Eski Ve Yeni Hocalar- 2-

ÇUMRA'DA İZ VE ESER BIRAKAN HOCALARIMIZ

Çumra'mızdan gelmiş geçmiş, bugün rahmetli olmuş saygın Hocalarımızdan birkaçının isimlerini zikrederek ruhlarını şad etmek istiyorum:

Çumra, kısa tarihinde çok büyük hocalar gördü. Ben şahsen 1950'li- 60'lı yıllarda görev yapan Dorlalı Müftü Vehbi Yıldırım Efendiyi, Elmasunlu VaizTahir Efendiyi göremedim, onları görenlerden öğrendim, dinledim. Mısırda okumuş bu büyük hocaları, bu hocalardan duyduklarını hâlâ yaşlılarımız anlatmaya devam edereler. Allah rahmetiyle muamele etsin ve bizleri de şefaatlerine nail etsin.

Yine Saracıklı Davut Hoca, Hisarlıkı Mehmet Efendi (milletvekilimiz Ziya Altunyaldız'ın dedesi), Tahtalılı Memiş Efendi, Tahtalılı Alirıza Dur Hoca, Apalı Ali Küçük Hoca, Gözlüklü lakabıyla bilinen Ali Rıza Güler hocaların hayatlarına yetiştim ama sohbetlerine katılamadım, sohbet halkalarına oturamadım. Hepsi ayrı değerdi, nur içinde yasınlar, mekanları cennet olsun.

Merkez Çarşı Camimizin eski imamlarından Merhum Hasan Hüseyin Erol Hocayı bilirim. Seksenli yıllarda gördüm, dinledim, sevdim. İlmi yüksekti, Arapçası fevkaladeydi. Emekli döneminde bir trafik kazası geçirdi, ağır imtihanı oldu. Allah'ın rahmeti üzerine olsun.

Gerezli Merhum Veyis Çaldağ Hocamı da tanıdım, sevdim, medrese kültürüyle yetişmişti, Çumra camilerinde çeyrek asırdan fazla görev yaptı, Arapçası vardı, hoş sohbetti. Diğer Gerezli hocalarımızdan Vaiz Mehmet Ali Hoca ve Müezzin Ahmet Hocaları da anmadan geçmek olmaz, Çumra'nın güzel hocalarıydı, güzel hatıralar bıraktılar. Nur içinde yatsınlar.

Merkez Koyuncu Camii imamlarından Merhum İsmail Ormancı Hocayı hatırlıyorum. Hatimle namaz kıldıracak kadar çelik hafızdı, uzun dualar yapardı, uzun yıllar hatimle namaz kıldıranlara fatihlik yaptı. Çocuklarıyla imtihan oldu, acılar çekti. Rabbim ahiretini güzel eylesin.

Üskisseli Hasan Ali Yücel Hocayı tanıdım. İki metreye varan uzun boyuyla cesur yürekliydi, nüktedandı, lafını çekmez, doğrudan şaşmazdı. Bardakçı mahallemizin kahvehanesine varır, çayına iskambil kâğıdı oynayanların yanlarına oturur, çaylarını içer, namaz vaki gelince, "oyunu bırakalım haydi hep birlikte camiye gidelim” derdi. Kimse onu kırmaz, oyunu bırakırlar camiye giderlerdi. Bu şekilde Hasan Ali Hocanın çok insanı namaza başlattığını bilirim. Balcılık yapardı, arı sokmasıyla inşaallah şehadeten öldü, Allah rahmet etsin.

Çetmili Ahmet Korkmaz Hocayı da tanıdım, çok sohbetlerini dinledim. Kibar konuşurdu, hoşsohbetti. Kendisi Şam'da okuduğu için pratik Arapçası vardı. Kümbetli ve Bardakçı camilerinde görev yapıp emekli olduktan sonra imam -hatip okulu derneğinde epeyce hizmet etti. Neslinden de hafızlar yetişti. Rabbim taksiratını affetsin, makamını ali etsin.

