Çamlıca Medipol Üniversitesi Hastanesi'nden Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Bülent Yaşar, midedeki şişlik ile gazın birçok rahatsızlığın belirtisi olabileceğini açıkladı. Prof. Dr. Yaşar, "Her sağlıklı bireyin sindirim sisteminde ortalama 200 ml gaz bulunur. Mide gazının içeriği çoğunlukla atmosfere benzerlik gösterir ve azot-oksijen ağırlıklı iken, bağırsaklara indikçe oksijen azalır, yerini metan gazına bırakır. Yutulan hava, mide gazının temel kaynağıdır. Her yutkunmada mideye hava girişi olur. Sigara içme, sakız çiğneme ve anksiyete (kaygı, stres) bunu arttıran nedenlerdir. Sindirim sisteminde oluşan gazlar ise gıdalar ile aldığımız karbonhidrat, protein ve yağların bağırsaklarımızdaki bakteriler tarafından fermente edilmesi sonucu oluşur. Ayrıca kan ve bağırsak arasında da gaz alışverişi mevcut. Geğirme, istemli veya istemsiz; mide üstü veya mide kaynaklı olabilir. Mide üstü geğirme çoğunlukla hava yutma ile ilişkilidir ve hava mideye inmeden yemek borusundan geri çıkarılır. Çikolata ve yağ tüketimi, yemek borusu-mide arasındaki kası gevşeterek mideden gaz çıkışını artırabilir. Geğirme bazen reflü ve fonksiyonel dispepsi nedeniyle de oluşabilir” diye konuştu.
BU BELİRTİLER EŞLİK EDİYORSA DİKKAT
Prof. Dr. Yaşar, midedeki şişkinlikle birlikte ortaya çıkan bazı belirtilerin ciddi hastalıkların habercisi olabileceğini belirterek "Gece uykudan uyandıran karın ağrısı, kilo kaybı, kanama, ishal, dışkılama alışkanlıklarında değişiklik (özellikle 50 yaş üstü) ve kusma eşlik ediyor ise ciddi bir hastalık habercisi olabilir. Kronik sindirim sistemi, gaz, şişkinlik şikayetleri olan hastalarda mutlaka çölyak hastalığı akla gelmeli, kanda antikor testi bakılarak kolaylıkla tanı dışlanabilir. Beslenme ve yaşam tarzında değişiklikler; yavaş yeme alışkanlığı edinme, sakız çiğneme ve sigara alışkanlığı var ise terk etme ve spor yapma etkili değişikliklerdir. Hava yutması olan hastalarda terapist eşliğinde solunum terapileri fayda gösterebilir. Gaz yapımını arttıran lahana, Brüksel lahanası, brokoli, soğan, buğday, patates, fasulye, kereviz, havuç gibi gıdaları diyetten çıkarmak, fermente karbonhidrat ve polyol içeren gıdalardan uzak durma prensibine dayanarak düşük FODMAP diyeti önerilebilir. Aktif kömür içeren ilaçlar ve bazı hastalarda probiyotiklerde işe yarayabilir. Sindirim sistemi şikayetlerinde başlıca tıbbi papatya, melisa ve tıbbi nane kullanılır. Papatya ve melisanın sakinleştirici, rahatlatıcı etkileri bulunuyor. Tıbbi nane ve melisa yaprağı, papatya çiçeği, kimyon (toz halinde bolca yemeklere ve meyvesinden yapılan çay), anason ve rezene meyvesinden yapılan çayların günde 1-2 fincan tüketilmesi faydalı olabilir" ifadelerini kullandı.
Kaynak: DHA