başka bir açıklaması da yoktur. Konyaspor’un ve Mesut Hoca’nın hiç mi suçu yok, tabiî ki var ama inanın bana Abay’ın yaptığı suçların yanında görünmez bile.
Daha ilk haftalarda hakemleri eleştiriyorsak bu sezon lig biraz zor biter. Olmaz olsun böyle hakemler. Olmaz olsun böyle hakemlere göz yumanlar.
Kalın sağlıcakla.