FİTNE-FÜCUR

Ahlak ;Halik'ten izler taşımak demektir. Halik; tüm dünyayı müthiş bir cömertlikle tanzim ederken, yumuşacık akan su ile sert kayayı iç içe hayatın mekanı eylerken, kendini bir şey zanneden ama” fitne” kelimesinin karşılığı olan ahlakı fücura kalmış insanlar tüm güzellikleri ifsat ederler.
    Denize giren haşemalı insanları görünce izmir marşını söyleyenler, sahilde gördükleri mütedeyyin insanların yanından geçerken sadece tesettürlü oldukları için” sahil ne kadar çirkinleşti, avam oldu her yer” diyecek kadar düşüncelerine ve kalplerine zincir vuran kast sistemi aşıkları…
    Çay bahçesinde, otobüste, hastanede ,tramvayda, caddede, kamuda, yürümenin ,oturmanın, gülüp- eğlenmenin ya da herhangi bir hizmet almanın sadece kendi hakkı olduğunu düşünen kimlik kaybına uğramış” fesat” kelimesinin karşılığı bir dolu insanla muhatap olmak ve maalesef bu zihni kısır insanların daha çok orta yaşlı olmaları bize ahlakın bu insanların kalplerinde nasıl çürüdüğünü gösteriyor.
   Bu insanlardan birine” ben bu ülke için 12 yıl askerlik yaptım, sen ne yaptın ?”diyen gencin sesi kulaklarımda ,karşımdaki istiklal madalyalarına bakıyorum. Bu ülkenin evlatları rahat etsinler, bir ve beraber olsunlar, müslüman kimliklerini korusunlar diye canlarını, hayatlarını, hayallerini cennet umuduyla veren güzel yürekler; arkalarından kafaları fitne- fesat bu kadar ayrıştırıcı insan geleceğini bilseler ne yaparlardı?.
   Bu ülkenin moderniteyi sadece geceleri barlarda, kafelerde eğlenip, içki içmekte, dans edip, bağırmakta, ne kadar soyunursa o kadar medeni! olduğunu zanneden fosil yüreklerle yüzleşmesi gerekiyor.
    Ben ülkeme, insanlara, dünyaya ne kadar faydalı oluyorum? Toprağıma yakışıyor muyum? Mümin kimliğimi taşıyor muyum? Ne kadar akla ve kalbe saygılıyım ?sorularını kendimize sormuş ve şuurluca cevaplamış olmalıyız…
    Ahlakımız Halik'ten izler taşıdıkça kimliğimiz güzelleşecek…..
 

Yazarın Diğer Yazıları