ADALET MÜLKÜN TEMELİDİR

Halkının yönetiminden beklentisi; ülkenin yönetiminde ve kazanılan malların temelinde adalet olmasıdır. Temelini adaletten almayan bir ülke (mülk) yönetimi düşünülemez. Bu yüzden adalet düzenini sağlamakla görevli olan mahkemelerin, ülke yönetiminde özel bir yeri vardır.

Mahkemeler iyi çalışırsa, kendilerinden bekleneni gerçekleştirirlerse, öteki kurumlar da çalışmalarını aksatmadan yürütürler. Bireylerin devlete, yönetime güveni artar. Toplumsal ilişkiler, saygı ve sevgi ölçüleri içinde yürür.

Mahkemeleri çalışmayan bir ülkede insan hakları zedelenir. Haklı haksız birbirine karışır, kaba güç etkin olur, altta kalanlar ezilir. Yönetim kargaşaya döner. Toplum, içinden çürür. Devlet yıkılır, çöker... Doğaldır ki, kargaşanın olduğu yerde, değer ölçüleri altüst olur.

Anarşi, dengesiz dağılım, zamlar, enflasyon ve devalüasyon (kur ayarlaması) gibi halkı korkutan canavarlar çoğaldıkça; kimi insanlar, kısa yoldan, fazla çalışmadan, birden mal sahibi olmak isterler. Hile yaparlar, ucuza aldıklarını pahalıya satarlar.

Kaçakçılık yaparak, yasadışı yollardan büyük paralar kazanırlar. Bu paralarla da evler, tarlalar, arsalar, apartmanlar, arabalaralırlar. Yani başkalarını, ülkeyi zarara sokarak, kısa zamanda varsıl (zengin) olurlar. Yoksulun, daha da yoksul olmasına yol açarlar.

Bu tür haksız kazancın özenilecek, onaylanacak bir yanı yoktur. Düzenli, iyi işleyen ülke yönetiminde, böyle işleyişe, mal mülk sahibi olmaya izin verilemez. Yöneticiler, bu tür fırsatçıları hemen yakalamaz ve üzerine gitmezse, hem hükümetin ve hem de devletin bekası düşünülemez.

İnsan haklarına saygılı bir ülkede, kimse hile yapmaya, başkalarının sırtından geçinmeye cesaret edemez. Bir ülkede, yönetimin aksamadan işlemesi, toplumun kalkınması, emeğin yüce bir değer olarak tanınması, herkesin birbirine incitmeden mutluluk içinde yaşaması için, adaletin temel alınması gerekir.

Altın kıymetli bir madendir. Altın işiyle uğraşan sarraflar, altının kıymetini bilir ve değerlendirirler. İnsan da doğduğu andan itibaren tıpkı saf altın gibi işlenir. Çevre, okul, aile çocuğu eğiterek topluma yararlı bir fert haline getirmeye çalışır.

İyi huylu, çalışkan, topluma yararlı, sevgi dolu bir insan; iyi işlenmiş bir maden gibidir. Olgun, karakter sahibi insanlar da aynı nitelikteki kişilerin değerini bilir ve takdir ederler. Böyle bir olumluluk, geleceğin idaresine de referanstır. Adaletin, hak-hukuk çerçevesinde gelişmesine layık olandır.

Bir kimseye konuk olan ya da bir iş için gelen kişi o kimsenin yanında uzun süre durmaz. Canımız bile sürekli olarak gövdemizde kalmayacaktır. Onun için yanımıza gelen kimseleri yük olarak görmeyelim.Yardımlaşmak, paylaşmak toplu yaşama kurallarının ve yasaların gereğidir. Bizden yardım isteyenlere, yardımcı olmak gerekir.

Selam ve dua ile…


Yazarın Diğer Yazıları