DÜŞÜNCE ÜZERİNE
MAHKEME-İ KÜBRADA BERÂT ETMEK İÇİN ÇALIŞMALIYIZ
GÜCÜN AYARTICI CAZİBESİ
Doların gücü Gazze’yi satın almaya yetmez
Ortadoğu’da Yeni Oyun: Silahla Olmadı, Parayla Dene
ALARM!!!!
Mikrofonla Ezan Okunurken Sağa/Sola Dönülür mü?
Alenen Rezalet!
ÇUMRA KARKIN’DA TANDIR EKMEĞİNİN SICAK YOLCULUĞU
Osmanlı’nın Diriliş Şehri:Bilecik
TARİHİ BULUŞMADAN NOTLAR
KIZILDERELİ KATLİAMI
Acı nedir bilir misiniz?
Honda Civic Yenilendi
ARAP EDEBİYATÇILARININ TÜRKİYE VE TÜRKLERE BAKIŞI 2
Eğitim de denetim de şart
Futbol hatalar oyunu derken bunu kastetmemiştik
TRAFİK SİGORTASINA YETKİ BELGESİ ESNAF ÇÖZÜMÜ
DOĞAL ŞİFA KAYNAĞI: YEŞİL ÇAY
SULTAN VAHDETTİN’İN MEZARI TÜRKİYE’YE GETİRİLSİN
Günümüz sinemasına şöyle bir bakın, sanki nereye baksak müstehcenlik, küfür, saygısızlık... Bu kadar mı? Ya da planlanmış bir algı operasyonu mu var, siz karar verin. Eskiden sinema izlerken güler, düşünür, duygulanırdık. Şimdi ise hunharca gülmek için abartı ve hakaret dolu sahneler izliyoruz. İzleyici bunu mu istiyor, yoksa sunulan seçenekler mi bizi bu noktaya getiriyor?
Müzik ve sinema sektöründe bilinçli bir algı operasyonunun yapıldığını düşünmeden edemiyorum. Bir an durun, çizgi filmlere bile göz atın. Çocuklara aşılanan ahlaksız davranışlar, mahremiyetsizlik, cinsiyet rolleri üzerinden kurulan tehlikeli algılar... Nereye gidiyoruz, diye soruyoruz ya, işte tam da buraya bakmak lazım. Sanat, kültürü aktarmalı, kadim mirasımızı yaşatmalı. Ama o sanat, nerede?
Geçenlerde televizyonda Selvi Boylum Al Yazmalım'a rastladım. Ne kanalı değiştirebildim ne de televizyonun başından kalkabildim. Her izleyişimde aynı etkiyi bırakıyor bende. Öyle güzel işlenmiş ki senaryo, özlem doluyorum. Sevgi, emektir. Çabalamak, menfaatsiz yüreğini koymak ne güzel anlatılmış. Emeği olmayan aşkın, sevginin ne anlamı var? Sevginizi harcayanlara, sadece işi düştüğünde sizi "sevenlere" karşı dikkatli olun. Menfaat dünyasında sevgi, emek olmadan yalan olur.
Yeşilçam'ın bize sunduğu o filmleri, o mesajları özlemişim. İnsan ruhuna dokunan, erdemle bezenmiş filmlere hasret kalmışım. Ne oldu sinemamıza, kültürümüze? Sinema sadece eğlendirmek ya da gişe rekoru kırmak için mi yapılır? Sanat, iyileştirmeli, düşündürmeli, bir iz bırakmalı.
Artık hep birlikte oturup düşünmemiz gerekiyor: Sanatımız nereye gidiyor? Ve asıl önemlisi, biz değerlerimize nasıl döneriz? Çünkü bir yerlerde bir şeyler eksik ve bu eksiklik içimizi boşaltıyor, ruhumuzu yoksullaştırıyor.
Osmanlı’nın Diriliş Şehri:Bilecik
FACİALAR KADER DEĞİL
ÂRİF OL, ZARİF KAL
Kazandım Sananlar
HATIRAN YETER
2024’ün Kelimesi: Kalabalık Yalnızlık
Yeni Bir Yıla
Nasrettin Hoca’nın İzinde:AKŞEHİR
Gerçek Olan Kazanır
Sınırları Zorlarken 2025 Mesajı