EĞİTİM POLİTİKAMIZ GÖZDEN GEÇMELİ



Birçok Avrupa ülkesinin nüfusundan fazla öğrenci sayımız var. Seksen beş milyonluk ülkenin yirmi milyondan fazlası öğrenci. Bu öğrencilerin kitaplarını devlet veriyor, üniversite öğrencilerinden harç alınmıyor, bir milyon üniversite öğrencisi KYK yurtlarında çok ucuz fiyata kalıyor, üniversite öğrencilerinden ihtiyaç duyan her öğrenci burs veya kredi alıyor. On iki yıllık temel eğitim bu ülkede parasız. Hasılı bu ülke, öğrencisinin eğitimine genel bütçesinin yüzde yirmisini ayırıyor, milletimiz yemiyor, içmiyor, öğrencisine veriyor, eğitimine harcıyor.
Bizim eğitim noktasında kantite (kemiyet) değil, kalite
(keyfiyet) meselemiz var, disiplin meselemiz var, fedakâr öğretmen meselemiz var, öğrencide milli duygu ve şuur meselemiz var, müfredat meselemiz var. Son yıllarda modern okul binalarımız yapıldı, zengin kütüphanelerimiz, modern laboratuarlarımız, ferah spor salonlarımız açıldı. Hasılı altyapımız büyük oranda tamam, öğretmen sayımız bir milyon iki yüz milyonu bulmuş. Öyle öğretmenlerimiz var ki, öğrencisine bir anne- baba kadar yakındır, sıcaktır, müşfiktir. Öğrencinin her sorunuyla ilgilenen, kalemi yoksa kalem veren, ayakkabısı delikse ayakkabı bulan öğretmenlerimiz vardır. Öyle öğretmenler var ki, kendi özel telefonundan öğrencilerini veya velileri arar, öğrencilerinin dersleri hakkında bilgi verir, bilgi alır. Bu öğretmenlerimizi ne kadar tebrik etsek azdır. Duamız, bu tür fedakâr ve duyarlı öğretmenlerimizin sayılarının artmasıdır.
Evet, bölgeye göre farklılık gösterse de ortalama her 15-20
öğrenciye bir öğretmen düşüyor. Bu oran, Avrupa ortalaması demektir. Son yirmi yılda derslik sayımızda büyük artışlar olmuş, okullarımızın çoğu yenilenmiş. Çumra ilçemizde bile iki lisemiz yenilenmiş, iki tane de proje okulumuz açılmış. Okullarımızın yeni kütüphaneleri, laboratuarları, spor salonları var. İlçemizin yarı olimpik yüze havuzu var. Öğrencilerimizin bedensel ve ruhsal gelişmeleri dikkate alınarak spora büyük yatırımlar yapılmıştır.
Evet, okullarımızda genel olarak kılık kıyafet serbesttir ve
birçok okulumuzda mecburi kıyafet (forma uygulaması) yoktur. Hâlbuki öğrenciyi sokakta tanıyabilmeliyiz, öğrencinin kıyafeti daha derli toplu olmalı ve okullara has forma geri gelmelidir. Artık birçok veli
çocuğuna forma alabilecek maddi imkâna sahiptir. Ayrıca
devletimizin de sosyal devlet olarak eğitim noktasında muhtaç ailelere özel destekleri ve yardımları vardır. Öğretmenlerimizin olsun, öğrencilerimizin olsun, kılık kıyafetlerine yeni kurallar gelmelidir.
Okullarımızda her türlü altyapı tamamdır, binalar moderndir,
akıllı sınıflarımız ve akıllı tahtalarımız vardır. Tozlu beyaz ve renkli tebeşirler artık kullanılmıyor. Öğretmen ve
öğrencilerimizin elinde artık renkli renkli tahta kalemleri var.
Birçok ders bilgisayar desteğinde yapılmaktadır. Bugün bilgiye ulaşmak daha kolaydır. Destek olarak EBA eğitimi devam etmektedir.
Sonuç olarak kaliteli bir eğitim ve öğretim için başta
öğretmenlerimize büyük görev düşmektedir. Onlar her gün kendilerini yenilemeli ve öğrencilerine kendilerini vakfetmelidirler. Kırk dakikalık derslerin bir kısmını da öğrencilerimizi hayata
hazırlamak için ayırmalılar, ahlak, edep ve adab-ı muaşeret
dersleri vermeliler. Geçmişten hatıralar anlatarak öğrencilerimize şükretmeyi ve kanaati öğretmeliler. Bugünün çocukları geçmişin yokluğunu ve kıtlığını görmediler, yamalı elbise giymediler, kitapçıları geze geze kitap aramadılar, kullanılmış kitap kullanmadılar, çantaları eskimedi, cepleri harçlıksız kalmadı. Dolayısıyla doyumsuzlar, şükürsüzler, kanaatsizler, sabırsızlar ve isyankârlar. İşte öğretmenlerimiz öğrencilerimizi bu yönden de eğitmeliler.
2023-2024 Eğitim ve öğretim yılımızda öğretmen ve
öğrencilerimize başarılar dilerim.


Yazarın Diğer Yazıları