HAYATA KAZIM ÖZTÜRK’ÜN RUBAİLERİ MERCEĞİNDEN BAKMAK
Acıya/Musibete Ağlamanın Etkisi
KIBRIS NEREYE KOŞUYOR?
Dünya arayışta... Demokrasi artık en iyi yönetim şekli değil
Gönül kapısının anahtarı, Rahmete Açılan Bir Sefer Tövbe
Ekonomide Yüksek Teknoloji Ürün Üretimine Yönelik Zihinsel Dönüşümü Tamamlamakta Geç mi Kalıyoruz?
BİR KİTAP FUARININ ARDINDAN
Değişen Gerçeklik Algoritması
Münafıklık kötü müdür?
KALKINMA YOLU, PKK’NIN SONU
Meğer kuzuyu kurda emanet etmişiz…!
İSLÂM DİNİNDE ZORLAMA VAR MI, YOK MU?
KALİTE
Bırakmanın İnceliği
Milletin ekmeği ile oynamayın! Konya’da ekmek neden zamlandı?
Konyaspor’da Düşüş Alarmı, Sorunlar Derinleşiyor..
Samimiyet Zedeleyici Mağlubiyet
Musluktan Akan Yalanlar, Akmayan Sular
TRAFİK SORUNUN ÇÖZÜMÜ İŞTE BURADA!
Efsanelerin Yemişi
Rakamlarla Otomobil Piyasası
"Hafta sonu tuz gölüne gideceğiz;flamingoları seyretmeye. Akşam güneşi batarken gölün manzarası , tuzların kenarlarda parlayan** ışıkları ve flamingolar..”
- Flamingo mu?. Bu şiirsel ortamı doyasıya yaşaman dileğiyle ama flamingo ne? Allı turna o.
Kelimelerin ruhuna inanırım ben. Sonuçta her kelime ait olduğu yerin tarihinden,geleneklerinden, insanından, o insanın geçmişinden, aşkından, hikayesinden beslenir.
Flamingo ispanyolca bir kelime.” Flem” "ateş”demek, ing takısı ile destekleniyor ama bize ait değil.
Benim” yare selam söyleyen”, gurbetin ateşini sinesinde taşıyan, sevdiklerini üzmemek için içindeki burukluğu değil şekeri kaymağı turnaya tembihleyen insanımı yansıtmıyor.
Çaresizliğin en kötüsü; ruhunun, gönlünün kanat takıp gitmek istediği yere ayaklarının gidememesi derler ya, işte gönlünü allı turnanın kanadına yükler tüm hasret çekenler…
Flamingoda coşmaz ki yüreğin, sızlamaz ki ciğerin, türkü olup sazın tellerine vurmaz ki özlemin, ne bilsin flamingo kolun kanadın nasıl kırıldığını?
Tutmayan ellerini…
Flamingonun harcı değil o; ancak allı turnam götürür üzmeden yare selamı.
Kalelerde küçük delikler oluyor. Kalenin içinden bakan o küçük delikten göz alabildiğince manzarayı görebiliyor. Kaleye yaklaşan birini ,gelip geçen yolcuları ya da tehlikeyi net olarak inceliyor. Kimdir, nedir? Biliyor.
Oysa dışarıdan bakan biri o küçük deliğin içindeki gözü görmüyor. Kim olduğunu bilmiyor. İşte geçmişle şimdiki zaman o kalenin dışı ile içi misali..
Biz şimdiki andan geçmişe bakan o küçük delikteki göz gibiyiz. Geçmişe bakarak; bize kimin, ne niyetle, hangi yönden, nasıl geldiğini görebiliriz.
Geçmişin düşe kalka yenilgi ve zaferle oluşan tarihinden beslenen” allı turnayı” bırakıp flamingoyu benimsemek; dışarıdan gelen her yolcuya kalenin kapısını açmaya benzer.
Tehlike gelir, içine girer. Seni senden alır,kimliksiz, hikayesiz, özenti biri olarak kalırsın.
" Kelime işte!” deyip geçme. Kelime özündür,ne olduğundur.
Sen sarıl” gülüm allı turnaya”, sarıl tarihine ,kelimelerine.
İyiliklerini bugün daha ileri taşı, hatalarından ders al, tekrarlama. İçerden bak tüm cihana.İçerden bak ve gör; kim dost?Kim hain ?.
Kaleni teslim etme!
KALİTE
ŞÜPHE
İKİ DEYİM
ZEHİR
VİCDAN
VİCDAN FİLOSU
GÖĞE BAKALIM
ERİNMEDEN
YÜREK YANGINI
İNSAN EDER