Beynimiz ne zaman yanıyor?

fMRI taramaları YALAN söylemek için beynin bazı bölgelerinin DOĞRUYU söylemek için olduğundan daha AKTİF olduğunu göstermiştir. (Gerrig&Zimbardo, Psikoloji ve Yaşam, 2012, 247)

O aktif SİNYALLER ile; Donanım BEYİN, yazılım AKLA bu yalandan dünya/ahirette hesaba çekileceğini ihtar ediyor!

Allah insanın kendi içine ihtiyacı olan her şeyi donanım ve yazılım olarak doğuştan koymuş, sadece yazılım da insanın neyi tercih edeceği bilgisi, kısaca kullanım kataloğu elçileri vasıtasıyla ellerindeki kitaplar ve mesajlarıyla açıklanmıştır.

Beyin ve kalp donanım olarak doğuştan (genom) verilirken; yazılım olan takva ve fücur programları da yüklenmiş; Kur'an-ı Kerim ve Peygamberimiz H.z Muhammed (s.a.v.) takvayı tercih etmemiz, fücurdan uzak durmamızı tavsiye etmiş (Şems, 91/8-9) ve uygulamalarla da göstermiş, seçme/tercih bizim bir ömür gayret ve çabamıza (fenom) bırakılmıştır.

Yunus Emre ne demişti: "İlim ilim bilmektir. İlim kendin bilmektir. Sen kendini bilmezsen bu nice okumaktır.”

Yalan söylediğimizde yazımızın girişinde bahsettiğimiz FMRI görüntülerinde tespit edildiği üzere beynimiz YANARAK tepki veriyor.

Sadece beyin mi?

Göz bebekleri, nabız, tükrük bezleri, mide, deri, kıl dipleri v.b.

Vücut adeta feryat ediyor!

Yazılım feryat-figan donanımı ayağa kaldırıyor ve diyor ki:

"Yanlış yapıyorsun ey zavallı yanacaksın!”

"Bunların dünyada ve ahirette hesabı kitabı var ve herkesten önce ben konuşacağım yalanlarını, yapma, etme, gitme, yeme, söyleme!!!”

İnsan bir kendine bir de ölüme baksa başka nasihate ihtiyaç duymaz aslında.

Takva ve fücur adına işlenen her amel beyinde yeşil ve kırmızı dalgalar halinde işleniyor; bilinç altını oluşturuyor ve asla unutulamıyor…

Bu iyilik ve kötülük adına değerli yeşil-kırmızı eylemler sonraki hayatımızın bütün aşamalarını da şekillendiriyor.

Bu işlemlerin tutulduğu depoya "flaş bellek” diyoruz.

Flaş (kalıcı) bellek: İnsanların duygusal açıdan oldukça önemli olan kişisel ve halk olaylarına inandırıcı ve detaylandırılmış hafıza ile cevap vermeleri.

Takvadan uzaklaşıp, fücur programına kapılanların tek doğru seçeneği; hızla tövbe edip, bolca iyilikle, hasenatla kızaran, yanan, yangın yerine dönen beyni, kalbi ve amel defterini soğutmak ve gözyaşıyla sulayarak yeşile bir bahçeye çevirmek.

Her geceye Kadir, her kişiye Hızır değeri verir, her olayın tekrar değil, hayatımızı şekillendiren özgün/özel adımlar olduğunu düşünürseniz flaş bellek sizin dünyada numunelerine, ahirette de cennetin kendisine ulaştıran kılavuzunuz olacaktır.


Yazarın Diğer Yazıları