MHP ve Vicdan Muhasebesi

Milliyetçi Hareket Partisi’ndeki kurultay süreci uzun zamandır ülke gündemini meşgul ediyor. Mahkeme tarafından son alınan kadar Devlet Bahçeli lehine gibi gözükse de genel başkan adayları yine boş durmayarak hukukun her yolunu deniyor. Ayrıca adaylar ülkeyi karış karış dolaşıp üst kurul delegelerini ikna çalışmalarına da devam ediyor.
Aday detayına girmek istemiyorum. Ama bir aday var ki bu aday hakkında ne zamandır içimde tutup söyleyemediklerimi bu yazıda dilim döndüğünce ifade etmeye çalışacağım.
Milliyetçi Hareket Partisi merhum Alparslan Türkeş’in liderliğinde kurulmuş, milliyetçi düşünceyi savunan, ideolojisinin temelinde ‘’Türk’’ milletini benimseyen bir partidir. MHP’de gelenekten gelene görev verilmesi, gelenekten gelenin aday yapılması modası vardır.
Şimdi başta destek veren dış etkenler şöyle dursun, geleneğin içinden yetişip bu davaya gönül veren ve bu partiye hizmet eden yıllarını vermiş teşkilatçıların arasında Meral Akşener’e destek verenlerin ben davalarına olan inançlarından da, partilerine olan bağlılıklarından da şüphe ederim.
Geleneğin içinden gelen partili, Akşener’in özgeçmişinde yazan ‘’lise ve üniversitede ülkücü olarak mücadele içinde yer aldı’’ palavrasına inanmaz. Ağabeyinin MHP İl Başkanı olması nedeniyle parti siyaseti ile de yakından ilgilenmişse eğer niçin 2001 yılına kadar partiye katılmamıştır ?
Ülkücü olarak mücadelede yer almışsa, aktif politikaya 1994 yerel seçimlerinde Milliyetçi Hareket Partisi’nden başlamak varken niçin Doğru Yol Partisi’nin Kocaeli Büyükşehir Belediye başkan adayı olarak başlamıştır ?
1995 yılında DYP’de kadın kolları başkanlığı yapan Akşener, yine aynı yıl aynı partiden milletvekili seçilmiştir.
1996 yılında Türkiye’nin ilk kadın İçişleri Bakanı olduğunda MHP’nin değil DYP’nin milletvekilidir.
Özgeçmişinde ‘’28 Şubat sürecindeki demokrat duruşu takdir gördü’’ şeklinde ifade bulunmaktadır. 
1999 yılında yapılan seçimde yine DYP’den milletvekili seçilmiştir. 2001 yılında nihayet MHP’ye katılmıştır. Lise ve üniversite yıllarında ülkücü mücadelenin içinde olduğunu iddia eden Akşener, 1979’da üniversiteden mezun olmuştur ve tam yirmi iki yıl sonra MHP’ye katılmıştır.
Davanın içinden gelen ve Akşener’le birlikte hareket eden diğer genel başkan adaylarının da bu durum hakkında vicdan muhasebesi yapması gerekmektedir.
Ben ülkücü değilim. Gelenekten de gelmiyorum.  MHP’ye oy da vermiyorum. Ancak dışarıdan gördüğümü ifade edip Akşener taraftarlarının bu gerçeği görmesine bir nebzede olsa faydam dokunursa kendimi rahat hissedeceğim.
Milliyetçi Türkeş’in partisinde, ‘’demokrat genel başkan’’ olsa olsa komedi filmlerinde olur.
Bahçeli, demokrat gerçeğinin farkında vardı ve ayıklanma mevsiminin geleceğinin sinyallerini verdi.
Şimdiden kolay gelsin. Hayırlı olsun.

Yazarın Diğer Yazıları