Yurt Hizmetinde Açık Var

Okulların açılmakta olduğu şu günlerde yurt, pansiyon, apart otel, öğrenci evi vb. noktasında Çumra’da, hatta bütün Türkiye’de sıkıntı yaşanıyor. Kredi -Yurtlar Kurumu yetişemiyor. Bugüne kadar meydan belli derin yapıya bırakıldı. Müftülüklerimiz olsun, Belediyelerimiz olsun, iyi niyetli işadamlarımız ve vakıflarımız olsun, bu alanda yeterli çalışma yapmadı, meydan birilerine kaldı.
    Evet, hükümetimiz canhıraş bir şekilde belli derin yapıyla mücadele ediyor. Devletin ve hükümetin altını oyan, hedefe ulaşmak için her yolu mubah gören, iç ve dış odaklarla işbirliğinden çekinmeyen yapının pansiyonlarına, dershanelerine ve öğrenci evlerine öğrencileri vermeyin diyoruz ama velilerimize alternatif adresler gösteremiyoruz. Veliler haklı olarak soruyor: Öğrencimi okutmak için bir yurda teslim etmek zorundayım, kime teslim edeyim? Güvenilir bir cemaat, malum yapı dışında güvenilir bir yapı, bir sağlam çatı ve yer gösterin? İşte bu soru karşısında duruyoruz, iyi niyetli veliye yer ve yol gösteremiyoruz.
    Sonuçta veliyi ve öğrenciyi onların kucağına kendi elimizle teslim ediyoruz. Ben burada eski bir Diyanet mensubu olarak bir özeleştiride bulunmak istiyorum: Diyanet olarak ne yapıyoruz? Bizim vazifemiz sadece camilerde namaz kıldırma memuru istihdam etmek mi? Başkaca görevimiz yok mu? Milleti uyandırmak, bu milletin çocuklarının barınabileceği pansiyonlar, yurtlar, evler ve apart oteller açmak, buralarda eğitim faaliyetleri yapmak bizim görevlerimiz arasında değil mi? Evet, camilerde namaz kıldırma ne kadar görevimizse, o camilere cemaat kazandıracak kurslar, yurtlar ve öğrenci evleri açmak da o kadar görevimizdir. Hayır-hasenet noktasında bu millet görevini hep yaptı, yapıyor. Bu milletten ne istedik de vermedi? Bu millet Diyanete güvendiği kadar hiçbir cemaate güvenmemiştir. Bu güvenden hareketle bu milletin çocuklarının barınacağı şefkat yuvaları yapılamaz mı? Hocalarımız bu çatılarda fahri görevler alamaz mı?
    Evet, her gün onlarca öğrenci velisi benden barınacak yurtla ilgili adres soruyor, öğrencimi nereye emanet edebilirim diyor. Paramı alsın ama güvendiğim bir yer olsun diyor öğrenci velileri. İşte burada zenginlerimize görev düşüyor: Sıra sıra gökdelenler yaparken, yurtlar ve apart oteller de yapsınlar. Öğrencilerimiz derin yapıların, kötü niyetlilerin eline düşmesin. Belediyelerimize görev düşüyor: Gezip dinlenecek parklar yaparken, öğrencilerimizin barınabileceği apart oteller ve yurtlar da yapsınlar. DİB ve ona bağlı müftülüklerimize görev düşüyor: Camilerin dışındaki hizmet sahalarını görsünler. Ku’ran kursu hizmetinin yanı sıra pansiyonculuk ve yurt hizmeti de yapsınlar, öğrencilerimize gece eğitimi versinler.
    Nesillerimiz beyin yıkayıcıların, uyuşturucu tacirlerinin tuzağına düşüp heder olup giderken, bizim seyirci kalmamız Allah’ın gazabına dokunur. Her hizmeti devletten beklemeyelim, kredi yurtlar kurumunun yetişmediği yerde Diyanetimiz ve iyi niyetli vakıflarımız devreye girsin. Zenginlerimiz, iş adamlarımız apart oteller ve pansiyonlar yapsın, hem para kazansın hem de hizmet etsin.
    Evet, bu günlerde çok doluyum. Bir şeyler yapamamanın acısıyla kıvranıyorum. Merhum Akif’in dediği gibi, “ya hamiyetsiz olsaydım ya param olsa idi” diyorum. Tabiat boşluk kabul etmez, sen boş bırakırsan istemediğin birileri doldurur. Umarım mesaj ulaşmıştır.


Yazarın Diğer Yazıları