Görünen şu siyasi tablodaki konuşmalar, yorumlar ve hareketler size ne gösteriyor bilmiyorum ama bütün bunların toplamı sonucunda Kasım veya Aralık da 7 Haziranda olmadı, yeniden bir seçim denecek ve seçime gidilecek diye düşünüyorum, yok, düşünmüyor böyle olacak diyorum şimdi sizde soracaksınız neden bu kadar eminsin diye. Bir defa halkımız şu veya bu düşünceyle adalet ve kalkınma partisine bir mesaj verdi, istedi ki diğer muhalefet partilerinin hazırlıklarını ve performanslarını bir görelim bakalım ne yapacaklar dedi.
Halkımızın düşüncesi böyleyken iktidar ne yaptı tabi şoke oldu, aslında şoke oldu da denemez çünkü iktidar 7 Haziranda alınacak sonucun böyle olacağını çok evvelden biliyordu hatta işin daha ilginç tarafı daha aşağılarda rakamlar bekliyorlardı. Öyleyse yüzde 42 ye yakın bir rakam ve 258 milletvekili çok büyük başarıydı, pekiyi başta sayın cumhurbaşkanı olmak üzere AKP bu sonuca rıza gösterip ne yapalım başa gelen çekilir diyerek oturacaklar mı? Tabi ki hayır ve ilk seçim gecesinde yeniden seçim kararlaştırılmıştı.
Daha sonra neler oldu ve neler olacak, sizlerde gelişmeleri takip ediyorsunuz, şöylece bir aylık düşünme ve taktik geliştirme sallantısından sonra başbakan görevlendirildi, başbakan partilerin genel başkanlarıyla koalisyonu görüşecek, aslında sonuç alamayacağını başbakan ve teşkilatlar özellikle de cumhurbaşkanı çok iyi biliyor. Hepimizde biliyoruz ki kalın, kalın kırmızıçizgileri ve biz muhalefet görevini en iyi şekilde yaparız düşüncelerini geçmek o kadar zor ki, bu iş Çin settini geçmekten daha zor olacaktır.
O halde ne olacak, koalisyon kurulmayacak mı? Evet kurulamayacak ve seçime gidilecek zaten Cumhurbaşkanımız deneriz olmazsa seçime gideriz demedi mi? dedi ama diyelim ki muhalefet inatları kırıldı, kırmızı çizgilerin bazıları beyaza dönüştü, muhalefetten bir parti ile veya dışarı destekli bir koalisyon kuruldu ne olacak, kaç sene gidecek, bana göre bu şartlarda koalisyonun ömrü sadece iteleme, kakalamayla en fazla altı aydır ki bu, millete çile çektirmekten başka bir şey değildir o halde çözüm yine olmadı yeniden seçim.
Başa dönelim ve halkımızın seçim sonrası partilere nasıl baktığına, haklarında ne düşündüğüne gelelim, tabi iktidara verilen mesaj sonrası halkın düşüncesi bir başkaydı ancak beklediğini de bulamadı, aradan bir ay geçmesine rağmen muhalefetin yaklaşımı iktidara, iktidarın yaklaşımı muhalefete ümit vermedi. Ümitten ziyade aksine tarafların kırmızıçizgileri o kadar karşılıklı benimsenmeyecek durumdaydı ki bu işin olamayacağını siyasetle hiç alakası olmayan halkımız dahi anladı.
Muhalefetin seçim öncesi meydanlardaki halka verdiği mesajlar gerçekten ilgi çekici ve cazipti ancak seçim sonrası muhalefetin takındığı tavır ve uyumsuzluk içinde bu cazibe kayboldu gitti. Halkımız her üç muhalefetten beklediği enerjiyi göremedi ve bir umutsuzluk doğdu ve kimsede kusura bakmasın ama bu umutsuzluk gittikçe iktidarın düşünce ve fikirlerine katkılar sağladığı gibi yeniden seçimin altını çizmeye başladı.
Pekiyi gelelim yine aşağıda bıraktığımız yere, bu yazıyı siz ne zaman okursunuz bilmiyorum ama ben bu gün görebildiklerime ve düşüncelerime göre yazıyorum, Başbakan pazartesi hafta başı itibariyle turlara başlayacak önce CHP, sonra MHP, daha sonrada HDP. Ziyaret edilecek öndeki iki partideki ve AKP tarafından kabulü mümkün olmayan şartlar yerinde duruyor, bazı kırmızı çizgiler beyaza dönüşmemişse yapacak bir şey yok, ibre yine seçimi gösteriyor olacak bu arada benim imkansız gördüğüm ama halk arasında konuşulan AKP—HDP koalisyonunun olabilirliği var mı kestiremiyorum.
Ola ki böyle bir koalisyon oldu bununda sağlam zeminler üstüne oturacağına, uzun süreli olma ihtimalini göremiyorum, Başbakan görüşmeleri tamamladı, olumsuzluklar diz boyuysa ne olur Cumhurbaşkanına aktarılır. Cumhurbaşkanı teamüller gereği görevi bir başka mesela CHP’nin liderine verir mi, verebilme ihtimali olsa da, netice alınamıyor, olmuyor, olmayacak düşüncesi ile yetkisi içinde erken veya yeniden seçimi işaret eder mi? Eder diyorum.
Özet olarak şunu söylemek gerekiyor, 13 senedir iktidarda olan bir parti ve onun içinden çıkan Cumhurbaşkanı muhalefetin, ağır talepleri karşısında büyük emekleri ile (var ettiğini) bir anda yıkmayı asla göze almaz, bu dönüşe rıza göstermez, bu nedenle de yeniden seçim dahil olmak üzere göze göz, dişe diş bir mücadele içine girecektir, özellikle -saray-mahkeme kararlarına ve muhalefetin şartlarına rağmen cumhurbaşkanının mücadele olmazsa olmazdır.
Ülkemiz bir seçime doğru adım, adım gidiyor, Cumhurbaşkanı şu veya bu düşünceler ile ülkeyi yeniden bir seçime götürecektir, Cumhurbaşkanıdır, tarafsızdır düşüncesini bir tarafa koyarsak bence bu mücadele var olma, yok olma mücadelesi kadar önemlidir. Kafalarda istifam yaratan bir konuda yeni bir seçime mecliste yeni milletvekillerinden karar çıkar mı? Cumhurbaşkanı meclis feshine gitmese dahi ikna kabiliyeti ile sorunu çözer ve görünüyor ki bu düğümü de MİLLİ İRADE çözecek, inşallah her şey güzel ve hayırlı olur hoşça kalın.
