DOLAR
39,11
EURO
44,25
STERLİN
52,93
GRAM
4.167,23
ÇEYREK
6.859,82
YARIM ALTIN
13.710,65
CUMHURİYET ALTINI
27.293,90

KAB

Kalbin kab'tan kab'a  düşme ,halden hale çevrilme özelliği vardır.
    Kişi kendi bile hayret eder bazen yüreğinin sırlarına. Çünkü sen bile onun sahibi değilsin. Onun sahibi sana emanet ettiğinde yüreğine bir ölçü koyuyor. İyiliğe meyil edecek, sevinecek ,kötülüğe titreyip ,çirkin bulacak ,rahatsız olacak.
    Günümüzde” yargılama yok” adı altında her türlü fenalıkların, çirkinliğin hoş görülmesi(!) gibi bir moda oluştu.
   Yirmili yaşlardaki bir gence mikrofon uzatılıyor, yanında birkaç arkadaşı da var.
-" Üzerindekileri nereden aldın ?.Kaç lira harcadın?.” diye soruluyor. Gencin cevabı:
- Şu montum gasp, şu ayakkabı gasp, gömlek şu marka  gasp ettim, çaldım” sözcüğünü öyle rahat ve gururla söylüyor ki;  zannedersin çok şerefli bir iş yaptı. Yanındakiler gülerek yapılan yanlışı daha da katmerliyorlar . Utanma, sıkılma, kınanma yeni gündemin bilmediği kelimeler.
    İnsan yanında biri varken "abes "dediğimiz gereksiz işleri yapmaktan bile çekinirken, şimdi abesi geçen” saf kötü” her fiili ile övünerek yol alıyor ve tüm dünya duysun diye de çaba sarf ediyor.
   " Neden” ve "niçin” sorgulamasını yapan tek canlıdır insan. Yürek aklı bu sorulara cevap ister. Bu iki  soru gündemimizden düşerse;  yürek şeref -onur kabından da düşer.
    İnsan aslıyla, fıtratıyla mücadele etmemeli. Fıtratımız güzelliğe, iyiliğe ayarlı. Ayarlarımızı bozmayalım ki çirkinliğe titreyen bir kalbimiz olsun…
 


Yazarın Diğer Yazıları