TEKNOKRATİK TEK DÜNYA DEVLETİ
Hz.Şems-i Tebrizi,Hz. Mevlânâ sema ve Biz
MEVLANA’YI ANLAMAK
Konya’nın Taşına Toprağına İsmi Yazıldı
Milletin Sinirini Bozmayın!
SURİYE ZAFERİ’NİN 1. YILI VE DOHA ZİRVESİ
KAZA VE KADER İNANCINI DOĞRU ANLAMALIYIZ
Dolardan Kaçan Yatırımcıları Altının Cazibesi Baştan Çıkardı
TERAZİ
Çözüm Üreten Çağdaş Atan Aranıyor
Mevlana, Hoca Efendi ve Diğerleri…
Skor 1-1, kazanan Rize!
CADILAR BAYRAMI’NIZ KUTLU OLSUN MU?
SAĞLIK BAKANINA MEKTUP
11. YARGI PAKETİNE LGBT’DE EKLENMELİ
BİZİM KUŞAĞA OKUMAYI SEVDİREN YAZAR KEMALETTİN TUĞCU
Bocuk Gecesi Cadılar Bayramı’na Karşı
Samsunspor ders verdi, Konyaspor izledi…
Bırakmanın İnceliği
Milletin ekmeği ile oynamayın! Konya’da ekmek neden zamlandı?
Musluktan Akan Yalanlar, Akmayan Sular
Türkiye ekonomisi son yıllarda dünyada güçlü olarak kabul edilen ülkelerin bile çok zor başa çıkabileceği çetin sınamalardan geçmektedir. Devlet bu sıkıntılı süreçleri merhamet odaklı politikalar ve sosyal devlet anlayışının getirdiği dokunuşlarla başarıyla yönetmiştir. Ancak virüs salgını, depremler, EYT ve kuraklık gibi bu devasa sorunların çözümü için gerekli olan kaynak ihtiyacının temini bütçe dengeleri ve enflasyon üzerinde sarsıcı etkiler oluşturmuştur.
Yukarıdaki dört problemden birincisi ve en önemli olanı deprem kaynaklı maliyetlerin finansmanıdır. Asrın felaketinin yaşandığı günden bu yana kullanılan kamu kaynakları 90 milyar dolara yaklaşmıştır. Borç bularak temin edilen bu imkânların faiz giderleri ve halen devam eden işlere harcanacak olan paralarda dâhil edildiğinde depremin kamu maliyesi üzerindeki olumsuz etkileri uzun yıllar devam edecektir.
İkincisi ve en uzun süreçli olacak olanı ise EYT kaynaklı emeklilerin yıllara sâri olarak bütçe üzerinde oluşturacağı etkilerdir.
Üçüncüsü virüs salgını nedeniyle ticari dengelerin giderek bozulması ve gelir grupları arasındaki makasın kapanamayacak kadar açılmasıdır.
Dördüncüsü ise kuraklık kaynaklı faktörlerdir. Gıda sektörü üzerindeki olumsuz etkileri enflasyon sarmalından çıkışımızı giderek daha zor hale getirmektedir.
Yukarıda saydığımız problemlerin ekonomimiz üzerinde sarsıcılığının tahrip edici olmasının nedeni ise Türkiye'nin borçlanma maliyetlerinin çok yüksek olmasıdır. Ayrıca ülkemizin tasarruf yetersizliğinden kaynaklanan sorunları da dış kaynağa bağımlılığımızı adeta zorunlu hale getirmektedir.
Toparlayacak olursak; Deprem, EYT, Virüs Salgını ve Kuraklık nedeniyle oluşan mali tablonun bütçe dengeleri üzerinde oluşturduğu tahribatın büyüklüğünü dikkate almadan yapılan tüm yorumlar eksiktir.
Son olarak bir hakkı teslim etmek adına söylemekte fayda görüyorum. Türk devleti özellikle virüs salgını ve deprem felaketi gibi devasa sıkıntıları kadim bir kültürün şanına yakışır şekilde başarıyla yürütmüştür.
Dolardan Kaçan Yatırımcıları Altının Cazibesi Baştan Çıkardı
Enflasyondaki Düşüş Mutfakları İkna Edemiyor
Ekonomik Büyüme Dar Gelirli Vatandaşları Neden Rahatlatamıyor?
Ekonomik boykotlar sulandırılmaya mı çalışılıyor?
24 Kasım Ahde Vefamızı İfa Etme Günüdür
Hayat Pahalılığını Besleyen Sorun Piyasalardaki Fiyat İstikrarsızlığıdır
Bitcoin Dijital Altın Olabilir mi?
Kripto varlık yasası dijital tosuncukların hareket alanını daraltı
Zenginlerin harcamalarına bakarak ekonomik sorunları görmezden gelemeyiz
ABD Başkanı Trump Kripto Paralarla ilgili Manipülasyon mu yapıyor?