KAYGAN ZEMİN
DİRENİŞ POSTUNA BÜRÜNEN İHANET
“Anadolu Mayası” Sütü Yoğurda Dönüştürmüştür.
VİCDAN YELKEN AÇTI
Amerika’nın FETÖ’sü: İsrail
Aile Yılı ayrılık yılı olmasın
İSLAM KÜLTÜR VE EDEBİYATINDA SEYAHATLER ÜZERİNE KISA BİR SEYAHAT 3
Yüksek enflasyon gelir dağılımını allak bullak etti
MADLEEN GEMİSİ
MADLEEN; KENDİSİ KÜÇÜK OLSA DA ETKİSİ ÇOK BÜYÜK BİR GEMİ
YAŞLANIYOR MUYUZ? YOKSA ZAMAN MI BİTİYOR?
TERÖRSÜZ TÜRKİYE
Nisan Ayı Satış Rakamları Açıklandı!
Oyun Kaliteli Galibiyet Güzel
REZİLLİK DİZ BOYU
Türk Dil Kurumu (TDK) ve Ankara Üniversitesi'nin düzenlediği "Yılın Kelimesi" oylamasında, 2024'ü anlatan kelime olarak "kalabalık yalnızlık" seçildi. Oylamada yer alan diğer kelimeler "merhamet, yabancılaşma, algoritma, yozlaşma, yapay zeka ve dijital yorgunluk" gibi kavramlardı. Hepsi günümüzün toplumsal ve bireysel sorunlarına ışık tutsa da, en çok oyu alan "kalabalık yalnızlık" aslında hepimizin hayatına sirayet eden bir duygunun adı oldu.
Düşününce ne kadar tanıdık bir his değil mi? Etrafımız insanlarla dolup taşıyor, sosyal medyada herkes mutlu, herkes bir şeyler paylaşıyor. Ama içten içe ne kadar yalnız olduğumuzu hepimiz fark ediyoruz. Artık yan yana olmak yetmiyor. Ruhlarımız birbirine dokunamıyor. Kalabalık bir odada oturuyoruz ama herkesin gözü telefonunda. Konuşuyoruz ama kimse gerçekten dinlemiyor. Paylaşıyoruz ama yüzeysel, hızlı ve "mış gibi." "kalabalık yalnızlık" dedikleri şey tam da böyle bir durum.
Sosyal medya bizi hep "bağlı" tutuyor ama o bağın içi boş. Anlık beğenilerle, yorumlarla avunuyoruz ama derin bir bağ kuramıyoruz. Herkes bir mesaj uzağımızda ama o mesajın arkasında bir insan olduğunu unutmuş gibiyiz. Bu kavram, aslında hepimize bir uyarı gibi. Kalabalığın içinde kaybolmadan, az ama gerçek bağlarla ilerlememiz gerektiğini hatırlatıyor. Belki biraz daha yüz yüze sohbet, biraz daha samimiyet, biraz daha özen... Çünkü insan, insana iyi gelir.
2025'e girerken, hayatımızdaki bu kalabalık yalnızlığı nasıl azaltabiliriz? Daha anlamlı sohbetler, daha gerçek ilişkiler kurarak bu döngüyü kırabiliriz. Çünkü biliyoruz ki, insan yalnızca bağlantıya değil, derinliğe de ihtiyaç duyar. İnsan ruhunun asıl ihtiyaç duyduğu şey, paylaşmanın sıcaklığı ve anlamlı bağların derinliği. Kalabalıkların içinde yalnızlık çekmek yerine, az ama gerçek bağlarla dolu bir yaşam inşa etmek elimizde
2024'ü bu kelimeyle kapatırken, 2025'in daha samimi ve derin bağlarla dolu bir yıl olması dileğiyle...
VİCDAN YELKEN AÇTI
Paylaş ki Bayram Olsun
Şeyh Hacı Abdullah Efendi Türbesi
Evren Unutmaz: Ne Ekiyorsak, Onu Biçiyoruz
İki Başkent, Tek Yürek Konya’dan İstanbul’a Bir Yol Hikayesi - Ecdadın İzinde
Güneş Ayakta Duranların Üzerine Doğar
Seydişehir’de Gönül Ereni Anıldı
Hüyük’te Turizm Bayramı
Ölümüzü Seviyorlar Bizim!
Tarımın Kalbi Konya’da Attı