Ekonomik Kırılganlıklar Krize Dönüşür mü?
Konyaspor için avantajlı fikstür
SAHTE DİN VE TARİKATLAR
1 Ekim 1949 Unutulmuşların Çığlığı Doğu Türkistan 76 Yıldır Zulüm altında
İMANIN İBADETE, İBADETİN DE İMANA ETKİSİ
SÖZÜN BİTTİĞİ YERLER
DOĞUM VE ÖLÜM ARASINDA...
SAVAŞIN GALİBİ HAMAS MÜCAHİTLERİ VE GAZZE HALKIDIR.
Anlaşma sürecine olumlu katkı vermek
Doğa’dan Allah’a…
HASTALIK BİR NİMET MİDİR?
“Bedr’in Arslanları” kadar şanlı idiniz!!!
Kazanmak İçin Mücadele Gerek
Musluktan Akan Yalanlar, Akmayan Sular
İKİ DEYİM
Olmaklık Üzerine Bir Aynadan
iPhone 17 almayın, TOGG alın
Basit hatalar ağır fatura
TRAFİK SORUNUN ÇÖZÜMÜ İŞTE BURADA!
Efsanelerin Yemişi
Rakamlarla Otomobil Piyasası
Bir Fitnenin Adı Z Kuşağı
Bizim gönlümüzde Onlar, Sahabe Kuşağı! Oysa biz bu topraklarda bir başka kuşaktan bahsederiz, Sahabe kuşağı!
Bunlar, 15'inde ordu komutanı olanlar, 18'inde şehadete sevdalananlar, 20'sinde fetihler gerçekleştirenlerdir. Bunlar, Kur'an'ın hamili, Ümmetin umudu, Hz.Resûlullah'ın (Sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimizin göz bebeği olan gençlerdir.
Son yıllarda gençler için sıkça kullanılan bir etiket var, Z Kuşağı. Doğrumu yanlışmı, nedir, ne denmek isteniyor, tuzakmı hiç araştırmadan hemen-de kabulleniveriyoruz.
"Z kuşağı” adı altında gençlerimize biçilen kimlik, aslında bizden koparılmak istenen Ümmet ruhunun ve iman mayasının üzerine örtülmek istenen bir perdedir.
İçine ne dolduruluyor bu tanımın? Tembel, sabırsız, haz odaklı, bağsız, asi, ilgisiz ve bireysel.
Televizyonlar, sosyal medya mecraları, akademik makaleler. Hepsi bu algıyı pompalıyor.
Ama bir sorun var. Bu gençlik tanımı bizim gençliğimiz değil. Bu Gençlik bizim gençliğimiz, bizim evlatlarımız.
Bu, dışarıdan biçilen bir gömlektir. Bizim gençliğimizin hakiki rengi, Kur'an nuruyla, iman aşkıyla, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve sellem) sevdasıyla boyanmıştır.
Bugün bazıları gençliği hor görüyor. Ama ben biliyorum, ben şahidim. Z kuşağı denen bu çağda, sahabe ruhlu gençler var!
İnanıyorum ki gençliğimizin arasında öyleleri var ki, Kur'an'ı aşkla ezberleyen, Geceleri teheccüde kalkan, Sokak sokak emr-i bi'l-ma'ruf için dolaşan, Sigaraya, zinaya, batıl akımlara tekme vuran, Teknolojiyi şeytana değil, Rahmân'a hizmet için kullanan, milyonlarca gencimiz ümmetin yüz akıdır, asrımızın sahabe sevdalılarıdır!
Hz. Peygamberimiz'in (Sallallahu aleyhi ve sellem) Gençlerle Kurduğu Gönül Köprüsü öyle genişti ki, davasının odak noktasında genç Sahabeler vardı. Onları hor görmedi. Onlara büyükler gibi sorumluluklar verdi.
Hz Mus'ab bin Umeyr 25 yaşında Medine'yi İslam'a kavuşturdu. Medine İslam devletinin temellerini kurdu.
Hz. Ali bin Ebî Tâlib 10 yaşında iman etti, 21 yaşında Hayber'i fethetti.
Hz. Enes bin Mâlik 10 yaşında hizmete başladı, 100 yaşına kadar ümmete rehber oldu.
Hz. Usâme bin Zeyd 18 yaşında ordu komutanı oldu, arkasında Hz. Ebû Bekir ve Hz. Ömer vardı.
Demek ki İman gençlikte bir çiçek değil, bir cihad, bir sancak, bir davadır. Bu günün gençleri, Adı Gizli, Ruhları Aydınlıktır.
Gelin görün ki, bugünün sahabe ruhlu gençleri isimleriyle değil, kalpleriyle konuşuyor.
Onlar reklam peşinde değil, rızâ peşinde koşuyor.
