12. KONYA KİTAP GÜNLERİ
Tekstil patronları her şeyi devletten beklemek yerine biraz özeleştiri yapmalı
Konyaspor için avantajlı fikstür
SAHTE DİN VE TARİKATLAR
1 Ekim 1949 Unutulmuşların Çığlığı Doğu Türkistan 76 Yıldır Zulüm altında
İMANIN İBADETE, İBADETİN DE İMANA ETKİSİ
DOĞUM VE ÖLÜM ARASINDA...
SAVAŞIN GALİBİ HAMAS MÜCAHİTLERİ VE GAZZE HALKIDIR.
Anlaşma sürecine olumlu katkı vermek
Doğa’dan Allah’a…
HASTALIK BİR NİMET MİDİR?
“Bedr’in Arslanları” kadar şanlı idiniz!!!
Kazanmak İçin Mücadele Gerek
Musluktan Akan Yalanlar, Akmayan Sular
İKİ DEYİM
Olmaklık Üzerine Bir Aynadan
iPhone 17 almayın, TOGG alın
Basit hatalar ağır fatura
TRAFİK SORUNUN ÇÖZÜMÜ İŞTE BURADA!
Efsanelerin Yemişi
Rakamlarla Otomobil Piyasası
Çok fakir bir ailenin ikinci çocuğu olarak 01.10.1945 yılında dünyaya geldi. Tek parti döneminin o boğucu, kasvetli günleri hafızasındadır. O tek parti dönemi ki; zengin haydi neyse, fakir fukaranın ağır vergilere mahkum edildiği, eli sopalı memurların köye gelip gidişini, ağlayan, yalvaran insanların göğe yükselen feryatlarını hiç unutmaz, unutamaz.
Babası verem hastasıdır. Hayatı annenin sorumluluğundadır. Kadın haliyle öküzle çift sürüyor, tarla tapan işleriyle uğraşıyor.
Detseli, okumayı ikinci sınıfta iken sürekli hale getirdi. O dönemin en çok okunan kitabı olan, "Kerem ile Aslı” büyük bir dikkatle okuduğu kitaptı. Çok yerini ezberlemişti.
Detseli kitapla ilgili şu hatırasını anlatır;
"kitabı her elime aldığımda babam annemi azarlar ve,
"Bu kitabı bunun elinden al, yarın bir gün Polisin Fikret gibi başımıza dert olacak” diyordu. Polisin Fikret, bir gün etrafındakilere; öküze bir eyer vurmuş;
"Ben âşık oldum” demiş, âşık olduğunu ilan etmekle kalmamış, sabah erkenden
"Ben Halep'e gidiyorum”diyerek yola düşmüş. Köylü arkasından koşmuş ve zor ikna etmişler. Babam, anneme bunu ima etmeye çalışmış.”
Detseli 1957 yılında ilkokulu birincilikle bitirdi. Beşkardeş idiler. Anne ve babasıyla yedi kişi. İaşeleri yeterli olmuyordu. Ek iş için çobanlık yapmak gerekiyordu. Köyün sığırlarını otlatmak için çobanlığa başladı. Dini bilgilerini dedesinden aldı. Zira dedesi hocaydı. Kur'an okumayı da dedesinden öğrendi.
1963 yılına kadar İzmir'de çeşitli işlerde çalışıp, köydeki aile bütçesine katkıda bulundu. İzmir'den sonra İstanbul ve Ankara'ya gitti. Ailesini hiç unutmadı. Her yıl onları ziyarete gelirdi. Hısım akraba ile, köylüleriyle hasret giderirdi. Her fırsatta şiir yazmayı da ihmal etmiyordu. O zaman yazdığı şiirleri saklama, arşivleme ihtiyacı duymadı. Çeşitli iş kollarında başarıyla çalıştı, helal yoldan kazandı, namerde muhtaç olmadı, ağyara yüzsuyu dökmedi.
Yedi çocuğa sahip Detseli üstadımız. Rabbim hepsine hayırlı ömürler versin. Detseli gibi kültür âşıklarının, şiir ve edebiyat meraklılarının, ülkeye yazısıyla, fikriyle, aklını terletenlerin sayısını çoğaltsın diye dua ediyorum.
Detseli'den bir şiir;
Heveslenir Gelirim
Detse, Tekke, Tulassa'dan melezim,
Dağlarında öten bir keklik palazım,
Kilistra köyüdür benim ana vatanım,
Derim derim de heveslenir gelirim.
Oğuz boylarından gelmiş soyum,
Mertiz ama yumuşaktır huyum,
Var mı yaşayan hiç emmim dayım?
Derim derim heveslenir gelirim.
Duyun beni ey Detseliler duyun
Kökeninizi sorun arayıp bulun,
Baratlar'dan imiş benim soyum,
Derim derim heveslenir gelirim.
………………………………………
12. KONYA KİTAP GÜNLERİ
SÖZÜN BİTTİĞİ YERLER
OLAYLARDAN DERS ÇIKARMAK
GAZZE, DÜNYAYA BARIŞI ÖĞRETECEK!
HEP YALAN SÖYLEDİLER
SUMUD, UMUT OLDU!
MAHALLEMİZİN ÇOCUĞU; “MAHALLE MEKTEBİ DERGİSİ”
GÜNDEMİMİZ GAZZE
YAŞADIKÇA
HAYDİ AKLIMIZI TERLETELİM