YETER ARTIK! BALDIRAN ZEHRİ

"Kin, kibir, nankörlük” bir arada bulunması baldıran zehri gibi.

Baldıran otu ;maydanoza benzediği için karıştırılıp yenilebiliyor. Yüksek dozda alındığında ise ; sinir sistemini felç ederek yüzde tuhaf bir gülümseme bırakarak öldürüyor.

Bu ara mütedeyyin insanlara bu üçleme ile davrananlarda bu zehrin etkileri var. Her türlü pisliğin, kirin üzerine basılmış ayakkabıları ile temiz tutulan ve secde yeri olarak kullanılan seccadelere basıp ,yüzlerinde bir baldıran gülümsemesiyle fotoğraf veren siyasiler tam da bu kibrin içindeler.

Hem yönetmeye talip oldukları halkın dini nezaketlerini hiçe sayan bir nankörlük serkeşliğinde , hem de” fark etmemişiz” kibirinde.

Her yanlışa kılıf bulmaya çalışan kitlenin kini ise daha da acı:

-" Bir bez parçasının, bir halının ne kutsallığı var?”

Aklımızı alaya alan bir kibir, her kötülüğü bilerek yapıp sonra” ya ben ne yaptım, fark etmedim, nasıl sizi üzerim ?”saflığına bürünme hali…

Kutsal olan elbette halı değil, amel etmediğiniz islam hükümlerini mütedeyyin insanlar sizlerin fetvaları ile de öğrenecek değil ama dinin edepleri iman kalesini koruyan surlarıdır.

Yeryüzünün her karışı daha önce hiçbir peygambere verilmemiş bir hediye olarak bizim peygamberimiz Muhammed Mustafa( sallallahü aleyhi vessellem )efendimize mescid eylenmiştir. Şartı temiz olmasıdır. Bu temizliği sağlama adına Müslümanlar seccadeleri” secde mahalli” diye korur ,özenirler.

İslam hariç her dine ve o dinin nazik hallerine özen gösteren seküler anlayış; nedense konu müslümanın hassasiyeti oldu mu hep bir” ne olacak ya!” tavrında..

İslam'ın hiçbir ameli hükmünü icra etmeyen insanların icra etmeye çalışanlara sürekli fetva vermeleri de ayrı bir kibir.

" Milletin sanatçısıyım” derler; milletin yüzde doksanının inandığı dinin ayakta tutan 5 temel esasından biri olan Ramazan'da ağzında sigara ile lakayt bir çekim yapar, üstüne bir de "hayırlı iftarlar”! dilerler ..

Milletin partisiyiz; kaç benzemez bütün savunduğumuz söylemlerimizi terk edip, iktidar uğruna her şeyi yapmaya karar verdik derler, milletin önünde çay içip, kurabiye yerler…

Millet size sormuyor” oruç tutuyor musunuz?” diye. Bu millet kimsenin ameline karışmaz ama siz bu milletin sinir uçlarıyla oynayıp oynayıp sonra da saflığa bürünmeyi bırakın artık!.

Bu vatanın evladına sergilediğiniz kibir, değerlerine duyduğunuz kin ve sizi besleyen toprağına, kültürüne yaptığınız nankörlük sizin baldıran zehriniz..

Yüzünüzdeki gülümseme o yüzden sahte…


Yazarın Diğer Yazıları