Etinden, Sütünden, Gücünden Faydalandığımız Hayvanlar-II

Gelelim öküz yapılmayıp da tosun olarak besi yapılan erkek sığırlara... Onlar da azami üç veya dört yaşına kadar beslendikten sonra kasaplık hayvan olarak kesilir etinden her çeşit yiyecek yapılırdı. Kıyma, sucuk, salam ve daha aklımıza gelmeyen ızgara çeşitlerinde de kullanılırdı etleri...

Keleye gelince, bu hayvanlar da damızlık için alıkonulan ve inekler ile çiftleştirilerek yavru elde edilenlerdir. Bunlara da kele (boğa) denir. Belirli bir yaştan sonra o da kasaplık hayvandır. Kelenin de azami yaşı 7-8'i geçmez. Merak edenler için, kelenin bir diğer ismi de yöremizde boğadır. Bunların çiftleşme dönemine ineğin boğassaması denir. Bunların yaşamları da benim bildiğim kadarı azami yirmi yaştır. Bu benim tecrübemdir daha fazla yaşayanı var mıdır derseniz bilmem. Bu tür sığır cinsinden de kurban kesilir hem de 7 kişi beraber olup bir sığırı ortak olarak kurban keserler. Bu sığır cinsinin de kurban kesilmesi için 2 yaşını doldurmuş olması lazım. Aksi takdirde 2 yaşını doldurmayan kurban olmaz. Bu sığırlarda bir de diş atması diye bir olay vardır. Bir malı yetiştiren insan, malın 2 yaşını doldurduğunu bilirse diş atması pek aranmaz ama sahibi bilmiyorsa ya da satın alınmış olup da yaşı bilinmiyorsa onda diş atması aranır bunun işareti şöyle olur kabaca dişlerin ortasındaki bir diş iki yaşını dolduran sığırda yerinde ya çıkar düşer yada ortadaki dişleri seyrekleşir oda atılmış işaretidir bazı sığırlarda ise hiç atmaz bunlarda hesaba katılmalıdır.

Etinden ve sütünden ve postunda ve yününden faydalandığımız diğer bir hayvanda devedir. Uzun yıllar önce Hadim yörelerinde göçer hayatı yaşayan ve bir hastasını Konya'ya tedavi için getiren Ali adında bir Yörük delikanlısından Kadınlar pazarı ikinci katında bulunan Sarıkeçililer derneğinde Sayın Pervin Savran Çoban hanımın yardımı ile buluşmuştuk ve bu aktaracağım bilgileri ondan almıştım. Pervin hanıma ve genç Ali'ye kültür hazinemize katkılarından dolayı teşekkür ederim.

Develerin hamilelik dönemleri 12 aymış ömrü azami 30 yıl fakat bu yaşa varan az olur dediler. Doğumdan itibaren yavrunun ismi köşektir. Develer çeşitli isimlerle adlandırılır. Lök deve, Buhur deve, Tülü deve, Arap devesi gibi adlar anaçlaşmış olgunluk devresinde olanlara verilir. Gençlik dönemlerindeki isimleri köşek, yeni doğan hatta burada birde espri vardır. Köşek deveye uymazsa deve köşeğe uymalı derler yavru anneye uyamaz ise anne yavruya uyarmış. Boduk, Maya gibi isimler de gençlik dönemi isimleri imiş

Develerin çok kindar olduğu 7 sene kini üzerinden gitmediği söylenir yakın zamanda bir hadisede bu nu doğrular cinsten Akören ilçesinde bir adam dağda göçerlerin otağının yanından bir deveyi göçerlerden ceza almak için evine getirip havlusuna hapseder. Akşamüzeri koyun kuzu eve gelince bu deve bazılarına yabancı olunca eziyet eder adamda. İki üç tane sopa vurur deveye bu duruma kızan deve adamı ayaklarının altında ezerek öldürdüğünü okumuştum buda bu deve kinin doğruluyordu.

Develer ege yöresinde güreştirilmek üzerede hazırlanır ve uzun süre birbirleri ile güreşirler göçerlerin yükleri onların sırtında Taşınır. Yük taşımada da kullanılır üzerlerine konan semer cinsi yük taşıma aygıtına havut denir. Çok yemek yiyen insanlara şu tabir kullanılır deveyi havut'uyla yutar derler. Susuzluğa çok dayanır 45 gün su içmeden kendisini idare eder çünkü belinin ortasındaki tümsekliğe hörgüç denir orada su depoladığı iddia edilir. Devenin tüyü de çok kıymetlidir hem de halk arasında mübarek olarak adlandırılır.

Göçerlerde ve dağ köylerinde bu tüylerden çocuklara yorgan ve yastıklar dikilir hatta fazla miktarda bulunamazsa biraz deve yünü çocuğun boynuna takılan hamaylı denen bir nazardan koruduğuna inanılan bir muskanın sarılmasında bari mutlaka kullanılırdı ve devetüyüne sarılı çocuklar hastalanmaz derlerdi. Devenin tüyü kırkılmaz senede bir defa tüyünü kendisi atar onu da takip edip sahipleri toplarlar ve gerekli yerde kullanırlar.

Devetüyü diğer yün çeşitleri gibi yanıcı değildir. Misal üzerine bir kor düşse sadece düştüğü yer yanar diğer taraflar yanmazmış. Cinslerde sırtında çift hörgücü olan veya tek hörgüçlü olanları var buda iklim ve bölgelere göre değişir. Gözleri göz kapağından hariç bir de perdelidir. Dıştan gelen kum ve diğer gözü bozacak etkenlerden korunur. Çok sevimli, munis, mübarek bir hayvandır. Çiftleşmeleri de hayli ilginçtir. 2 yaşından sonra çiftleşme isteği duyarlar bu zamana kızgınlık veya azgınlık zamanı denir. Diğer bazı hayvanların çiftleşmede birbirinin üzerine abanarak çiftleştiği gibi değil de çiftleşirken arka arkaya birbirlerine yaklaşarak dörder ayaklarının üzerine çömelmiş veya çökmüş vaziyette çiftleşmelerini gerçekleştirirlermiş. Bunu ben de ilk defa duydum.

Boğazlanmaları üç yerden olurmuş bir tam çene dibinden, iki tam boğazın ortasından, üç tam boğazın vücut ile birleştiği yerden olmak üzere üç yerden büyük ve keskin bıçaklar ile kesilirmiş. Develeri de 7 kişi ortaklaşa kurban kesebilir ama onlarda beş yaşını doldurması gerekmiş kurban olması için... Gelecek yazıda devam edeceğiz...


Yazarın Diğer Yazıları