‘Dikkat Edin O Kalptir’

Her türlü hamd ü sena cenabu rabbil alemine, salat O’nun Rasul’üne, selam ezvacının ve ashabının üzerine olsun. Öyle ki Rasul-i Ekrem bir gün şöyle buyurmuştu:”Allah sizin cisimlerinize ve mallarınıza değil ancak kalplerinize ve amellerinize bakar.(Müslim, Birr 33, ayrıca bkz. İbn Mace Zühd 9) Bu hadis günümüzde  en çok duyduğumuz ve ezberletilen hadislerden biri olmasına rağmen amel sahasına bir türlü taşıyamadığımız hadislerden bir tanesidir. Hadiste ön planda olan konu suretler ve malların çokluğu değil, Allah’ın nazargahı olan kalpler ve de amellerdir.
Allah Teala bir çok nimetleri bize sunmuş çeşit çeşit varlıkları yaratmıştır. Fakat onca nimetin arasında değer verdiği, merkeze aldığı yer kalptir. İbadetin makbul olabilmesi için kalbi arındırmak gerekir. İnsanın maddi ve manevi olmak üzere iki boyutu vardır. Kalp öyle bir letaiftir ki maddi yönden iyi olmazsa, vücut iyi olmaz, sıhhatsiz olur. Manevi yönden iyi olmazsa gene ruhi vücut iyi olmaz, ruhun sıhhati bozuk olur. Nitekim Rasul-i Ekrem aleyhissalatü vesselam:”Şunu iyi bilin ki, insan vücudunda küçük bir et parçası iyi olursa bütün vücut iyi olur, bozulursa bütün vücut bozulur. Dikkat edin bu et  parçası kalptir.(Buhari, iman 79) buyurmuştur.
Kişi sevdiği kimselere güzel görünmek için önce onun nelerden hoşlandığına bakar. Dargın kimse arasını düzeltmek istediği arkadaşına onun sevdiği yöntemlerle yaklaşır.İşte Allah Teala ‘nın katına giden yol, onun hoşnutluğuna giden yol kalptir, Salih ameldir. Allah’a yaklaşmak isteyen onun hoşnutluğunu ve muhabbetini kazanmak isteyen kalbini ve amellerini kontrol etmelidir. Çünkü Allah Teala daima kalbi ve amelleri kontrol etmektedir.
İnsanlar genellikle dış görünüşe önem verirler. Toplum olarak her ne kadar “önemli olan dış güzelliği değil iç güzelliğidir.”cümlesini dilimize pelesenk edinsek de sahnenin arka yüzünde, işin aslında buna pek itibar etmiyoruz. Öncelikli kurallarımızdan biri dış güzellik ve mal sahipliği oluyor.Bunu hakikaten kendimizce itibar ettiğimiz büyük kimseler de yapıyor. B u sebeple evvela nazargahı ilahi olan kalbi bu gibi hastalıklardan arındırmalıyız. Rasul-i Ekrem’in kendi mübarek göğsüne daha doğrusu kalbine işaret ederek üç defa “Takva buradadır.’’(Müslim, Birr 32, Tirmizi Birr 18) buyurması insanın gerçek değerinin ihlaslı bir kalbe sahip olmasıyla anlaşılacağını göstermektedir.
Allah bizden neyi yapmamızı istemişse bizler de onu talep etmeliyiz ve ona gayret göstermeliyiz. Bir ayet-i kerimede:” Sizi yanımızda değerli kılacak olan ne mallarınız ne de evlatlarınızdır. Ancak iman edip güzel ve hayırlı işler yapanlarının durumu başkadır. Onlara yaptıklarının kat kat fazlasıyla mükafatı verilecektir. (Sebe 37)
Kalbin temizliği ve güzelliği davranışlara yansıyacaktır. Davranışın güzelliği (Salih amel) de biiznillah toplumun huzur ve sekiynetini sağlayacaktır. Hayat aslında yazımın başında zikrettiğim hadisi şeriftedir. Hadisi şerife iman eden ve uygulayan kimse dünya ve ahiret saadetinin mutluluk formülünü görmüş olacaktır. Selam ve dua ile…


Yazarın Diğer Yazıları