Genetiği Bozulan Canavar İnsan & Zalim!

Çağ sorunlu. Çağın insanı sorunlu. Çağın insanı mutsuz. Çağın insanı umutsuz.

İnsanoğlu, Allah’ın lütfu bu güzel dünya ve nimetlerinin kıymetini bilmez de, neden sürekli kan akıtır?

Çünkü, organik  gıda, yararlı/besleyici, geniyle oynanmış gıda zararlı/hastalık yapıcı olduğu gibi, Hak’ka tabi olmayan/ismen/şeklen tabi olup, inancını hayata geçirmeyen, mutlu olamaz, insanlığa da mutluluk sunamaz.

Fıtrata uygun (orjinal) doğru/hak bilgiye sahip ve ona tabi insan sorun çıkarmaz, sorun çözer. İnsan öldürmez, insanı sever  ve onun mutluluğu için çalışır. Fıtrata aykırı düşünce insanın yapısını bozar, insanlıktan çıkarır, canavarlaştırır. Bu hale gelen insan, çevre -canlı cansız- hayvan ne varsa, çıkarı için acımadan yok eder.

Hıristiyanlık ve Musevilik hayatı tanzim ve insanı yüceltmek için indi. Ama menfaat grupları ilahi emirleri, kurumları, dünyayı algılama biçimlerini tahrif etti.

Sonuç; güçlünün haklı olduğu; insanlık, dünya ve tabiata güçle, zorla egemen olan, haksız, hukuksuz, insanın, insani değerlerin sömürüldüğü, ruhsuz, barbar bir dünya.

İnsanın, hayatın, kainatın kimyası bozulunca insan- insandan, tabiat-insandan, intikam alır hale geldi. Sevgi ve adalet duygularının yerini, kan ve gözyaşı aldı. Barut kokusu, çiçek kokularını bastırdı.

Modern, seküler, kapitalist insan, bilimi putlaştırdı. Nükleer, kimyasal, biyolojik silahlar icat ederek  dünyaya egemen oldu. Ama, insanın genlerini  bozan düşünce sistemi, insanı, onun  tabiatını ve insani özelliklerini yok saydı. İnsan, hayat nizamını ve ölçüsünü koymaya -tanrılığa- soyundu. Bu yük altında ezildi ve alçaldı. Bu insan tipi, hayatın, hakikatin, tabiatın, kendisinin, kısacası her şeyin yapısını bozdu. İnsanı azmanlaştırdı. 

Dinin hayattan dışlanması (laisizm) ve ateizm ile dinin; faiz ile, para, ticaret ve ekonominin; kapitalizm ile, sermaye, kâr ve pazarın genetiği bozuldu. Dünyevileşme (Sekülerizm) ile ; haz, seks, çıkar ve madde putlaştırıldı.

Amaç, insanın mutluluğu olmadığı için ilim ve teknoloji insan için değil, çıkar ve insanı esir etmek için kullanıldı. Modern insan, sonunda Tanrı'ya, tabiata, insana saldıran, onun genetiğini bozan, hakikati, hayatı, dünyayı ve kendini yok edecek saldırgan bir canavara dönüştü. Ama, tabiat atomun geniyle oynayan, Hiroşima-Nagazaki’de düşmanını yenen insandan , Çernobil , tsunami faciaları ve küresel ısınmayla intikamını aldı/alıyor.

İslâm karşılaştığı toplum  ve inançlarını yok saymadı. İslam, Hıristiyanlık, Musevilik v.d. vahye aykırı inançlar gibi Kızılderilileri, Güney Amerika ve Afrika  milletlerini asimile etmedi, soykırım uygulamadı, kaynaklarını almadı, çalmadı, yağmalamadı. Aksine İslâm karşılaştığı toplumlara adalet, hakkaniyet götürdü, değer verdi, inanç özgürlüğü tanıdı, medeniyetlerine saygı duydu. Onların kültüründen -vahiy süzgecinden geçirerek- azamî ölçüde yararlandı ve kendi kültürüne kattı.  Var ederek, insana hakim oldu.

Batı’nın,-insana değer veren, temel ilke ve pratiği; farklılıklara Allah'ın âyetleri diye bakan, değer veren, paylaşıma, birlikte var olmaya dayalı,insanı insanlıktan çıkmaktan kurtaracak, insanı insan yapan; insanı yüceltmek için ihsan edilen âdil,barışçı, asli, ilâhî din- İslâm’ın hakim olmasından ve dünyevi çıkarlarını yitirmekten aklı çıkıyor. Hırçınlıklarının ve zalimlikte sınır tanımamalarının nedeni bu. Ama korkunun ecele faydası olmaz/olmayacak.

Kimyasal silahlarla çocukları öldüren Beşşar, sivillere ateş açarak toplu katliam yapan Sisi, Hitler, Hiroşima ve Nagazaki katilleri, Sırp zalimler, Stalin genetiği  bozulduğu için zalimdirler.

Kim bilir belki de Müslümanlar/ismen/ şeklen Hak’ka tabi olup, “Hep birlikte Allah’ın ipine (Kur’an’a) sımsıkı sarılmadığı, parçalanıp bölündüğü…”  inandığı gibi yaşamadığı için, bu zalimler eliyle zulme uğruyor.

“Ey Yüce Rabbim! içimizden birtakım beyinsizlerin işledikleri günah sebebiyle bizi helâk etme.”

Zalimleri kahreyle.  Rahmetini ve yardımını mazlumlar üzerinden eksik etme. Amin…

 


Yazarın Diğer Yazıları