Allah(c.c) arıyı örnek gösterdiği bir sûre indirir, insanlığa gönderdiği kitabında.
Arının en büyük özelliği; kendisine hiç menfaati olmadığı halde, insanlara hizmet etmek için yaşamı boyu koşturmasıdır.
O yüzden kendisi ilham, ürettiği şifadır. Hatta sadece balının değil , zehrinin de kanser hücrelerini yok eden bir şifa taşıdığını ispat eden araştırmalar var.
Büyüklük tarifine pek çok şey girebilir ama unutulmayan, vefa ile hatırlanan büyükler hep karşılık umudu olmadan insanlığa hizmet edenlerdir.
İstanbul Eyüp Sultan'da bir kağıt toplayıcısı genç; içi kağıt dolu arabası ile yokuş aşağı inerken, arabanın kontrolünde zorlanıyor. Halini gören bir yunus polisimiz hemen motorundan iniyor ve gence yardım ediyor. Değil görmek, haberi okumak bile yüzünüze bir gülümseme, gönlünüze bir ferahlık koyuyor.
Son zamanlarda çok kişiden duyduğumuz:
" içim daralıyor, hayattan zevk almıyorum” cümlelerinin altında yatan sebeplerin başında işte bu hizmet anlayışından uzaklaşmamız hatta büyük sancılara karşı duyarsızlaşmamız geliyor.
Dünya; insanı misafir ettiğinden beri ne zulümler gördü. İnsan yaratılma sebebini kaybettiğinde hayvandan daha aşağı olup zalimleşen bir varlık.
Günümüzün en büyük ıstırabı ise yapılan zulümleri, hemen yanı başımızda gibi izleyebilmemiz .
Gazze tüm insanlığın ortasında gün be gün yok edilmekte. Bombalarla yapılan soykırıma bir de kimsenin engel olmadığı açlıktan toplu ölümler eklendi.
Bazen elimiz kolumuz bağlı, hiçbir şey yapamıyoruz gibi hissetsek de biliyoruz ki Allah vatan ve iman sevdalısı bu insanları yüceltecek.
Biz hayattan zevk almak istiyorsak; duyarsızlık modundan çıkarak” elimden geldiği kadar uğraşmalıyız” moduna geçmeliyiz.
İnsanlığa hizmet bizi insan eder….
