DOLAR
42,49
EURO
49,46
STERLİN
56,73
GRAM
5.805,77
ÇEYREK
9.548,05
YARIM ALTIN
19.000,99
CUMHURİYET ALTINI
37.881,77

Enflasyondaki Düşüş Mutfakları İkna Edemiyor

Açıklanan Kasım ayı enflasyon rakamları aylık bazda büyük bir sürpriz yaparak yüzde 0,87'lik oranla son 2,5 yılın en düşük seviyelerini görmüş oldu. Yıllık bazda ise son dört yılın en düşük seviyesi olan yüzde 31,1'e gerileyerek enflasyon canavarının belinin kırılacağına dair beklentileri de artırdı. Açıklanan verilere bakıldığında temel mallardaki enflasyonun yüzde 19'luk oranla orta vadeli program hedefleri doğrultunda ilerlediği görülürken hizmet enflasyonundaki katılık hala devam etmektedir.

Enflasyon oranlarındaki düşüşü destekleyen ekonomik parametrelere baktığımızda; küresel finansa ulaşımda finansal maliyetlerin düşmesi, sıkı para politikaları, gönüllü vergi uyumu çalışmaları, son dönemlerde uygulanan gıda, konut ve eğitim gibi arz yönlü politikalara ağırlık verilmiş olması düşüş sürecini olumlu etkilemiştir. Buraya kadarki değerlendirmelerimiz Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) verilerinden çıkarmaya çalıştığımız yorumlardan ibarettir. 

Ancak yürütülmekte olan mevcut dezenflasyon politikalarının özü talebi öldürmek üzerine kurgulandığı için enflasyondaki düşüş maalesef toplumdaki dezavantajlı gruplara refah artışı olarak yansımamıştır. Çünkü talebi öldürmek aynı zamanda arzı da öldürmektir. Hâlbuki dar gelirli kesimleri etkileyen asıl mesele gıda ve kira fiyatları gibi üretim kaynaklı sorunlardır. Ekonomi yönetiminin geçen aylarda açıkladığı 500 bin sosyal konut projesinin altındaki gerçekte budur. İşin adını net olarak söyleyelim ülkemizdeki konut sahipliği oranı yükseltilmeden kira enflasyonunun istenilen seviyeye gelmesi mümkün değildir.

Dolayısıyla her ay sonu açıklanan enflasyon rakamlarının merakla beklenmesinin sebebi vatandaşların istatistiki oranlara ilgi duydukları için değildir. Ceplerindeki paralarla bir önceki ay aldıkları ihtiyaçlarını bir sonraki ay alamama korkusudur. Bu sebeple büyümedeki artış ve enflasyon oranlarındaki düşüş mutfaklara yansımadığı sürece satın alma gücü düşük olan emekliler, memurlar ve asgari ücretliler TÜİK'in açıkladığı verilere temkinli yaklaşacaklardır.

Son söz enflasyon oranlarındaki düşüş ve büyüme oranlarında artışın toplumsal katmalara refah artışı olarak yansıdığını görmek için vatandaşın mutfaklarını ikna etmek zorundayız.

Yazarın Diğer Yazıları