ESKİMİŞ VE ESKİMEYE BAŞLAMIŞ MESLEKLER

Fatih Külliyesinin Çorba  Kapısı alınlığıyla, camii avlusu pencere alınlıklarındaki renkli taşlardan desenler; 16. yüzyılda İstanbul'da yapılan padişah; şehzade, haseki türbelerinin hemen hepsinde görülen panolar ve alınlıklar,selatin camilerin, medrese, türbe, köşk vd yapıların renkli taş kakmalı basık kapı kemer ve kitabelikleri, mozaik tekniğine yakın dekorasyonlar yansıtan giriş ve revak döşemeleri, enli + pencere içleriyle sekilerin döşeme ve tonozlarında görülen işlemeler; eski taş ustalarının, nerede ne gerekiyorsa orada uygulama ilkelerinin ilk bakışta gözden kaçan, ama sanatkara ve eserine saygı duyularak incelemelerde hayranlık uyandıran çok özenli detaylardır.

Taş yontuculuğumuzun Harikaları: Mezar Taşları 

 

Daha eskilerde Türkler, mezar taşı yerine "sin taşı" deyimini kullanırlarmış. "Mezar" (ziyaret) taşı, "kabir' (ölü çukuru) taşı deyimlerinin ne zamandan beri yerleştiği bilinmiyor. Osmanlılar" döneminde aldığı biçimiyle Türk İslam mezarları,ölünün gömüldüğü kabrin üstünde, ortasında oval su çukuru bulunan bir "kapak taşı" ile bunun iki ucuna dikilen "baş taşı" ve "ayak taşı"ndan ibarettir. Bu yaygın biçim yanında, "taş sanduka" formunda veya kapak taşı yüksekçe bir kaide üzerinde olan, sadece baş ucu taşı dikilen, yazısı bulunmayan... biçimlerde mezarlar da çoktur.  


Yazarın Diğer Yazıları