HAFIZLARIN HOCASI

Kayacılarlı Merhum Müezzin Mustafa Yıldırım Hocamızı tanıdım, Merkez Kur'an kursunda hocalık yaptığım yıllarda Merkez Ulu Camimizin kadrolu ilk müezzini olarak hafız öğrencilerimizi okuturdu, çelik hafızdı, Hakkı Efendinin öğrencisiydi. Uzun yıllar birlikte görev yaptık, üzerimde emeği olan hocalarımızdandır. Merkez Ulu camimizin yapılışından itibaren otuz yıldan fazla müezzinliğini yaptı. Müezzin Mustafa bilindi, davudi sesiyle temayüz etti, yüze yakın hafız yetiştirdi. Çumra'da iz ve eser bırakan hocaların başında gelirdi. Şahsen benim nikah hocamdı, kendisinin yanına genç bir hoca olarak geldim, çok şey öğrendim. Beni bir baba gibi bağrına bastı. Bugün onlar gibi babacan, fedakâr, vefakâr hocaları arıyoruz ve özlüyoruz. Ama nafile. Nur içinde yatsın, okuttuğu Kur'an şefaatçisi olsun.

Kayacılarlı Mustafa Güçlü Hoca da Çumra'nın sevilen hocalarındandı. Hafızdı, nüktedandı, sohbetleri ağzı açık dinlenirdi. Şiirler, dörtlükler, kafiyeli cümleler hikmetli sözler, hikayeler dökülür gelirdi. Benim de şiirlerimi takdir eder, yazdığım şiirleri paylaşırdı. Kendini çok sevdim, Rabbim de rahmetiyle sevsin.

Çumra'da iz ve eser bırakan merhum hocalarımızdan birisi de, Ulu Camiinin yirmi yıl imamlığını yapan Çukurçimenli Mehmet Ekiz Hoca. Hem imamlık yaptı, hem Merkez Kur'an Kursunda öğrenci okuttu. Hatta zaman zaman aşçılığımızı yaptı, elinden yemek yedim, eski hocalardan sözler ve hatıralar dinledim. O da bana rol- model olanlardan. Hakeza yeğeni bülbül sesli İsmail Ekiz Hoca da merkez Ak Camide imamlık yaparak ekmekli oldu. Kendisine selam eder, sağlıklı ömürler temenni ederim. Mehmet Ekiz Hocam 2017 yılında vefat etti, mekanı cennet olsun.

Karasınırlı İsmail Kapıcı Hocayı da tanıdım, sohbetlerini dinledim. Uzun yıllar Merkez Dağlılar Camiinin imamlığını yaptı, Şam'da okuduğundan ilmi ve Arapçası vardı. Görevini hakkıyla yapan, izin kullanmayan hocalarımızdandı.

Maylı Hafız Hasan Ali Hoca da Çumralının unutmadığı hocalardan. Güzel Kur'an okuyuşuyla meşhurdu. Bozkırlı Kadir Hocam Süleyman Efendinin talebelerindendi. Çumralının sevdiği, hizmeti dokunan tüm güzel insanların Ruhları şad olsun. Güzel yaşadılar, güzel öldüler, güzel atlara bindiler gittiler.

Evet, o eski hocalar zorunlu olmadıkça izin kullanmazlar, kolay kolay bir vakit namazı evde kılmazlardı, kar –kış demez camiye giderlerdi. Merhum Ekiz Hocam, "emekli oluncaya kadar evimde pijamayla namaz kılmadım, pijamayla namaz kılmayı özledim” derdi. Allah cümlesini rahmetiyle kuşatsın.

Yukarıda saydığımız hocalar hep 1940'lı yıllarda baskı dönemlerinde yetişmişler, okumuşlar, mesleklerini kazanmışlar, o yüzden mesleklerinin kıymetini bilen insanlardı. Osmanlı terbiyesi almışlardı. Bizler rahat dönemlerde okuduk, rahat dönemlerin hocalarıyız. Baskılar görmedik, zorluklar yaşamadık, mum ışığında okumadık. Belki o yüzden kıymetimiz yok, kıymet bilmiyoruz. Allah kadir- kıymet bilenlerden eylesin. Bu satırları da o vefa duygusuyla yazdım.

 


Yazarın Diğer Yazıları