BAYRAMI HAK EDİYOR MUYUZ?

Değerli Yeni Konya okurları, sürekli takip ediyorsanız daha çok güncele yakın bilimsel konuları sadeleştirerek sizlere arz etmeye çalışıyorum. Bugünkü yazımı bu hafta idrak edeceğimiz Ramazan Bayramı'na ayırmak istedim.

Yüce yaratıcının emir buyurduğu oruç ibadetinin bitiminde bir mükafat olarak sunduğu Bayramlar, mutluluğun, sevincin, birlikteliğin vesilesidirler. Ancak ne yazık ki İslam dünyasını hüzne boğan Gazze'de ve diğer pek çok İslam diyarında vuku bulan zulümler bu mutluluğu buruklaştırıyor. Mensubu olmakla iftihar ettiğimiz değerler sistemimizde inanan bir insanın dünyanın başka bir yerinde yaşayan bir din kardeşinin başına geleni kendi başına gelmiş gibi hissetmesi gerekmektedir. Nitekim Peygamberimiz bu konuda "Sizden biri, kendisi için istediğini kardeşi için istemedikçe gerçek mümin olamaz” sözüyle diğergamlığı zorunlu tutmaktadır. Yine başka bir sözünde; "Müslümanlar bir beden gibidir. Nasıl ki vücudun bir yerinde ufak bir ağrı olsa diğer organlar da bu acıyı hisseder aynı şekilde inanan kişi de isterse dünyanın öbür ucunda olsun bir başka mümin kardeşinin acısını hissedip onun derdiyle dertlenir.” demektedir.

Aramızda olsaydı o yüce insan, dökülürken bunca kan, seyreder miydi o an, demez miydi neredesin ey inanan, uyan ey Müslüman uyan, uyumakta olduğun derin uykudan.

Ancak kanaatimce bu sözler ne yazık ki havada kalmış. "Sözde” İslam dünyası gerçek İslam'dan uzak, hesap gününü unutup dünyalık hedefler edinmiş, basit kısır çekişmeler içinde birbirleriyle uğraşmakta adeta İslam düşmanlarının elinde birer oyuncak olmuşlar. İslam'ın ilk kıblesi işgal altında ve buralarda yaşayan Müslümanlar öldürülüyor veya sürgün ediliyorlar. İslam dünyası ise buna tepkisiz, hiçbir şey yapmamakta veya yapamamakta, sadece seyretmektedir.  Böyle bir tabloda nasıl gülünür nasıl sevinilir, nasıl bayram yapılır. Anlamak mümkün değil. Kanaatimce İslam dünyası BAYRAMI HAK ETMİYOR.

Yedi güzel adamdan biri olan kendisiyle yazışma bahtiyarlığına eriştiğim Zarif insan merhum Cahit Zarifoğlu bakın buruk geçen bir bayramı ne güzel dile getiriyor:

Büyüklerin ellerinden

Küçüklerin gözlerinden

Suriye'nin toprağından

Bosna'nın bayrağından

Ebu Zer'in yalnızlığından

Bilal-i Habeşi'nin ilk ezanından

Tarık bin Ziyad'ın kılıcından

Filistinli Cafer'in haykırışından

GAZZE'nin gözyaşından öpüyoruz.

İyi bayramlar meleklerin şehri GAZZE

İyi bayramlar utancımız, açlığımız Afrika

İyi bayramlar acının, ölümün başkenti Hama

İyi bayramlar Recep onbaşı, Salih uzman, er Mehmet.

İyi bayramlar kırılganlıklar, üzüntüler

İyi bayramlar ey Hüzün…

Rabbim hakkettiğimiz gerçek bayramları nasip eylesin. Amin…


Yazarın Diğer Yazıları