KAYBETTİK!

Edebimizi, sabrımızı, metanetimizi, anlayışımızı, hoşgörüyü, iyi niyeti, merhameti… güzel olan her şeyimizi kaybettik!

Elimizde; öfke, sinir, kavga, küfür, dayak, yumruk, hakaret, saldırı, düşmanlık, kin, kan…kaldı!

Edep kaybedilince edebiyatın tadı kaçtı. Sabır yok olunca devreye öfke girdi.

Metanetimizi sıfırlayınca, insanları anlama özelliğimiz kalmadı. Birbirimizi dinleme durumumuz bitti. Nedir, ne değildir, nasıldır… gibi inceden inceye dinleyip kendimizi kontrol etme hususiyetimizi yitirdik.

Öncelikle öfke kontrolünü kendimizde alışkanlık haline getirmek durumundayız. İcabında okullarda "öfke kontrolü dersi” konmalı. Bunun yolu; sabırdan geçer. Fevri hareket etmemek, "ben gördüğüm zaman hemen patlarım, hatayı hiç affetmem…” demek kadar hamakat olabilir mi?

"İyiliği emretmek kötülüğü yasaklamak” ilkesi var Kur'an'da. Ortada bir hata, toplumu rahatsız eden, birliği bozan… hususlar olunca sesimiz çıkmayacak mı?

Şu günler sıkıntılı geçiyor; Kovid 19 salgını nedeniyle; maske, mesafe ve temizlik kuralına uymak hepimizin görevi. Neden, sağlığımız açısından. Maske takmayan, maskeyi kuralına uygun olarak kullanmayanlara karşı; "sana ne, ben istediğim gibi takarım veya maske takmam, seni ne ilgilendirir?” diyerek ikaz edene saldırmak da neyin nesi? İşi daha da ileri boyuta götürüp ikaz edenlerin boğazını sıkmak, tokat atmak, hakaret etmek… bu hangi kitapta yazar? Hangi toplum kuralına sığar? Veya hangi insanlık ilkesidir?

Sevgili peygamberimiz; "Bir kötülük gördüğünüz zaman önce elinizle giderin. Buna gücünüz yetmezse dilinizle giderin. Buna da gücünüz yetmezse kalben buğz edin. Kalben buğz etmek imanın en alt derecesidir.” Buyurur. Kur'an, ilkeler kitabıdır. Müslüman kurala uyar. Yani her Müslüman kuralcı olmak zorundadır. Kural, disiplin demek, toplum huzuruna uymak demektir.

Bu salgın döneminde maske takmayarak, mesafeye uymayarak salgını başkalarına bulaştıranlar kul hakkı ihlal ediyor. Bu hak, ancak kuralları yerine getirmekle mümkün olur. Buna rağmen hiçbir şey olmamış gibi aymazca davranış sergileyen, okumuş, yazmış, mürekkep yalamış, "aklı başında” dediğimiz insanlara şaşıyorum.

Mesele sadece maske ve mesafe meselesi değil. Hangi güzelliği ele alsak, altından çapanoğlu çıkıyor. Her güzelliği berbat etmek için elimizden gelen her türlü olumsuzluğu yapma konusunda sanki kendimizi görevli sayıyoruz. Her şeyi söze hapsetmişiz. Sözle söylüyor, ama uygulamaya gelince sınıfta kalıyoruz.

 

Kaybettik!

 

Acı kahveler içtik, dost hanesinden,

Telve ağızda kaldı, nazı kaybettik,

Muhabbetlere daldık, şahanesinden,

Dostluk mazide kaldı, özü kaybettik!

 

 

 

Şifalı yakı sardık, dert gitsin diye,

Yaraya merhem sürdük, berkitsin diye,

Onulmaz yaraları, terk etsin diye,

"Geçmiş olsun” diyecek, sözü kaybettik!


Eğlendik ve de güldük, safiyane hep,

Cananlara göz olduk, sahiyane hep,

Ahbaplarla can bulduk, dahiyane hep,

Can çıktı huy çıkmadı, azı kaybettik!

 

Tebessümü kâr kıldık, mutlu gün için,

Maskeleri bâr bildik, kutlu gün için,

Dostlarla bahar bulduk, tatlı gün için,

Sevinçler tasa oldu, bizi kaybettik!


Kültürümüzle güldük, ele ele verdik,

İnsanı kardeş kıldık, murada erdik,

Desen desen renk aldık, kilimler serdik,

Musiki nağmesinden, sazı kaybettik!

 

Kalpler sevgiyi sildi, tekliyor şimdi,

İnsanlık rafta kaldı, bekliyor şimdi,

En nadide yerinde, saklıyor şimdi,

Derin hasret içinde, sizi kaybettik!

 

Tefekkür

 

İnsanla hayvanı ayıran mahal,

Esfelden Miraca çıkar tefekkür,

Faydasız ilimler hastalıklı hal,

Batılı Hak sözle yıkar tefekkür!

 

Mütefekkir insan yücelir gider,

Düşüncesiz olan cücelir gider,

Fikirsiz fikre gücenir gider,

İnsanlık çivisi çakar tefekkür!

 

Tüm karanlıkları nura gark eder,

Cehil kapısını ilme berk eder,

İmanın tadını böyle fark eder,

Aydınlık ateşi yakar tefekkür!

 

 

Maskeler Dünyası

 

Çok adam tanıdım, kimleri bildim,

Sevgiler besledim, kinleri sildim,

Çok umut besledim, hinleri buldum,

Hilekar nadanlar, öldürür beni!

 

Maske yüzde gezer, aslı iflasta,

Gönüller kederli, cümlesi yasta,

Muhlisler hederli, olmuşlar hasta,

Riyakar insanlar, soldurur beni!

 

Yüzüne gülerler, samimiyetsiz,

Menfaat dilerler, tümü niyetsiz,

Terk edip giderler, seni sebepsiz,

Yalancı çehreler, yıldırır beni!

 

Muhabbet manasız, sözler lekeli,

Kalpler sızdırıyor, sırlar lekeli,

Akan yaş sahtekâr, gözler lekeli,

Münafık nazarlar, çıldırır beni!

Yazarın Diğer Yazıları