“EĞİTİM REFORMU” TEKLİFİMDİR.
Recep Uçar, Bizden Biri
Haklıymış gibi tartışmaya çekenler
Altın yatırımcıları dikkat!
VİCDAN FİLOSU
Ahlat Otağı’ndan Malazgirt’e, Gazze’den Doğu Türkistan’a Bir İbret Yolculuğu Ahlat Otağı Fethin Anahtarı.
Muayeneyi Reddeden Doktor (Doğu-Batı Arasında İslam)
Milli Takım Konya’yı, Konya Milli Takımı sever
DOLANDIRICILARA DİKKAT!
NUMUNE-İ İMTİSAL PEYGAMBERİMİZ HZ. MUHAMMED (S.AS.)’İN DOĞUMU
HAYATIN ANLAMINI KAVRAYAN İKİ ŞAHSİYET KUSS B. SAİDA VE EBU’L-BEKA ER-RUNDÎ
TRAFİK SORUNUN ÇÖZÜMÜ İŞTE BURADA!
“Hayatın Masası”
Efsanelerin Yemişi
Göztepe’nin Hesaplarını Tunahan Bozdu
Linç Edilen Hekim ve Sessiz Çoğunluğun Feryadı
İç sahada alınan net galibiyet
Rakamlarla Otomobil Piyasası
BASIN DİLİ
Okullar açıldı. Yeni eğitim-öğretim yılı başladı. Öğrencilerimize, öğretmenlerimize, anne-babalara ve Milletimize hayırlı olsun. Ancak toplumun üzerinde ittifak ettiği husus eğitimde başarılı olunamadığıdır.
Eğitimi sadece okul eğitimi (örgün eğitim) olarak anlamak en büyük yanlışımızdır. Aile, televizyon, sosyal medya, global kültür, sosyal ortam, arkadaş etkileşimi v.b. eğitimin en etkili araçlarıdır.
Bunlar arasında bir uyum, bir eşgüdüm sağlanmadıkça eğitimden beklenen sonuç alınamaz.
Halen 4+4+4 olmak üzere uygulanan 12 yıllık zorunlu eğitim en büyük sorundur.
Bu sistemde milyonlarca öğrencimiz en verimli çağında bloke edilmekte, pek azı üniversiteye gidebilmekte gidemeyen milyonlarca genç, 12 yılın sonunda da işsizler ordusu olarak topluma katılmaktadır.
18 yaşına gelen bu gençlerin artık bir meslek ve sanat öğrenmesi pek de mümkün değildir.
Üniversite mezunlarının durumu da yürekler acısıdır. KPSS çilesi atanma beklentisi ile mutsuz olan milyonlarca üniversite mezunu gencimiz de işsizler ordusuna katılmakta, harcanan trilyonlar heba olmaktadır.
Çare üretmedikçe tenkit etmenin hiçbir kıymet ifade etmeyeceğinin farkındayım.
Sel, regüle (kollara ayrılarak kontrol) edilmezse felaketlere yol açar. Kontrol edilirse de faydaları saymakla bitmez. Eğitilmesi gereken genç nesil de böyledir. Ne yapılmalıdır?
Eğitimin her kademesinde çalışmış emekli bir eğitimci olarak bir "eğitim reformu” teklifim var.
İlk dört yılın zorunlu olması elzemdir. İlk dört yılın sonunda sınav yapılmalı, başarısız olanlar ilgi istek ve kabiliyetlerine göre kaynakçı, terzi, berber, ayakkabıcı, marangoz, tesisatçı gibi meslek ustalarının yanına çırak olarak verilmeli, ayrıca çıraklık eğitim merkezlerinde eğitilmelidir.
İlk dört yılın sonunda yapılan sınavda başarılı olanlar ikinci dört yıllık eğitime hak kazanmalı, sağlık, diş, elektrik, elektronik, TV, cep telefonu, CNC tezgâhı, torna tezgâhı operatör ve teknisyenliği gibi daha nitelikli işler için ilgili kurumlarda (sanayi, hastane vb.) eğitim görmeleri sağlanmalı, ayrıca haftanın bir kısmında da teknik ve endüstri meslek liselerinde eğitimleri devam ettirilmelidir.
İkinci dört yılın sonunda tekrar sınav yapılmalı, başarısız olanlara yine ilgi ve kabiliyetlerine göre sanayinin ihtiyaç duyduğu tekniker düzeyinde eğitim verilmek üzere sanayi kuruluşlarına gönderilmeli, ayrıca haftanın belli günlerinde teknik ve endüstri meslek liselerinde eğitimleri devam ettirilmelidir.
Üçüncü dört yılın sonunda yani liseyi bitirince tekrar sınav yapılmalı, ilgi ve kabiliyetlerine göre sanayinin ihtiyaç duyduğu mühendis düzeyinde eğitim verilmek üzere teknik üniversitelere yerleştirilmeli, sanayi üniversite işbirliği ile eğitim verilmelidir.
Artık elde akademik tahsil yapmak, ilim adamı olmak isteyen daha nitelikli gençler kalmıştır. Daha nitelikli hâkim, doktor, öğretmen bu gençler arasından çıkar.
İyi bir üniversite eğitimiyle bunlar artık yeni icatlara imza atabilir, Türkiye'ye çağ atlatabilir.
Bu eleme sistemi ile herkes bir meslek ve sanat sahibi olmuş olur. Böylece zenatkarlar çırak, sanayi ihtiyaç duyduğu ara elemanları bulabilir. Kimse işsiz kalmaz.
Yani seli kontrol ederek her gencimizden faydalanmış oluruz.
Tarihe not düşme, yetkililere "eğitim reformu” teklifi yapma gibi önemli bir görevi yerine getirme ihtiyacı duydum…
AMAN BALIKLAR ÜRKMESİN, AMA…
MALAZGİRT ZAFERİNİ KUTLAMAYI HAK EDİYOR MUYUZ?
FİLLER TEPİŞTİ, ÇİMLER EZİLDİ.
EMEĞİ TÜRKİYE ÇEKTİ, YEMEĞİ ABD YEDİ.
“MİLLİ İSTİHBARAT AKADEMİSİ RAPORU” ÜZERİNE…
CİĞERLERİMİZ YANIYOR
“BİRLİKTE RAHMET, AYRILIKTA AZAP VARDIR”
TERÖRSÜZ TÜRKİYE: “PEYNİR BÜYÜK YOL KISA?!”
DEVLET, ASLA CHP’YE TESLİM EDİLEMEZ
ZEHİRLİ MANTAR: LEMAN DERGİSİ