DOHA SALDIRISI İSLAM ÂLEMİ’NİN 11 EYLÜL’ÜDÜR.
Zehirli gelecek gelmesin
AİLE; GÖZ AYDINLIĞI VE CENNET VESİLESİDİR
Allah’ın laneti yakın
Piyasalarda öngörülebilir fiyat kavramını allak bullak ettiler
iPhone 17 almayın, TOGG alın
Basit hatalar ağır fatura
VİCDAN
Yeterli ve Dengeli Bir Eğitimle İki Kanatlı Çocuklar!
Kendine Yenilen Konyaspor
DÜNDEN BUGÜNE
Güçlü Aile, Güçlü Toplum. Aileyi yaşat ki toplum yaşasın.
Mutluyduk…
Milli Takım Konya’yı, Konya Milli Takımı sever
HAYATIN ANLAMINI KAVRAYAN İKİ ŞAHSİYET KUSS B. SAİDA VE EBU’L-BEKA ER-RUNDÎ
TRAFİK SORUNUN ÇÖZÜMÜ İŞTE BURADA!
“Hayatın Masası”
Efsanelerin Yemişi
Linç Edilen Hekim ve Sessiz Çoğunluğun Feryadı
Rakamlarla Otomobil Piyasası
BASIN DİLİ
" Bir hilal uğruna Yarab! Ne güneşler batıyor”
Müslüman olmanın güzelliğinin ölülerinize yansıması, yaralarınızı sarıp, sarmalamasıdır şehitlik… Kâinatın ete, kemiğe bürünmüş küçük bir özü olan insanın; büyüyebileceği en üst makamdan arşa kanat açışıdır.
"Hiç kimse ölümün acısını yaşadıktan sonra tekrar ölmeyi arzu etmez” buyurur kainatın efendisi. Sadece şehitler hariç; onlar, verilen makamın güzelliğinden binlerce canı olup tekrar tekrar vermeyi arzu ederler.
Bin yıllık tarihimizde yağmurlarla yarışır, şehit kanlarımız bu topraklarda… Hilalin, vatanın, bayrağın, namusun değeri kalbimizde imanla eşittir. O yüzden askerlerimiz düğüne gider gibi gönderilir kışlaya. Bilir ki; bu değerler uğurun da can verirse, toprak kokulanır, bir cennet bahçesi olup süslenir ona…
Diyoruz ya; Şehit oldu! Tamam mı? Değil! Hiç bitmeyen bir köz koydular annenin, babanın ciğerine.. Eve geç gelse; yatıp uyuyamayan, başına bir fenalık mı geldi diye tasalanan o insanlar; artık toprağa emanet ettikleri bir güneş için son nefese kadar yanacak.
Ah! bir de evliyse, nişanlıysa o şehit… Yarım kalan hayaller, artık acı bir lokma… Boğazın tam ortasında bir düğüm; ne kadar yutkunsa geçmeyen. Canının yarısı gitmiştir ,tutan eli, yürüyen ayağı felç, konuşan dili lâl olmuştur.
Ama en çok çocuklar ;”baba” der toprağa sarılır, gökyüzüne uzatır ellerini; gözlerine görünen babayı indirip sarılmak istercesine… Artık hep özlemek düşer sol yanlarına. En tatlı anlarında; mezuniyetlerinde, iş başarısında, yuva kurduğunda sızlar sol yanı.
Binbir zorlukla okutulup öğretmen olan ve vatanına hizmet için sevinçle görev yerine gelen Aybike gibi kaç canımız vardı bizim.” Seni öldüren de yoktur din iman "dedirten…
Kaç polisimiz, askerimiz, subayımız, savcımız, korucumuz, öğretmenimiz hain pusularda toprağa düştü. Ama anne- baba ve yâr dilinde tek bir cümle:
"Bir ölür bin doğarlar, vatan sağ olsun”
Biliriz ki ; her zerremiz onları özlese de ;cennet onlara aşık, süslenir, onları bekler. Onların emanetleri artık devletin ve hepimizin ailesidir. Devlet çocuklarını okutur, iş bulmada yardımcı olur, dul ve yetim aylıkları ile şehit yardımı ile destekler.Evladını, eşini, anne -babasını vatanına feda edenlere devlet; evlat, eş, anne- baba olmak için uğraşır. Şehit tahtından seyrederken; emanetlerime sahip çıkıldı desin ister.
Bir şeyin değeri; feda edilen ile ölçülür. Vatan; sen öyle bir güzelsin ki ,binlerce can feda ettik …Ve feda olan canlar öyle güzelsiniz ki; değeriniz vatan kadar…
ŞEHİTLERİMİZE VE AİLELERİNE BİNLERCE DUA İLE….
VİCDAN
VİCDAN FİLOSU
GÖĞE BAKALIM
ERİNMEDEN
YÜREK YANGINI
İNSAN EDER
ÜMİDİMİZ VAR
DOĞRU
UNUT
NEHİR