Bir gencin geceleyin, ailesi uyurken seccadeye kapanıp, Yâ Rabbi! Ümmeti Muhammed'in gençliğini dirilt, beni de o dirilişe hizmetçi eyle! demesi, binlerce etiketin, ekranın, teorinin önüne geçer.
Ve işte o gençler, Z kuşağı değil, Zikr Kuşağıdır! Zühd kuşağıdır
Neden Bu Algı Operasyonu?
Z Kuşağı propagandasıyla ne hedefleniyor?
Aile bağı koparılmak isteniyor.
Anne-Baba ile genç arasında güven yıkılmak isteniyor, aile dağıtılmak isteniyor.
Dini değerlerden uzaklaştırmak amaçlanıyor.
Genç, "özgürlük” adı altında hevasının peşine bırakılıyor.
Aidiyet duygusu yok edilmek isteniyor.
Millete, ümmete, davaya, hiçbir şeye bağlı olmayan bir birey isteniyor.
Üreten değil, tüketen gençlik amaçlanıyor.
Sadece ekran izleyen, alışveriş yapan, düşünmeyen bir kalabalık isteniyor.
Ama Allah'a hamdolsun, her çağın Firavun'u varsa, her çağın Musa'sı da vardır!
Ey Genç Kardeşim!
Sana "Z kuşağısın” diyenlere kulak asma.
Senin soyun Hz. Ali'ye uzanır, izinden gittiğin Hz. Mus'ab'dır, örneğin Hz. Enes'tir, nöbet yerin okçular tepesidir, nişan taşın Uhud'dur! Umut yerin Kudüstür. Hedefin ilayi kelimetullah tır.
Senin önünde çağın en büyük cihadı duruyor.
Nefse, modaya, zulme karşı dimdik durmak. Kur'an ve Sünnet istikametinde yürümek.
Gençliğimize sahip çıkalım, Sahabe Kuşağına hazırlayalım. Hz. Ebu bekir gibi sadık, Hz Ömer gibi Adil, Hz Osman gibi edep ve adaplı, Hz Ali gibi ilmin irfanın kapısı, Hz. Halid bin Velid gibi deha bir Komutan yetiştirelim.
Hz Ahmet Yesevi mücadeleli, Hz. kirmani nefesli, Hz. Ahi evran düsturlu, Hz. Şems gibi aşık, Hz. Mevlana gibi yürekli, Hz. Yunus Emre söyleşili, Hz. Geylani doğruluğunda, Hz. Şahı nakşibend nakşında, Hz. Muhyiddini Arabi ferasetinde, Hz. Hızır ata eğitiminde, Karamanoğlu Mehmet Bey fermanında, Hacıveys zade mizacında, Ladikli Ahmet ağa meşrebinde, Hafız Hasan Hüseyin Varol nefesinde yetiştirelim.
Fatih Sultan Mehmed'in hedefine odaklıyalım. Sultan Abdul Hamid Han iradeli Devlet büyükleri yetiştirelim.
Eğitim sistemimiz, medya düzenimiz ve toplumsal dilimiz, gençleri değersizleştiriyor. Bu dil den uzak duralım. Ve bu dili terk edelim. Onlar bizim yavrularımız.
Ama biz diyoruz ki, onlar bizim en değerlilerimiz.
Her gencin kalbinde bir sahabe tohumu vardır.
Yeter ki o toprak, Kur'an'la, Sünnetle sulansın. Ahlakı hasene ile zirveye ulaşsın.
Yeter ki onu sulayacak bir muallim, bir rehber, binler gönül dostu bulsun.
Biz bu Gençliği hor Görenlerden değil, ihya edenlerden olalım.
Altın çağın züht kuşağı Gençlerimize sahip çıkalım.
1 Ekim 1949 Unutulmuşların Çığlığı Doğu Türkistan 76 Yıldır Zulüm altında
Köklerden Kopuş Kültürel yozlaşma
ASELSAN’a Tarihî Bir Çağrı Milli Akıllı Yapay Zeka İşletim Sistemli Telefon Zamanı Haydi vira Bismillah
HÂLLERDEN HÜKÜMLERE BİR YANILGIYI ANLATMAK
Güçlü Aile, Güçlü Toplum. Aileyi yaşat ki toplum yaşasın.
Ahlat Otağı’ndan Malazgirt’e, Gazze’den Doğu Türkistan’a Bir İbret Yolculuğu Ahlat Otağı Fethin Anahtarı.
Teknolojinin Bizden Aldıkları
HZ. Peygamberimizin İletişim Modeli Ve Teknoloji Bağımlılığından Nebevi Kurtuluş
KORKU İLE YÖNETİLEN DÜNYA – Nankörlük Çağının Kıskacında
Dil Giderse Kimlik gider.Karamanoğlu Mehmet Bey’den Bugüne Türkçeye Sahip Çıkmak.