Fenerbahçe otobüsü’ne yapılan saldırı için bütün spor camiasına, Fenerbahçe Kulübü’ne, geçmiş olsun diyor, yaralı şoför arkadaşımıza acil şifalar diliyorum. Hiçbir taraftar böyle bir pislik yapmaz. Bu işi yapanlar bence taraftar olamazlar. Tekrar geçmiş olsun Fenerbahçe Kulübü.
Artık Süper Lig’in son 8 haftası. Şampiyon kim olur henüz belli değil ancak belli olan tek şey üç büyüklerden birinin olacağı. Yani yine İstanbul hegemonyası. Peki ya düşecek takımlar? Üçü şöyle bakıldığında belli gibi ama Erciyes açısından önümüzdeki iki hafta üç değil 23 puan değerinde. Erciyes, Eskişehir ve Ç.Rize, Balıkesir ve Karabük’ü saymazsak bu potanın içinde olan takımlar. Erciyes ise iki haftada hem rakipleriyle oynayacak hem de diğer rakiplerin zorlu maçlarını bekleyecek. Yani fikstür avantajını iyi kullandığı takdirde iki hafta sonra ligin dibi tam anlamıyla cadı kazanı olabilir.
Yukarısı ve aşağısı artık Torku Konyaspor’un ilgilenmediği bölgeler. Kalan 8 haftada ligi en iyi yerde bitirip, Federasyon’dan gelecek paranın miktarını yükseltmek için çaba gösterecek. Çok şükür ki bir buçuk ay öncesinde yaşanan düşme korkusundan uzaklaşıp, ortalarda kendimize bir yer bulduk. Torku Konyaspor için bundan sonrası, yukarısı, daha yukarısı, en yukarısı hedeflenmeli ve ligin çakılı takımlarından biri olmalı.
Yeşil beyazlılar, yeni stad ve muhteşem taraftarı sayesinde son haftalarda iyi bir seri yakaladı. Bu seri sonunda şöyle dönüp baktığımız zaman evimizde kaybettiğimiz 10 puana insan nasıl da üzülüyor değil mi? Özellikle ilk yarıda Başakşehir ve Erciyes’e hediye ettiğimiz 4 puan ile ikinci yarı Bursa ve Sivas’a cömert davrandığımız 3’er puan şimdi bizde olsaydı 44 puanla 4. sırada yani Bursa’nın bulunduğu konumda olacaktık. Bu da hem yeni stadımızı hem taraftarımızı övgüyle konuşan bütün ulusal kamuoyuna artı bir değer daha katacaktı. Olmadı, sağlık olsun. Ama neyi kazandık, taraftarımızın gözü gibi baktığı yeni stadımızı kazandık, Yeni stadımızı her maçta doldurup, Türkiye’nin dilinden hiç düşmeyen taraftarımızı kazandık, İşte bu taraftarımızın, rakibi, hakemi, baskı altına alarak takımımızın vites yükseltmesini sağladık, son haftalarda alınan puanlarla kaybolmakta olan itibarımızı kazandık.
Helâl olsun böyle taraftara, helâl olsun oyuncularımıza, teknik heyetimize. Helâl olsun, daha üç beş hafta öncesine kadar eleştirdiğimiz ve bu eleştirileri dikkate alan Aykut hocaya. Eleştiririz ama doğru zamanda doğru işler olduğu zaman avcumuzda da tutarız.
Taraftarımızın bu oluşumu takıma, şehrimize, nasıl pozitif bir enerji, sinerji kazandırdıysa, bu oluşumun önümüzdeki yıllarda daha da artarak devam edeceğini, üstüne koyarak, sadece adından söz ettiren değil, gündem konusu olan bir taraftarımız olacağını tahmin ediyorum. Çünkü bu oluşum bence yeni stadımızın verdiği pozitif enerji sayesinde kendiliğinden oluştu. Taraftar grupları, ilk maçtan itibaren Torku Arena’nın sihirli akustiği sayesinde düşüncelerini fikirlere, fikirlerini projeye, projelerini uygulamaya geçirerek adından söz ettirdi. Çünkü sadece Konyamıza özgü olan böyle bir oluşum, planlamayla değil, takım sevgisinin takım ruhuna dönüşmesiyle, takım ruhunun taraftar sayısının artmasına dönüşmesiyle, taraftar sayısı arttıkça, böyle organizasyonların birlik beraberlik içerisinde hayata geçirilmesiyle başladığına inanıyorum. İşin açıkçası herkes gibi ben de taraftarımızla gurur duyuyorum.
Daha 8 hafta olmasına rağmen takımımız ve tribünleri dolduran taraftarımız çok sürprizler görecektir. Bu tribünler, sonraki yıllarda numarası 42 olan taraftarımız sayesinde Avrupalar, şampiyonluklar görecektir, ben buna inanıyorum. İşte taraftar ruhu, takım sevgisi böyle bir şey. Sağolun tribün kartalları.
Kalın sağlıcakla…
