Çanakkale’deki Düşmanlarımızı Dost Edindik

Çanakkale Zaferimizin 102. yıldönümünü kutluyoruz.

250.000 vatan evladı din için, vatan için hayatlarının baharında toprağa girdi. Ruhları şad olsun.

İyi de biz ne yaptık?

250.000 vatan evladını şehit eden, Anadolu’yu işgal eden, kadın, yaşlı, çocuk demeden halkımıza zulmeden Batılı sırtlanları kendimize rehber edindik.

Şehitlerimiz, düşmanlarımızı örnek aldığımızı görselerdi bize haklarını helal ederler miydi?

Çanakkale ve Kurtuluş Savaşındaki düşmanlarımızı dost edinmek nasıl bir akıl tutulmasıdır?

Hukukunu aldık. Harflerini kabul ettik. Kılık kıyafetini benimsedik.

Biz de sizin gibi olduk. Ne olur bizi Avrupa Birliği’ne alın diye elli yıldır yalvardık.

Peki Avrupalıları memnun edebildik mi?

Edemedik. Edemeyiz.

Bakın Gladstone ne diyor? “Türkler insanlığın insan olmayan numuneleridir. Medeniyetimizin bekası için onları Asya steplerine geri sürmeli veya Anadolu’da yok etmeliyiz”

Batı’nın bize bakış açısı bu.

Demokrasi, eşitlik, insan hakları, adalet, kardeşlik gibi hiç dilinden düşürmediği kavramlar Onların sömürme ve çıkar elde amaçlarının yaldızlı kılıflarıdır.

Bu masallara inananlar artık gözünü açmalıdır.

Ebu Gureyb hapishanesi vahşetinin failleri nasıl medeni olabilir?

Irak’ta iki milyon, Suriye’de bir milyon masum müslümanı katledenler örnek alınabilir mi?

Daha birkaç gün önce Halep’in Etarib ilçesine bağlı Cina köyü camisini bombalayan, namaz kılan 60 müslümanı öldüren, 100’den fazla kişiyi yaralayan ABD nasıl stratejik ortağımız olabilir?

“Mü’minler mü’minleri bırakıp da kâfirleri velî/dost edinmesinler. Kim bunu yaparsa artık Allah’tan hiçbir şey beklemesin....” (Âl-i İmrân, 28)

Ey iman edenler! Yahudi ve Hıristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostlarıdır. Sizden kim onları dost edinirse, kuşkusuz o da onlardandır. Şüphesiz Allah, zalimler topluluğunu doğruya iletmez. (Maide 51)

Başta Hollanda ve Almanya olmak üzere, son olaylarda Batı çirkin yüzünü göstermiş, kendisinden olmayana hayat hakkı tanımadığını ortaya koymuştur.

Tepkilerimiz anlık olmamalıdır.

Zamanla, konjoktürün ve siyaset ilminin imkanlarını akıllıca kullanarak Batıyı dost edinmekten vazgeçmeyi, İslam ülkeleriyle siyasi, ekonomik, askeri işbirliğini geliştirmeyi amaç edinmeliyiz.

İşte o zaman şehitlerimizin ruhu şad olur…

İşte o zaman Allah’ın yardımı da yanımızda olur…


Yazarın Diğer Yazıları