Keşke eşit diyebilseydik. Önceleri erkekler üstünken erkek ile kadını eşitleyeceğiz diye bu sefer de kadınlar tartışmasız bir şekilde kanunen üstün vaziyette. Bu duruma kadınlar da şaşırıp “Allah erkeklerin yardımcısı olsun!” demekteler. Neden mi? Hadi birlikte bakalım duruma.
1- Eşinden boşanan bir erkek ömür boyu boşandığı kadına bakmak zorunda. Madem ömür boyu ona bakacaktı da ne demeye boşandı? Erkek, hesapta olmayan bir hamilelik var mı diye yahut kadın hayatını rayına koyana kadar kadına belli bir zaman bakmak zorunda ancak sonrasında madem eşitlik var o halde kadın, erkek gibi bir işe girip çalışacak yahut yeni birisiyle yeni bir hayat kuracak. Kadın ölene kadar ona maaş vermek de ne demek? İsterse 2 ay evli kalın bir kadınla, boşandığınızda ona ömür boyu bakmak zorundasınız. Hem de boşanana kadar bin bir türlü sorun yaşadığınız, kavga ettiğiniz ve sonunda kendisinden nefret ettiğiniz kadına… Ya bir adamın ikinci evliliği de iyi gitmez ve boşanırsa. Ona da nafaka ödeyecek. Peki bu adamın geçireceği cinnetten kim mesul olacak? Durumu iyiyken asgari ücretin üzerinde nafaka konulan bir adam durumu kötüleşip de birinin yanında asgari ücretle işe başlasa, o adamın bütün maaşına nafaka için haciz konur ve adam geri kalan miktar için hapse atılır. Kanundan “Erkek evin reisidir” maddesini kaldır sonra eve bakacaksın, kirayı ödeyeceksin, boşanırsan kadına da bakacaksın de? Neden mi, “çünkü kadın erkek eşittir!”
2- Kadın evlilikte vazifelerini ne kadar yaptı, eve içeride ve dışarıdan ne kadar katkı sağladı diye düşünülmeden alınan bütün mallar boşanma sonrası ikiye bölünüyor. Peki kadın bütün yapması gerekenleri yaptı mı da alınan mallar ikiye bölünüyor? Bu soruşturulmuyor. İşte bu sebepten zengin ve yaşlı erkeklerle evlenmek için planlar yapanlar az mı çok mu? Bunlar önemli değil önemli olan eşitlik. Hak edip etmediği araştırılmaz. Neden mi, “çünkü kadın erkek eşittir!”
3- Memurlukta kadınlar 20 yıl çalışmanın ardından emekli olurken erkekler 25 yıl sonunda emekli olabiliyor. Memurluk denilen iş, kömür madeninde çalışmak yahut sırtında taş taşımak mı da erkekler daha çok çalıştırılıyor? Erkekler neden 5 yıl gibi çok uzun bir süre sonra emekli olabiliyor? Neden mi, “çünkü kadın erkek eşittir!”
4- Bir erkek askerlik yaparken bu yaptığı askerlik onun memuriyet hizmetinden sayılmıyor ve kadınlara göre altı ay(kısa dönemse) daha geç emekli oluyor. Peki bu adam askerliği hangi devlete yaptı? Ermenistan’a mı yoksa Yunanistan’a mı? Hem askerlik gibi zor bir işi maaşını almadan yapıyor hem de bu hizmet süresi emekliliğine sayılmıyor. Kadın askerlik gibi zor bir iş yapmıyor, bu arada maaşını alıyor, ayrıca 6 ay önce emekli oluyor. Neden mi “çünkü kadın erkek eşittir!”
5- Öğretmenlikte okulda nöbet tutma vardır. Kadınlar 20 yıl nöbet tutmak zorundayken erkekler 25 yıl nöbet tutmak zorunda. Nöbet denilen şey okulun belli bir bölgesinde teneffüslerde beklemektir. Mesela okulun 2. katında 10 dakika beklemek çok mu güç gerektiriyor? Bu haksızlık neden? Neden mi, “çünkü kadın erkek eşittir!”
6- Bir kadın mahkemede bu adam bana tacizde bulundu dediğinde mahkeme delil aramıyor, kadının beyanını yeterli sayıyor ve erkeği hemen hapse atıyor. Ya kadın yalan söylüyorsa, ya erkekten intikam almaya çalışıyor yahut bu iftirayı para karşılığı atıyorsa? İşbu halde bir kadın istediği erkeği hapse attırabilir mi? Evet. Neden, “çünkü kadın erkek eşittir!”
7- Kamuda kadınlar sivil kıyafetle çalışabilirlerken erkekler kravatla ve ceketle boğulmak zorundalar. Neden mi, “çünkü kadın erkek eşittir!”
8- Anne babası ölen bekâr yahut dul kız evlat anne babanın maaşını alırken eşit olduğu söylenen erkekler için böyle bir şey mevzu bahis değil. Sırf bu maaşı alabilmek için eşinden anlaşmalı boşanan yüzbinlerce kadın var. Neden mi, “çünkü kadın erkek eşittir!”
Bütün bu sorunlar ise tek şeyle açıklanıyor: “Kanunlar böyle.” Her kanun değişirken bunlar değiştirilemezmiş gibi. Boşuna dememiş büyük şairimiz Fuzûlî “Söylesem tesiri yok, sussam gönül razı değil”. Biliyorum hiçbir şey değişmeyecek bu adaletsiz dünyada; ancak ben uyarı görevi yapayım kanun adamlarına. Zira bilsinler ki yarın Hak katında ahını aldığınız milyonların haklarını asla ama asla ödeyemeyeceksiniz. Bu ülkede Aile ve Sosyal Politikalar bakanımız “KADIN BAKANI” gibi çalışıp sadece kadınların sorunlarıyla ilgilenmekte. “Eski koca cinnet saçtı!” haberlerinin sebebi ilk iki madde olabilir mi acaba? Düşünmek lazım. Toplumsal cinnet geçiriyoruz. Ey kanun yapıcılar, kul hakkı ödemenin ne kadar zor olduğunu Hak divanında anlayacaksınız. Haberiniz ola. Meğerse “ADALET” eskide kalan güzel bir kadın adıymış sadece. Tedavülden kalkalı çok olmuş. Selam ve dua ile…
