Hafta boyunca sürdürülen Aykut Kocaman, Ahmet Şan arasındaki demogojiyle kaos ortamına çekilmek istenilen Torku Konyaspor'da Trabzon'dan alınan 3 puanın anlamı ve önemi çok büyük olsa gerek.
Şampiyonluk hedefi ile yola çıkan Trabzonspor, Konyaspor karşısında adeta tel tel döküldü. Her geçen hafta yerine oturan oyun düzeni ve kendine olan güveni ile dikkat çeken Konyaspor, belki de rakibine sahasında daha da farklı bir mağlübiyet yaşatabilirdi de.
Maçtan sonra dost bildiğimiz Tranbzon taraftarının yaptığı ayıptan öte, çok büyük çirkinlik. Adı Trabzon diye, Konyaspor elini kolunu sallayarak yenilecekmiydi?.
Hatayı hakem Konyaspor aleyhine yapsaydı, Trabzon güle oynaya galibiyet coşkusunu kutlamayacak mıydı?.
Hakemlerden Konyaspor çok çekti. Birazda başkaları çeksinde, "Hanyayı Konya'yı" görsünler bakalım.
Sezon başı belki de eleştirdiğimiz transferlerin, yavaş yavaş yerine oturduğu Aykut Kocaman'ın takımı, her geçen hafta aşama aşama yol katediyor. Seyir zevki daha da artıyor. Ahmet Şan'ın, Aykut Hoca'ya "takımı hücum oynatmıyor" şeklindeki eleştirisine de cevap oluyor.
Lafın kısası Konyaspor'daki başarı grafiği aynı doğrultuda ve ivmede artarak devam ediyor.
Önemli olan bu tekerin patlamadan devam ederek dönmesi. Henüz ligin başındayız. Köprünün altından daha ne sular geçecek neler.
Pirenin deve yapılarak büyütülmeden sorunların "kol kırılır, yen içinde kalır" mantığı ile profesyonelce çözüme kavuşturulması gerekir.
Akbabalar puslu havayı çok sever. Dört nala giden arabayı devirmenin alemi yok, manası da. Gerek yönetim ve gerekse teknik heyet işine bakacak.
Ben şahsen Konyaspor'un bir kaç maç haricindeki oyun performansından ve gösterdiği başarıdan memnun olanlardanım. Bunu zaten puan çetvelindeki yeride gösteriyor. Ama yarın durumlar neyi gösterir bilemeyiz. Kötü giderken nasıl eleştiriyorsak, iyi giderkende alkışlamakta görevimiz.
***
Maçı izlerken skor 0-0 iken, Akşeker'in patronu Ali Şeker Hac'tan dostum Hac'dan yeni gelmiş aradı. O "alo" derdemez penaltı kararı ve gelen golle durum 1-0 oldu. Telefonu kapattık ardından skor 1-1'e geldi. Aradan bir zaman sonra telefonum yine çaldı baktım yine Ali Şeker. Bir kaç dakika sonra Konya'nın ikinci golü geldi. Bunu da Ali Şeker'in Konyaspor'a uğuruna sayalım.
***
Rize Gazeteciler Cemiyeti Başkanı sevgili dostum Faik Bakoğlu'nun 3 Ekim cumartesi günü yeni cemiyet binasının açılışı için yaptığı davet üzerine mini bir Karadeniz turuna çıkacaktım. Cuma günü Trabzon'a geçip, maçın ardından da Rize'ye yelken açacaktım. Ama son anda gelişen başka bir önemli olay üzerine olmadı. Hem böyle bir maçı, hem de dostların buluştuğu Rize'yi kaçırdım.
***
Nasıl olursa olsun galibiyet güzel şey.
Hele Trabzonspor gibi futbolu çok bilmiş bir takımı yenmek ise daha başka bir güzel.
Umarız bu güzellikleri hep yaşarız...
