DOLAR
42,93
EURO
50,35
STERLİN
57,95
GRAM
6.228,79
ÇEYREK
10.234,60
YARIM ALTIN
20.369,90
CUMHURİYET ALTINI
40.611,22
Ali Ayvat
Ali Ayvat
ali.ayvat@yenikonya.com.tr
29 Aralık 2025 Pazartesi günü yayınlandı

Yüksek faiz maliyetleri ekonomik bir kâbus haline geldi

2025 yılı merkezi yönetim bütçesiyle 2026 yılı merkezi yönetim bütçesi karşılaştırıldığında bütçe harcamalarındaki artış oranının orta vadeli programda belirtilen enflasyon hedeflerinin üzerinde olması büyümeyi destekler niteliktedir.

Harcamalarla enflasyon arsında 8 puanın üstünde bir fark olması da 2026 yılında ekonominin ısınacağı anlamına gelmektedir. Bu durum yürütülmekte olan dezenflasyon programı açısından ciddi bir risk teşkil etmektedir. Bu arada bütçedeki en yüksek payın da cari transfer giderlerine ayrılması sosyal devlet prensibinin güçlü bir şekilde varlığını hissettirmesinden kaynaklanmaktadır.

Bütçedeki önemli kalemlerin ayrıntılarına bakınca transfer giderleri ve personel giderlerinden sonra üçüncü sırada faiz giderlerinin bulunması faize ayrılan payın ne kadar büyük bir kambur olduğu açıkça görülmektedir.

Maalesef gelecek yıl faiz harcamalarına ayrılan payın yaklaşık olarak 2,7 trilyon liraya çıkacağı düşünüldüğünde yüksek faizin finansal kâbus olarak varlığını devam ettirdiği görülmektedir. Tabi ki tüm bu değerlendirmeleri yaparken deprem maliyetlerinin bütçe tertipleri üzerinden silindir gibi geçtiği unutulmamalıdır. Sanıldığının aksine bu yükten kurtulmak da kolay bir durum değildir sabır ve kararlılık gerektirir.

Özellikle pandemi süreci ve depremle birlikte yüksek faiz maliyetleri hem reel sektörün hem de bütçe gerçekleşmelerinin üzerine sis bulutu gibi çökmüş durumdadır. Bu kalemler içinde sevindirici olan en önemli başlık ise faiz dışı fazla hedefinin yeniden 2026 yılı bütçe hedeflerinin arasına girmiş olmasıdır. Çünkü enflasyon belasıyla yaşamak zorunda kalışımızın en önemli sebebi bütçeler üzerindeki yüksek faiz maliyetleridir.

Toparlayacak olursak sağlıklı ve sürdürülebilir bir büyümenin olmazsa olmazı; gerek kamu sektörü gerekse reel sektör üzerindeki yüksek faiz maliyetinin ekonomik bir kâbus olmaktan çıkarılmasına bağlıdır.

Yazarın Diğer Yazıları