DEPREMLER KARŞISINDA DURUŞUMUZ NASIL OLMALI?
BU ŞEHRE VEFA BORCUM VAR
Kendi eliyle küçülen muhalefet
Bir Değerin Sessiz Vedası: Mahalle Bakkalı
E-MUHTIRA VE OSMANLI TOKADI
Küresel ekonomi durgunlukla yüksek enflasyon arsında bir bilinmezliğe sürükleniyor
PAMUK
Galibiyete Ciddiyetsizlik Yakışmadı
Ya 3 T’li (Tespit-Tenkit-Teklif) Konuşun, Ya da Ebediyen Susun!
Hüyük’te Turizm Bayramı
NAMAZIM, HER TÜRLÜ İBADETİM, HAYATIM VE ÖLÜMÜM ALLAH İÇİNDİR
REZİLLİK DİZ BOYU
Mart Ayı Satış Rakamları Açıklandı!
İRAN – ABD İLİŞKİLERİ
Ramazan’da Sağlıklı Beslenme Önerileri
ÇUMRA KARKIN’DA TANDIR EKMEĞİNİN SICAK YOLCULUĞU
KIZILDERELİ KATLİAMI
Acı nedir bilir misiniz?
İnsanın sorumlulukları oldukça ağırdır.
Bir insan kendi kendine şunları diyorsa:
"Ben işimi hakkıyla yapıyorum,
Kimsenin malında gözüm yok,
Hırsızlık yapmıyor, yalan söylemiyor, çocuklarımın geleceği için çalışıyorum.
İbadetlerimi yapıyor, zekatımı veriyor, namazımı kılıyor, hacca gidiyor, fakire fukaraya yardım ediyorum…”
Bunları yapınca kendine karşı olan sorumluluğunu yerine getirmiş olur mu?
Eh işte…
Peki, bunlar yetmez mi iyi bir insan olabilmek için?
Hayır! Yetmez. Yetmemeli de…
Her birimizin topluma karşı sorumlulukları da var…
İnsanların yürüdüğü yollar bozuksa,
İnsanların oturduğu evler çürükse,
İnsanların kullandığı toplu taşıma araçları pahalı veya bozuksa,
Trafik yoğun, keşmekeş,
Şehirlerin alt yapısı kötüyse,
Her köşe başında çocuklarımızın geleceğini tehdit eden meyhaneler, tekel bayileri varsa,
Çocuklarımızın oynayacağı oyun alanları, yaşlılarımızın kendilerini eğleyeceği yeşil alanlar yoksa,
Şehir merkezlerinde yeterli yeşil alanlar,
Kültür merkezleri, kütüphaneler yoksa,
Otopark çilesi varsa,
Şebeke suları sadece bulaşık ve çamaşır yıkamak için kullanılıyorsa,
Arabalar yollarda sürekli çukurlarda debeleniyorsa,
Şehir çocuklar ve gençler için güvenli değilse,
Şehre ait gayrimenkuller satılıp paraları reklam ve algı operasyonları için kullanılıyorsa,
Belediyenin kasasından kişilere özel harcamalar yapılıyorsa,
Teröristlerin destekçileri belediyede iş imkânı buluyorsa,
İhaleler başkana destek verenlere peşkeş çekiliyorsa…
Kentsel dönüşüme ayak direniyor binalar depreme uygun hale getirilemiyor, binlerce canın ölümüne sebep olunuyorsa.
Verilen sözlerin tamamına yakını gerçekleşmemişse,
Ve daha sayamayacağımız yığınlarca kötülükler…
Senin vereceğin oy da bu tür kötülüklere sebep olacaksa…
Tertemiz ve dürüst bir insan olmuş oluyor musun?
İbadetlerini tam yapman seni temize çekiyor mu?
İyilerin gelmesine mâni olmak sana yük yüklemiyor mu?
Yani demem o ki…
Vereceğin her oy ya askere kurşun oluyor ya münafığa makam oluyor!
Tüyü bitmedik yetimin hakkını haramilere teslim etmiş oluyorsun.
Kötüye verilen oy seni kötü yapıyor.
"Zulme rıza zulümdür!”
Sandığa oy attığın andan itibaren başlıyor senin sınavın.
Kaçış yok!
Ben oyumu verir gerisine karışmam, kim çalmış kim iş yapmamış beni ilgilendirmez diyemezsin.
Seçimlerin seni iyi ya da kötü insan yapar.
Arabanı bile bile kötü ustaya götürür müsün?
Çocuğunu bile bile kötü öğretmene teslim eder misin?
Şehirler de senin sorumluluğun altındadır.
Emaneti ehline vermezsen vicdanın peşini bırakmaz!
Hele bir de "benim oy vereceğim daha dürüst” diyerek kazanamayacak birine oy verip daha beterin seçilmesine sebep oluyorsan vay haline!
Kendi eliyle küçülen muhalefet
Dilli şeytan
Eski Türkiye güzeldi be!
Gençleri mehdi mi kurtaracak?
Sokağa ne zaman çıkılır?
Zihinlerde çizilen haritalar
Yusuf Tekin’in mücadelesi
Çözüm değil sonlandırma süreci
Eğitim de denetim de şart
Konforlu iş belediye başkanlığı