DOHA SALDIRISI İSLAM ÂLEMİ’NİN 11 EYLÜL’ÜDÜR.
Zehirli gelecek gelmesin
AİLE; GÖZ AYDINLIĞI VE CENNET VESİLESİDİR
Allah’ın laneti yakın
Piyasalarda öngörülebilir fiyat kavramını allak bullak ettiler
iPhone 17 almayın, TOGG alın
Basit hatalar ağır fatura
VİCDAN
Yeterli ve Dengeli Bir Eğitimle İki Kanatlı Çocuklar!
Kendine Yenilen Konyaspor
DÜNDEN BUGÜNE
Güçlü Aile, Güçlü Toplum. Aileyi yaşat ki toplum yaşasın.
Mutluyduk…
Milli Takım Konya’yı, Konya Milli Takımı sever
HAYATIN ANLAMINI KAVRAYAN İKİ ŞAHSİYET KUSS B. SAİDA VE EBU’L-BEKA ER-RUNDÎ
TRAFİK SORUNUN ÇÖZÜMÜ İŞTE BURADA!
“Hayatın Masası”
Efsanelerin Yemişi
Linç Edilen Hekim ve Sessiz Çoğunluğun Feryadı
Rakamlarla Otomobil Piyasası
BASIN DİLİ
"Anadolu Mayası” sütü yoğurda dönüştürmüştür ve bunun dönüşü yani yoğurdun süt olma durumu yoktur.
"Anadolu Mayası” emevilerin tazyikiyle kuzeye gelen ehli beytten alınan orijinal İslam'ın "öz”ünü Hanefi-Maturidi-Yesevi çizgide "maya” haline getirmiş; Semerkant'tan yayılan bu çizgi başta Anadolu ve Balkanlar olmak üzere tüm dünyayı mayalamıştır.
"Anadolu Mayası” nın özünde/merkezinde "gönül” vardır.
Anadolu ordulardan önce;
Gaziyan-ı Rum,
Baciyan-ı Rum,
Ahiyan-ı Rum,
Abdalan-ı Rum,
Dervişan- Rum gibi isimlerle anılan "gönüllüler ordusu” tarafından mayalanmıştır.
Grek-Latin-Kilise merkezli batı düşüncesi "maya” kabiliyetinden yoksundur.
Çünkü onlarda "maya” nın özü "gönül” yoktur.
Hatta "gönül” kelimesinin dillerinde karşılığı dahi yoktur.
Gönül; aklın ve kalbin ellerinden tutup onları mananın zirvesi olan "hidayet” e taşır.
Gönül; aklı ve kalbi birleştiren bir kimyadır ki; simyacı gibi dokunduğu yeri kendine çevirir.
Gönlün olmadığı her iş eksiktir.
Merhum Fethi Gemuhluoğlu'nun ifadesiyle;
"Gönül öyle bir değerdir ki; "alçak” kelimesiyle bir araya geldiğinde dahi onu kanatlandırır.
Grek-Latin-Kilise'nin teşekkülünden baret batının Oğuz Türk'ünün ehli beytten devraldığı ve maya haline getirdiği işin özünü anlamaları da çok zordur.
Bu anlamda;
Gönüle hitapla beşeri "insan" yapan "Anadolu Mayası"nı;
Ve onu tehdit eden batıdan gelen "Grek-Latin-Kilise" ve güneyden gelen "Anadolu Vehhabileri"ni, gönülü bilmeyen iki akımın da; beşeri "iki ayaklı, tüysüz, düşünen ve algılayan bir şey"e çevirme mücadelesinde her uyanık Müslüman saf tutmalıdır.
Batı kaynaklı "Grek-Latin-Kilise mensupları" ve güneyden gelen "Anadolu Vehhabileri", günümüzde hala mayanın tuttuğu ve sütün yoğurda dönüştüğü Anadolu-Balkanlar coğrafyasında yoğurdu süte döndürme hayalleri peşinden koşuyorlar.
Onlar, "burası Anadolu-Balkan toprağıdır; "gönüllü maya'lılar'ın yurdu” dur” gerçeğini anlamakta zorlanıyorlar.
Hâlbuki "Gönül mayası” "iki ayaklı, tüysüz, düşünen ve algılayan bireyi”, "insan” eder; "toprak” onunla temas edince "vatan” olur; "bez” in yanına "gönül” geldiğinde Allah'ı ve Resulü'nü temsil eden "ay-yıldız'lı al bayrak” olur ve "gönüllüler ordusu” onu her daim şerefle başının üzerinde, yücelerde dalgalandırır.
O halde en önemli görevimiz bu "maya” ya sahip çıkmak, onu muhafaza etmek ve Nasreddin Hoca'nın torunları olarak "maya çalmaya” devam etmek olmalıdır.
Yeterli ve Dengeli Bir Eğitimle İki Kanatlı Çocuklar!
Muayeneyi Reddeden Doktor (Doğu-Batı Arasında İslam)
Stresten Nasıl Kurtuluruz?
Demokrasi Karanlıkta Ölür
Yaşlanmaktan ve Yorgunluktan Hızlı Çıkış (Lenf Sisteminin Esrarı)
Önce İncir/Tin/Tatlı; Sonra Zeytin/Tuzlu (Tin/95/1)
Ellerimizle Yaptığımız Altın Kafeslerimiz
Yükseköğretim Nasıl “Yüksek” Olur?
“Dünya’ya Önce Gelmek/Yaşlılık” Kazanım mıdır?
Divriği’yi Görmeden Ölmeyin!