Erken Seçim Kapımızda

Koalisyon çalışmalarının başladığı şu günlerde muhalefet partileri kırmızı çizgiler ve ön şartlar ileri sürerek AK Partiyle koalisyona yanaşmıyorlar, mızıkçılık yapıyorlar. Her birinin bir hesabı var. Milliyetçi Hareket Partisi, muhalefette kalarak daha da güçleneceğini hesap ediyor. CHP ön şartlar ileri sürerek seçmenine şirin gözükmek istiyor. HDP ‘beni istemeyeni ben hiç istemem’ diyor.
  Biz de buradan soruyoruz; parti mi önemli, ülkemi? Parti çıkarını mı öne almalı, ülken çıkarını mı? İşte CHP, MHP VE HDP de gördüğümüz, önce parti çıkarı, sonra ülke. Ülkenin çözülmesi gereken bunca sorunu varken,  etrafımızda krizlerin ve savaşların kol gezdiği bir zamanda partisinin çıkarını öne alan bir siyasetçiyi bu millet affetmez, ilk seçimde ağır bir tokat vurur. Zira ülke yönetimine talip olmak için yapılır, kenarda seyretmek, puslu havayı beklemek için değil.
     Evet, Sayın Davutoğlu’nun yaklaşımını doğru buluyorum ve koalisyon kurmak için samimi olduğunu da teslim ediyorum. Muhalefet partilerinin de fırsatçı bir yaklaşım içinde olduklarını düşünüyorum. Sonuçta sağlıklı bir koalisyon hükümeti kurulamayacak, bir azınlık hükümetiyle seçime gidilecek diye bekliyorum. İnşaallah yanılmış olurum.
     MHP ile AK Parti’nin anlaşamadığı tek nokta, çözüm süreci. Sözüm sürecini çöpe atmak isteyen MHP, başka bir alternatif çözüm de sunmuyor. Güvenlikçi politikalarla, kafasına vurarak PKK sorununu bitireceğine inanıyor, kırk yıllık tecrübeden bir sonuç çıkarmıyor. Artık kafasına vurarak bir toplumu tutmanın zamanı çoktan geçti. Kürt halkının karnını doyurmak yetmiyor, duygularını da tatmin etmek gerekiyor.
   CHP ile AK Pati’nin koalisyon kurması bekleniyor. Ama aşılmaz sorunlar da önlerinde duruyor. Suriye politikasında asla anlaşamazlar. Paralel yapıyla CHP’nin de,  MHP’nin de organik bağı ve dayanışması var. Ak Parti’nin ise tek kırmızı çizgisi, paralel yapı ile mücadele. AKP ile ortak olacak bir parti paralel yapıyla dirsek temasına geçer de onları koruma ve kollama yoluna giderse, Ak Partinin bunu hoş görmesi hiç mümkün değildir. 
     Şu halde muhtemel bir koalisyon hükümetinin zaaflarını paralel yapı, dış politika ve çözüm süreci teşkil ediyor. Bu üç konuda mutabık kalınabilirse sağlıklı bir koalisyon kurulabilir. Bunu da çok uzak görüyorum. Sonuç olarak bir eken seçim kapımızda.

Yazarın Diğer Yazıları