Sinekler Bitmeyecek

Bir yandan devletimiz güney sınırımızda PKK ve uzantılarını kovalamaya, öldürmeye, etkisiz kılmaya devam ederken, bir taraftan da FETÖ terör örgütünün çetelerini, beyinsizlerini toplamaya ve yargılamaya devam ediyor. Dün soru çalanlar, sahtelikle devlet kurumlarına yerleşenler, 15 Temmuz gecesi insanımıza acımasızca bomba atanlar, bugün yalan makinası olmuş, kendi görüntülerini inkar ediyorlar. Tek söyledikleri, "bilmiyorum, tanımıyorum, görmedim, duymadım, ben yoktum, yapmadım.”

   Evet, bugünlerde bol bol sinek topluyoruz, öldürüyoruz, sineklerin kökünü kesmek için çevreyi ilaçlıyoruz. 15 Temmuzda her yanımızdan ısıran FETÖ sineklerini tek tek ya da grup grup bertaraf ediyoruz. PKK sineklerini de kırk yıldır öldürüyoruz, bir türlü tükenmiyor. Çünkü ortam müsait, ortam sinek üretiyor ve sineklerin yaşamasını sağlıyor. Dolayısıyla sinekler öldürmekle bitmez, sinekleri üreten ve yaşatan bataklık kurutulmalı.

   Medreseleri kapatan laikçi sistem, milleti potansiyel tehlike gören baskıcı rejim, yıllarca uygulanan materyalist ve tek tipçi eğitim modeli sineklerin üremesine zemin hazırladı. Yıllarca laiklik adına dine ve dindara baskı yapıldı, materyalist sistem adına din öğretimi kısıtlandı, tek tipçi eğitim adına imam hatip okulları dışlandı, engellendi, yok edilmek istendi. Sonuçta FETÖ tipi illegal yapılar türedi. Bunlar dini ve dindarı kullanarak semirdiler, milleti devlete düşman ettiler, paralel devlet kurma, devlet içinde devlet olma hazırlıklarına girdiler. Sonuçta devlet içine yuvalanmış, her an tetikte bekleyen organize yapılar, gizli güçler, illegal örgütler oluştu. Bu yapılar hükümetleri esir etmeye kalktılar, siyasetçileri etkisiz kıldılar, işadamlarını korkuttular, haraca bağladılar. Şayet din ve dindar hür ve özgür bırakılsaydı, tekkeler- zaviyeler kapatılmasaydı, din eğitimi bizzat devlet eliyle veya devlet kontrolünde verilseydi, bu sinsi yapılar ortaya çıkmazdı, bu sahte peygamberler ve yalancı mehdiler türemezdi. Bir kısım insanlar kurtarıcı diye sahte mehdilere sarılmazdı. Devletin dine ve dindara baskısı neticesinde sahte mehdiler türedi, bunlar dini bilgisi yetersiz gençlerin beyinlerini yıkadılar, dış güçler de bunları kullandı, sonunda kendi milletine silah sıkan darbeciler ortaya çıktı.  Çok şükür geç de olsa farkına vardık, uyandık, kendimize geldik, bir musibet bizi birleştirdi, tek yumruk olduk.

   Evet, bugün sahte Mehdinin ürettiği sinekleri evimizden, odamızdan kovmakla meşgulüz Ama bu sineklerin kovmakla, yok etmekle, hapse atmakla biteceğini sanmıyorum. Çünkü larvaları, bıraktıkları yumurtaları var. Gün gelip onlar da sinek olacak, ısıracak. Önce bataklığı kurutmalıyız. Din eğitiminin önü sonuna kadar açılmalı, ancak devlet denetimine alınmalı. Laiklik adına dini yaşamanın önüne konulan yasaklar kaldırılmalı, din istismarcılarına fırsat verilmemelidir. Örgüt haline gelen, işi ticarete ve menfaate döken, holdingleşen cemaatleri kontrol altına almalı, siyasete bulaşanları dağıtmalıyız.

    Evet, gerçek veliler, tarikat büyükleri, gerçek mutasavvıflar kerametleriyle övünmez, kerametlerini anlatmaz ve kendine taparcasına bağlanmayı kabul etmez. Sahte mehdi FETÖ'nün en büyük tahribatı, iyi niyetli eğitim hizmeti veren diğer cemaatlere oldu. Halkımız artık bütün cemaatlere soğuk bakıyor, kuşku duyuyor, vakıf ve derneklere hayır- hasenat vermek istemiyor.

    İşte halkımızda oluşan bu güvensizliği ortadan kaldırmalıyız, cemaatler aleyhine yapılan yayınların önüne geçmeliyiz. FETÖ gibi bir terör örgütünün suçunu diğer cemaatlere yüklememeliyiz. Gerçek cemaatler birer sivil toplum örgütüdür, birer eğitim yuvasıdır, devletin ulaşamadığı sahalara ancak cemaatler ulaşabilir. Devletin  eğitim yükünü ancak cemaatler azaltabilir.

  Her şeyi devletten beklememeli, tarikat, cemaat, vakıf gibi sivil toplum örgütleri her zaman olmalı. Gençliğin eğitimi için vakıflar, dernekler çalışmalı. Geçmiş tarihimize baktığımızda bu milleti ayakta tutanlar vakıflar olmuştur, Ahi teşkilatları olmuştur, tekkeler olmuştur. Nesiller onların eliyle eğitilmiştir. FETÖ örgütünü de bunlardan biri sandı bu millet. Çocuklarımızı eğitsin diye onlara teslim ettik, beyinlerini yıkadıklarını bilemedik. Fetöyü sahte peygamber gibi kutsadıklarını göremedik. ABD ve İsrail'e, siyonizme hizmet ettiklerine, CIA elemanı olduklarına ihtimal vermedik. Bugün gördük ki karşımızda koca devleti yıkmaya cüret eden bir güç oluşmuş, beyinler kiraya verilmiş, akıllar dumura uğratılmış, FETÖ'ye inanıp ailesini reddeden, devletini yıkmaya kalkan, halkına silah doğrultan beyinsizler türemiş.

   Yapılacak iş; eğitim sistemi yeni baştan ele alınmalı. Örgütü deşifre edenler ceza indiriminden yararlanmalı, silah çekenler en ağır şekilde cezalandırılmalı, kenarda ve köşede sadece sempati duyanlar kazanılmalı, kin ve intikam duygusuyla hareket etmemeli, iftiracılara ve fırsatçılara dikkat etmeli. Ortam bir daha bu sinekleri üretmemeli. Aksi halde sinekler öldürmekle bitmez, suçsuzlar ayıklanmazsa kin ortaya çıkar ve bunlar kemikleşir. Yeniden yer altı faaliyetleri başlar, devlet bunları takip ederken yorulur. Çok üzerine gidilen, köşeye sıkışan kedi yüzüne atılır ve çırmağını atar. Devlet, özelde yargı pişman olanları, yanlışından dönenleri iyi ayırmalı, bundan sonra bu tür yapılara izin verilmemeli, denetim mekanizmasını iyi kurmalıdır.


Yazarın Diğer Yazıları